Çözümü özel bilgiye dayanan konularda ihtisas sahibi kimselerin dinlenmesinin, eş söyleyişle bilirkişi mütalaasına başvurulmasının gerekeceği, giderek, hakimin gerek kendiliğinden, gerekse taraflardan birinin isteği üzerine bilirkişi incelemesine karar verebileceği, bu itibarla, vak’a ile ilgili yabancı hukuk hakkındaki malumatın, ihtisas sahibi hukukçulardan veya yabancı hukuk ile meşgul müesseselerden, örneğin Üniversitelerdeki Devletler Hususi Hukuku ve Mukayeseli Hukuk Enstitülerinden temin edilmesinin çok daha emin ve sağlam bir yol olacağı, üstelik, konu ile ilgili olmak üzere yabancı hukuk hakkında mücerret bir bilgi temini yerine, vak’a dosyasını da ihtisas sahibi hukukçu veya müesseselere göndererek doğrudan doğruya hukuki ihtilafa ait bir hukuki ve ilmi mütalaa alınmasının, yabancı hukukun tespiti ile ilgili birçok problemi halledeceği-
8. HD. 04.03.2019 T. E: 2018/10417, K: 2173-
Mirasçılardan birinin veya birkaçının terekeye dahil malı tasarruf etmesinin (MK. 599. maddesi hükmüne göre «diğer mirasçılar adına cereyan eden tasarruf’ tüm mirasçılar adına olduğundan) o mirasçı veya mirasçılara göre, bağımsız olarak iktisap hakkı sağlamayacağı-
Kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve tahliye istemi- Mirasçılar arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğundan takibin mirasçılar tarafından birlikte başlatılması ve davanın da birlikte açılması gerektiği- Davadaki eksikliğin giderilmesi mümkün ise de, takip talepnamesindeki ve ödeme emrindeki bu eksikliğin sonradan giderilmesinin mümkün olmadığı-
Mirasçılardan birinin diğer mirasçıları gizleyerek tapuda adına intikal yaptırması halinde, gizlenen mirasçının payını, kazandırıcı za-manaşımı yoluyla iktisap edemeyeceği-
Muris muvazaasının, tanık dahil her türlü kanıtla ispat edilebileceği–
Dosya içindeki nüfus kayıtlarından ve temyiz dilekçesi ibraz edildikten sonra davalı ... ve davalı ... vekili tarafından dosyaya ibraz edilen veraset ilamında murisin, taşınmazı borçludan satın alan kişinin mirasçısından başkaca mirasçılarının da olduğu anlaşıldığından, mahkemece davalı 3. kişinin mirasçılarının yöntemince belirlenip davaya çağrılmaları ile taraf teşkili sağlanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İmar uygulaması sonucu oluşan parsellerden davalı adına kaydedilen 2 parselin 25.08.2006 tarihinde 5 parseldeki payın ise 23.02.2006 tarihinde devredildiği sabit olmakla, tapu iptal ve tescil isteminin sıfat yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği-
Davalı arsa maliklerinin dava açılmasına sebebiyet vermedikleri anlaşıldığından davalı arsa malikleri aleyhine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği-
Elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi davalarını mirasçılar ve mirasçılar dışında alacaklıların İİK. mad. 121 uyarınca icra hakiminden “yetki belgesi” almak kaydıyla açabileceği- Mülkiyet nakline yol açılabileceğinden bu davaya konu tüm taşınmazlara ait tapulama tutanakları ve dayanak belgelerinin, tapu kayıtlarında malik olarak görünene ait nüfus kayıtları ve mirasçılık belgesi temin edilerek taşınmazın gerçek maliki nüfus kayıtları esas alınarak tereddüte meydan verilmeyecek şekilde belirlenerek taraf teşkili sağlandıktan sonra hüküm kurulması gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.