3. kişi 89/1 haciz ihbarnamesine yasal süresi içinde itiraz etmiş bulunmakla, üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş bir alacak bulunmadığından, icra müdürlüğünün “ ..... borçlunun hesabında bulunan ... USD ve ..TL’nin dosyamıza yatırılması rica olunur” şeklindeki muhtıra gönderilemeyeceği, buna rağmen tebliğe çıkartılan bila tarihli ödeme muhtırası iptali isteminin, bir hakkın yerine getirilmemesine ilişkin olup süresiz şikayete tabi olduğu-
Haczin kaldırılmasına ilişkin icra mahkemesi kararlarının kesinleşmeden infaz edileceği- Daha önce haciz kabil olmayan bir malın, daha sonra durum ve şartların değişmiş olması hâlinde haczi kabil hâle gelebileceği- Alacaklı vekili "borçlu belediyeye ait haciz talep ettiği araçların belediye meclis kararı ile fiilen kamu hizmetinde kullanılma durumunun ortadan kalktığını" ileri sürdüğünden, mahkemece bu husus değerlendirilerek, icra müdürlüğünün haciz talebinin reddine ilişkin kararının yerinde olup olmadığının incelenmesi gerektiği-
Alacaklının borçlulardan biri hakkındaki takibinden vazgeçmiş olması halinde icra müdürlüğünce takibin tamamından vazgeçilmiş gibi vazgeçme harcı tahsil edilmesinin süresiz şikayete neden olacağı–
İİK'nun 149. madde hükmüne göre, icra takibinin asıl kredi borçlusu (lehine ipotek verilen) aleyhine açılmasının asıl olduğu, ancak takip sonunda üçüncü kişinin taşınmazının paraya çevrilmesi söz konusu olduğundan, o kişi hakkında da takip yapılması gerekeceği, şu hale göre ipotek veren üçüncü kişi ile asıl borçlu arasında zorunlu takip arkadaşlığı olduğu, bu hususun mahkemece re'sen göz önünde bulundurulması gerekeceği-İpotek veren üçüncü kişiye kıymet takdirine ilişkin rapor ile satış ilanı tebliğ edilmesi usulsüz olan icra takibini usulüne uygun hale getirmeyeceği, bu durumda, ipotekli taşınmaz maliki olan şikayetçi hakkında yapılmış bir takip bulunmadığına göre takibe devam edilmesi ve hakkında takip olmayan üçüncü kişiye ait taşınmazın satışı mümkün olmadığından, yapılan ihalenin yok hükmünde olduğu, bu konudaki başvuru İİK'nun 134/7. maddesi gereğince ihale tarihinden itibaren bir yıllık hak düşürücü sürede ileri sürülmesi kaydıyla süresiz şikayete tabi olduğu-
İcra Dairesini haciz bildirisini alan anonim şirket, çıplak payın haczedildiğini şirket pay defterine işlemek zorundadır; ancak, çıplak pay haczi, şirket pay defterine işlenmemiş olsa bile, (haciz bildirisinin) anonim şirkete tebliğ edildiği tarihte yapılmış sayılacağı-
Şikayete konu taşınmaz üzerine 26.02.2009 tarihinde haciz konulduğu ve alacaklı tarafından 07.01.2011 tarihinde 300,00 TL satış avansı da yatırılarak mahcuz taşınmazın satışının talep edildiğinin görüldüğü- Öte yandan, süresi içerisinde satış istenmiş ise de; alacaklı yanca 24.06.2011 tarihinde satışın durdurulması istenmiş olup, alacaklının bu talebi satış talebinin geri alınması niteliğinde olduğu- Satış talebini geri alan alacaklı tarafından haciz tarihinden itibaren kalan satış isteme süresinde yeniden satış isteminde bulunulmadığı gibi, aynı taşınmaza alacaklının 25.07.2011 tarihli haciz talebi üzerine 28.07.2011 tarihinde yeniden haciz konulmuş ancak alacaklı tarafından satış talebinde bulunulmamış olduğu- Dolayısıyla, geçerli bir satış isteminin varlığından söz edilemeyeceğinden taşınmaz üzerindeki haczin kalkmış olduğu-
Takip talepnamesinde ve ödeme emrinde yabancı para alacağının harca esas değerinin gösterilmiş bulunması karşısında, İİK’nun 58/3. maddesindeki koşulun yerine getirildiğinin kabulü gerektiği- Temerrüt oluşmadığı, faiz istenemeyeceği ve faiz oranına ilişkin iddiaların borca itiraz olup, takibin şekline göre İİK'nun 62/1. maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra müdürlüğüne yapılması gerekeceği, icra müdürlüğü yerine, icra mahkemesine yapılan itirazın, fuzuli olup bir hukuki sonuç doğurmayacağı-
Haczedilmezlik şikayetinde icra müdürüne husumet yöneltilemeyeceği-
Kollektif şirketin borçlarından, birinci derecede şirket sorumlu olup şirket hakkında yapılan takip semeresiz kalmadan veya şirket herhangi bir sebeple sona ermeden kollektif şirket ortağı hakkında takip yapılamayacağı, bu durumda; kollektif şirket ortağı hakkında takip yapabilmek için takip şartlarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerekeceğinden bu hususa ilişkin başvurunun süresiz şikayete tabi olup işin esasının incelenmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.