Tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi taleplerinde görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu-
Taraflar arasında ortaklığın giderilmesi davasının bulunmadığı, taşınmaz ve muhdesatın kamulaştırmaya konu olduğuna ilişkin herhangi bir iddia,savunma, bilge ve belge de olmadığı anlaşıldığından, davacıların muhdesatın tespiti davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı-
Geçit hakkı kurulmasına ilişkin davalarda uygulanan fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesine göre öncelikle yüzölçümü daha büyük olan parsellerden geçit kurulmasının tercih edilmesi gerektiği-
Türk Medeni Kanunu'nun 684/1.maddesi hükmüne göre, bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olacağı, 718. maddeye göre de, arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsayacağı, bu mülkiyet kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere kalıcı yapılar, bitkiler ve kaynaklar da gireceği, açıklanan bu ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemeyeceği, aynı kanunun “Beyanlar” başlıklı 1012/2, 3. maddesine göre ise, taşınmaz mülkiyetine ilişkin kamu hukuku kısıtlamalarının beyanlar sütununa yazılması ve bu sütuna yazılabilecek diğer hususların tüzükle belirleneceğinin, özel kanun hükümlerinde saklı olduğu-Tapu Sicili Tüzüğü'nün 60. maddesine göre de, kütüğün beyanlar sütununa, mevzuatın yazılmasını öngördüğü hususlar tarih ve yevmiye numarası belirtilerek yazılacağı, mevzuatın yazılmasına izin vermediği bir belirtme kütüğün beyanlar sütununda gösterilemeyeceği-
Tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkin davada kayıt maliki ile davacının murisinin aynı kişiler olduğu hususunda araştırma yapılarak, belirtilen tereddütün giderilmesi gerekeceği-
Tapulu taşınmazların satışının TMK'nun 706, Borçlar Kanunu'nun 213 ( 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 237. maddesi ) 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60 ve 89. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadıkça hukuken geçerli bir sonuç doğurmayacakları ve satın alana herhangi bir hak bahşetmeyeceği, TMK'nun 706. maddesinde öngörülen resmi şekil şartının bir ispat şekli olmayıp, bir geçerlilik koşulu olduğu, bu nedenle davacı tarafın resmi memur önünde yapılmayan harici satış senedine değer verilemeyeceği, buna dayalı olarak iptal ve tescil isteğinde bulunulamayacağı-
Yeni Tapu Sicili Tüzüğü hükümleri ve özelikle 75. maddesi tapu müdürlüklerine oldukça geniş yetkiler vererek tapudaki hataların daha kısa bir sürede, idari yoldan düzeltilmesine imkân tanıdığından ve kayıt düzeltimleri için öncelikle müdürlüklere başvuru yapılmasını zorunlu kıldığından, yeni Tapu Sicili Tüzüğü'nün yürürlüğe girdiği 17.8.2013 tarihinden itibaren, idareye müracaat etme ön şartını yerine getirmeden doğrudan mahkemede dava açan ilgililerin davayı açmakta haklı olduklarını söyleyebilme olanağının olmadığı-
Yeni Tapu Sicili Tüzüğü hükümleri ve özelikle 75. maddesi dikkate alındığında, tapu müdürlüklerine oldukça geniş yetkiler verilerek tapudaki hataların daha kısa bir sürede, idari yoldan düzeltilmesine imkân tanındığının ve kayıt düzeltimleri için öncelikle müdürlüklere başvuru yapılmasının zorunlu tutulduğunun görüldüğü, bu nedenle, yeni Tapu Sicili Tüzüğü'nün yürürlüğe girdiği 17.8.2013 tarihinden itibaren, ilgililerin idareye müracaat etme ön şartını yerine getirmeden doğrudan mahkemede dava açmaları halinde, davayı açmakta haklı olduklarını söyleyebilme olanağının olmadığı-
Davacının, borçtan sorumlu olan davalı aleyhine dava açarak alacağını ilâma bağlatmadığı, ancak davalı .............. tarihli dilekçesi ile davacının ................ TL tutarındaki alacağını kabul ettiğini istinaf aşamasında mahkemeye bildirdiği, ancak mahkemece sözü edilen dilekçenin değerlendirilemediği, davalı yüklenicinin bu beyanının TMK’nın 895. maddesi gereğince kabul mahiyetinde olduğu, kabulün niteliği ve doğurduğu etki dikkate alındığında her aşamada değerlendirilmesi gereken bir beyan olduğu, o halde mahkemece yapılacak işin; dava konusu somut olayda TMK’nun 893. ve devamı maddelerindeki şartların oluşup oluşmadığını davalının ............... tarihli dilekçesi ve taşınmazların malik durumu değerlendirilerek bir karar vermekten ibaret olması gerekeceği-
Duruşmada davalılar vekilinin söz konusu davalıların dava konusu taşınmazda hak sahibi olabileceği ve araştırılması gerektiğini beyan ettiği, bu durumda taşınmazla ilgili mülkiyet ihtilafı bulunup bu tür davanın tapuda kayıt düzeltilmesi istemiyle sulh hukuk mahkemesinde görülemeyeceği, hal böyle olunca davanın görev nedeniyle reddi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.