2926 sayılı Yasa'ya göre Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun ve yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine-
Muris muvazaası uyuşmazlıklarının sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesinin, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlı olduğu- Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesinin önem taşıdığı- Bunun içinde ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, miras bırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alış gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk olduğu-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshi ve tapu iptali tescil isteği-
Taşınmazın bağış şartına uygun kullanıldığı, BK.nun 297. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmişse de, koşullu bağışın 1989 yılında gerçekleştirildiği, murisin 1993 tarihinde öldüğü gözetildiğinde, somut olayda 818 sayılı Borçlar Yasasının 246. maddesinin uygulanacağı- Rücu hakkının, sıkı surette şahsa bağlı haklardan olup, istisnalar dışında kural olarak mirasçılara geçmediği gibi, temlik de edilemeyeceği-
Geçerli bir hukuki sebebe dayanmayan tescil işleminin “yolsuz tescil” niteliğinde olduğu ve her zaman iptalinin istenebileceği, yolsuz tescilin tek istisnasının MK.nun 1023. maddesinde düzenlenmiş olduğu, somut olayda, davada taraf olmayan ancak davacıların murisi ile aynı köyde oturan ve aynı isim ve aynı soyadına sahip kişinin, ihtilaf konusu olmayan taşınmazın satışı için vekaletname verdiği vekilin, vekil edenine ait taşınmazı satacağı yerde, davacıların miras bırakanına ait taşınmazı sattığı, yolsuzluğun davalının taraf olduğu sözleşmeden kaynaklandığı, ihtilaf konusu taşınmaz ile davalının satıcısı arasında hiçbir ilişki bulunmadığı anlaşıldığından, olayda MK.’nun 1023.maddesini uygulama olanağı bulunmadığı-
Toplulaştırma ile oluşan sicillerin temelini teşkil eden idari kararın halen ayakta bulunduğu, Kadastro Mahkemesinin 1998/3-3 sayılı kararının da toplulaştırmaya yönelik idari işlemi ortadan kaldırdığının söylenemeyeceği, belirtilen hükmün toplulaştırma öncesi mülkiyetin tesbiti anlamında değerlendirilmesi gerekeceği-
14. HD. 31.03.2021 T. E: 2018/225, K: 2329-
Davanın, dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verildiği-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteği-
Ortaklığın giderilmesi davası sonucu satın aldığı payların adına tescili istemli eldeki davada, tescili istenilen payların halen tapuda paydaşları adına kayıtlı olduğu, netice itibariyle iptal ve tescil istemini içerdiğinden TMK. mad. 716 uyarınca, davanın hasımlı olarak açılması gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.