• «1998 ve 1999 Tasarısı»ndaki Gerekçe

     «Madde 339 - Madde kısmen yürürlükteki Kanunun 264 üncü maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarını karşılamaktadır. Yürürlükteki maddenin birinci fıkrası velâyetin kapsamıyla ilgili olmadığı için, bu maddeye alınmıştır.

    Madde, İsviçre Medenî Kanununun dört fıkralık 301 inci maddesi hükmü örnek alınmak suretiyle beş fıkra hâlinde kaleme alınmıştır.

    Birinci fıkraya göre, ana baba çocuğun menfaatini gözönünde tutarak onun bakımı ve eğitimi hususunda karar alır ve uygularlar.

    İkinci fıkra ise, içerik olarak, yürürlükteki Kanunun 264 üncü maddesinin birinci cümlesi hükmüyle aynıdır.

    Üçüncü fıkradaki hüküm, velâyet altındaki ayırtım gücüne sahip çocuğun kendi işlerinde olanak bulundukça söz sahibi olabilmesindeki yarar fikrine da-yanmaktadır. Yürürlükteki metnin ikinci fıkrasında yer alan, beden ve akılca sakatlarla ilgili olan hüküm, bir sonraki “Eğitim” kenar başlıklı maddeye alınmıştır.

    Dördüncü fıkra, yürürlükteki Kanunun 262 nci maddesinin birinci cümlesinde dile getirilen ve çocuğun yasal sebep olmadıkça ana babadan alınamayacağını ifade eden esas ile birlikte çocuğun da evi ana babanın rızası dışında terkedemeyeceğini belirtmektedir.

    Beşinci fıkra, yürürlükteki Kanunun 264 üncü maddesinin son fıkrasındaki kuralı tekrar etmektedir.»



  • “1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     

    ‘Madde 255 - Madde, yürürlükteki Kanunun 264. maddesini karşılamaktadır. Yürürlükteki metnin birinci fıkrası, velayetin kapsamını değil kullanılmasını ilgilendirdiği için, tasa-rıda bu hususu düzenleyen maddeye (madde 253’e) alınmıştır.

    Bu maddenin birinci fıkrasında, ana babanın çocuğun bakım ve eğitimi hususunda karar alırken, onun yararını gözö-nünde tutmaları lüzumu özellikle belirtilmiştir.

    İkinci fıkra yürürlükteki 264. maddeden alınmıştır.

    Üçüncü fıkradaki hüküm ise velayet altındaki çocuğun, kendi işlerinde mümkün oldukça söz sahibi olabilmesindeki yarar fikrine dayanmaktadır. Yürürlükteki metnin ikinci fıkrasında yer alan beden ve akılca sakat olan çocuklarla ilgili hüküm, bu maddeden çıkarılarak, «eğitim» kenar başlığını taşı-yan bir sonraki maddeye alınmıştır.

    Tasarının dördüncü fıkrası, yürürlükteki Kanunun 262. maddesinde yer alan ve çocuğun kanuni sebep olmadıkça ana ve babadan alınamıyacağını ifade eden esas ile birlikte çocuğun da evi terk edemiyeceğini belirtmektedir.

    Beşinci fıkrada, yürürlükteki metnin üçüncü fıkrasındaki esasa yer verilmiştir.’:

     

    «B. Velâyeten kapsamı

    I. Genel olarak

    Madde 255 - Ana baba çocuğun bakım ve eğitimi konu-sunda onun yararını gözönünde tutarak gerekli kararları alır ve uygularlar.

    Çocuk ana ve babasına itaat etmekle yükümlüdür.

    Ana baba, olgunluğu ölçüsünde çocuğa hayatını düzenleme imkânı tanırlar; önemli konularda mümkün olduğu kadar onun düşüncesini gözönünde tutarlar.

    Çocuk ana babasının rızası olmadan evi terkedemez ve kanuni sebep olmaksızın onlardan alınamaz.

    Çocuğun adını ana ve babası koyar.»


  • “1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     

    ‘1) Terim ve ifade: Terimler öteki maddelere uygun duruma getirilmiş, ifade sadeleştirilmiştir.

    2) Biçim değişikliği: Yoktur. Ancak 263 üncü maddenin gerekçesinde belirtildiği gibi bu maddenin ilk fıkrası 263 üncü maddenin sonuna aktarılmıştır.

    3) Hüküm değişikliği, yoktur. Yalnız yukarıda belirtildiği gibi bu 264 üncü madde, şimdiki metnin ikinci fıkrasından başlattırılmıştır.’:

    «B. Kapsamı

    I. Genel olarak

    Madde 264 - Çocuklar ana babaya itaat etmek ve saygı göstermek zorundadır.

    Ana baba, güçleri yettiğince, çocuklarını yetiştirmekle ve onlardan beden veya akılca sakat olanlara ayrıca uygun bir eğitim vermekle yükümlüdür.

    Çocuğun adını ana ve babası koyar.»