Haciz sırasında çalışanlar "haciz yapılan işyerinin öncesinde borçluya ait olduğunu, borçludan devralındığını" beyan etmesine karşın, davacı haciz yapılan işyerinin bir başkası tarafından boşaltıldığını beyan ederek bir kısım mahcuzların bu işyerini boşaltan kişiden satın alındığına ilişkin fatura sunmuşsa da , bu kişinin borçlu şirketin eski çalışanı olduğu, aynı yerde yapılan bir diğer haciz de; borçlu adına kredi kartı ekstreleri, tediye makbuzları ve telefon faturasının bulunduğu, borçlu şirketin haciz adresi ile aynı yerde kurulduğu ve ortaklarının ikamet adresi olarak da eldeki davaya konu haciz adresini gösterdikleri, borçlu şirketin buradan taşınmasından kısa süre sonra davacı üçüncü kişi şirketin farklı bir adreste kurulmuş olmakla birlikte, delil olarak sunulan vergi levhasına göre, bu adresinde şube olarak faaliyete başladıkları ve işyerinin mülkiyetinin de borçlu adına kayıtlı olduğu görüldüğünden, davalı borçlu ile üçüncü kişi arasında muvazaalı işlemler yapıldığının kabulü ile davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
«Somya»nın, yatak takımı kavramı içine gireceği ve haczedilemeyeceği–
Ciro silsilesi içerisinde imzası olan ve senet elinde bulunanın, yetkili hamil sıfatıyla takip hakkı mevcut olup, ancak vadesi veya ibraz günü gelmemiş başka bir anlatımla ciro olanağı mevcut senetlerde cirantalar atlanmış ise bu takdirde bu kişinin “yetkili hamil” sıfatını taşımayacağı-
İcra mahkemesi kararının temyiz edilmesinin, satıştan başka icra işlemlerini durdurmayacağı- Süresinde kıymet takdirine itiraz eden borçlunun, ihale konusu menkulün satışa esas değerinin düşük olduğuna yönelik iddiasının ihalenin feshi aşamasında inceleme konusu yapılabileceği-
Kiralanan kule vincin kiracı elinde iken haczedilip 3. bir kişiye yediemin sıfatı ile teslim edildiği, kiralayanın BK.’nun 249. madde ile öngörülen yükümlülüğünü haciz tarihinden itibaren yerine getirmemiş olduğu ve kiracının o tarihten sonra kiralanan üzerinde tasarruf yetkisinin kalmadığı gözetilerek haciz tarihinden sonraki dönem için kira bedelinin istenemeyeceği-
İİK. 54 uyarınca, temsilcisi bulunmayan bir tutuklu veya hükümlü aleyhine takipte, temsilci tayini vesayet makamına ait olmadıkça, icra müdürünün temsilci tayin etmesi için borçluya süre tanıyacağı (İİK. 54’de öngörülen işlem yapılmadan, takip borçlusuna ödeme emri gönderilemeyeceği)–
Mahkemece, bozma ilâmına uyulmasına rağmen hacizli araçlar yönünden mahallinde yapılan keşfin yalnızca fotoğrafçı bilirkişi refakati ile gerçekleştirildiği, bozma ilamında belirtildiği şekilde şikayet konusu yapılan araçların tamamı yönünden, fiilen kamu hizmetinde kullanılıp kullanılmadıkları, nitelikleri gereği hacizlerinin mümkün olup olmadığı yönünden konusunda uzman bilirkişilere inceleme yaptırılarak rapor aldırılmadan, yalnızca mahkeme gözlemine dayalı olarak bir kısım araçlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği görüldüğünden; mahkemece, bozma ilamı gereğince, hurda araçların haczinin mümkün olduğu da dikkate alınarak uzman bilirkişilerin katılımıyla yeniden keşif yapılarak anılan hususlarda, hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporu aldırıldıktan sonra karar verilmesi gerekeceği- Şikayetçi borçlunun kendisini vekille temsil ettirdiği ve şikayetin kısmen kabulüne karar verildiği halde, HMK.nun 326. maddesi gereğince mahkemece, şikayetçi yararına A.A.Ü.T'ne göre vekalet ücreti takdir edilmemesinin doğru olmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.