Uyuşmazlık, şartlı bağış sözleşmesine aykırı davranıldığı iddiası ile açılmış maddi tazminat istemine ilişkindir...
TMK m. 1007 uyarınca tazminat istemi-
Uyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesine hükümlerine göre ücretinin tespiti ile fark ücret, fark ikramiye ve fark ilave tediye alacaklarının bulunup bulunmadığı ve bu alacakların hesap yöntemi noktalarında toplanmaktadır...
İİK'nın 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet davası açılmadığı anlaşılmakla bu hususun artık ihalenin feshi nedeni olarak incelenip dinlenilmesine imkan olmadığı, satış ilanı tebliğinin yerel gazetede yapılmasının katılımı azalttığı belirtilmişse de; hukuki yarar yokluğunda bu hususun dinlenemeyeceği, ihalenin feshi talebinin hukuki yarar yokluğu nedeni ile usulden reddine ve İİK'nın 134/2. maddesi uyarınca, işin esasına bu nedenle girilmemiş olunacağından para cezasına hükmolunmasına yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, ilk derece mahkemesince davanın reddi ile ihale bedeli üzerinden para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle, resen bakılan sebeplerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın hukuki yarar yokluğundan reddine, para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına-
Uyuşmazlık, öncelikle Bölge Adliye Mahkemesi tarafından davanın esası hakkında verilen kararın nasıl kurulması gerektiğine, kabule göre ise 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine ve uygulanan toplu iş sözleşmesi ilgili hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep konusu fark alacaklarının bulunup bulunmadığına ve hüküm altına alınan alacaklara uygulanması gereken faizin başlangıç tarihi ile türüne ilişkindir...
Davacı hakkında sahte resmi evrak tanzimi suçlaması ile yapılan yargılamada düzenlenen Adli Tıp Kurumu raporunda; suça konu senet üzerindeki imzanın M'nin eli ürünü olduğunun ve yazıların sanık ve müştekiye ait olmadığının anlaşılmış olmasına göre sanık davalı hakkında beraat kararı verildiği - Maddi bir vakıanın varlığına yani imzanın davacıya ait olduğuna ilişkin kesinleşmiş kabule göre imzanın aidiyeti hususunun hukuk mahkemesince yeniden tartışılmasının olanaksız olduğu - Davaya konu bononun kambiyo senedi vasfını taşıyıp kayıtsız şartsız borç ikrarı içerdiği gibi nakden de düzenlenmiş olduğu, bu konularda bir ihtilaf bulunmadığı, kambiyo senetlerinin vasıflarının mücerretlik ilkesi gereğince tanzim edenleri bağlayıcı bulunduğu, davalı tarafça kötü niyet tazminatına hükmedilmesi talep edilmiş ise de mahkemece ihtiyati tedbir talebi üzerine ara kararla icra hukuk mahkemesi tarafından takip geçici olarak durdurulduğundan davacı vekili tedbir talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş olmakla takip durmadığından davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf istemlerinin reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı-
Somut olayda, pasif dönem başlangıcı olarak 65 yaş esas alınmış buna göre hesaplama yapılmıştır. Bu nedenle pasif dönemin 60 yaşında başlayacağı gözetilerek aynı bilirkişiden ek rapor alındıktan sonra varılacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği- Aktüer raporundaki hesaplamanın, TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemi uygulanmak suretiyle yapılacağı-
Tasarrurfun iptali- Kısa kararında "davanın kabulüne" denildiği halde, gerekçeli kararda iki davalının taraf sıfatının bu davada bulunmadığı gözetilerek lehlerine vekalet ücreti taktir edilmesi gerektiği belirtilerek, adı geçen davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmiş olsa da bu durumun HMK m. 294/3'e aykırılık teşkil ettiği-Kısa karar ile gerekçeli karar arasındaki çelişkinin giderildiği bir hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerektiği-
Davalı iş yerinde çalışması nedeniyle davacı tarafa yapılmış ve itiraza uğramayan ücret ödemelerini gözeterek hesap yaptırmak, kararın davacı tarafça temyiz edilmemiş olması nedeniyle davalı taraf lehine oluşan usuli kazanılmış hakları gözeterek; özellikle bu hesap raporunda belirlenen ücret katsayısını aşmamak ve işlemiş devre sonu olarak esas alınan 31.12.2019 tarihinden sonra yürürlüğe giren asgari ücret değişikliklerini rapora yansıtmadan hesap yapılmasına dikkat etmek, sonuca göre tespit edilecek maddi tazminat alacağını dikkate alarak karar verilmesi gerektiği-
Uyuşmazlık, davalı sigorta şirketleri tarafından ZMMS Poliçesi ile teminat altına alınan araçların karıştığı 03.09.2017 tarihli trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcunun uğradığı sürekli iş göremezlik tazminatı ile rapor ücreti talebine ilişkindir...
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.