• «1998 ve 1999 Tasarısı»ndaki Gerekçe

     «Madde 306 - Madde İsviçre Medenî Kanununun 264 a maddesinden bazı değişiklikler yapılmak suretiyle alınmıştır.

    Birinci fıkrada, hem birlikte evlât edinmenin ancak birbiriyle evli olan kişilerce yapılabileceği hem de eşlerin (üçüncü fıkra ve bir sonraki madde gözö-nüne alınırsa) kural olarak tek başlarına evlât edinemeyecekleri hükme bağlanmıştır. Birbiriyle evli olmayan kişiler ise birlikte evlât edinemezler.

    İkinci fıkra, eşlerin evlât edinebilmelerini en az beş yıldan beri birbirleriyle evli olmaları veya otuz yaşını doldurmuş bulunmaları koşuluna bağlamaktadır. Örneğin iki yıldan beri evli olmakla birlikte otuz yaşını doldurmuş bulunan eşler evlât edinebilecekleri gibi; otuz yaşını doldurmuş olmamakla birlikte en az beş yıldır evli olan eşler de evlât edinebilirler. Madde böylece, eşlerin ya evlenme yoluyla ya da yaş itibarıyla belli bir olgunluğa erişmelerini, evlât edinme için gerekli kılmaktadır.

    Üçüncü fıkrada, eşlerin birlikte evlât edinmesi gerekliliğine bir istisna getirilmektedir. Buna göre, eşlerden biri diğerinin çocuğunu tek başına evlât edinebilir. Bunun için, ya eşler en az iki yıldır evli bulunmalıdırlar ya da evlât edinecek eş otuz yaşını doldurmuş olmalıdır.

    Maddedeki yaş sınırı, İsviçre Medenî Kanunundan farklı olarak ve otuz yaşın gerekli olgunluğu sağlayabileceği düşüncesiyle otuzbeşten otuza indiril-miştir.»



  • “1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe:

     

    ‘Madde 238 - Madde, kısmen, yürürlükteki Kanunun 255.maddesini karşılamaktadır. Yürürlükteki metnin birinci ve ikinci cümleleri tasarıda birinci ve üçüncü fıkralara esas itiba-riyle aynen alınmıştır. Ancak eşlerden birinin evlâtlık olması hâli bir sonraki maddede düzenlenmiştir.

    Tasarının ikinci fıkrasında ise, rızası aranan eşin devamlı surette ayırım gücünden yoksun bulunması hâlinde, bu rızadan vazgeçilebileceği belirtilerek uygulamada karşılaşılacak bu so-runa çözüm getirilmiştir.’:

    «2. Evli olanlar için

    Madde 238 - Eşlerden birinin evlât edinmesi diğer eşin rızasına bağlıdır.

    Rızası aranan eşin devamlı surette ayırım gücünün bulunmaması hâlinde hâkim, haklı sebepler varsa, bu rızanın aranmamasına karar verebilir.

    Bir kimsenin iki kişi tarafından evlatlığa alınabilmesi ancak eşler için mümkündür


  • “1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe:

     

    ‘1) Terim ve ifade: Terimler yukarıki maddelere uygun duruma konulmuş, ifade sadeleştirilmiştir.

    2) Biçim değişikliği: Madde yapılan ekleme ile üç ayrı fıkra haline getirilmiştir.

    3) Hüküm değişikliği: 253 üncü maddenin gerekçesinde az çok ayrıntılı olarak açıklandığı gibi, tanınması yasak olan evlilik dışı çocuğun babası tarafından evlâdedinilmesi halinde, evlâtlığın bazı şartları kaldırıldığı gibi bu 255 inci maddeye eklenen ikinci fıkra ile de evli erkek tarafından evlilik dışı çocuğun evlâdedinilmesi durumunda eşinin onamı şartı kaldı-rılmıştır. Bu ikinci fıkranın uygulanabilmesi için evlilik dışı baba artık tek başına hareket edebilecektir. Başka bir deyimle, evli bir kimse, evlendikten sonra evlilik dışı bir çocuk sahibi olmuşsa veya evlenmeden önce başka bir kadından evlilik dışı bir çocuğa sahip bulunuyorsa, bu çocuğu evlâdedinmek istediği zaman, eşinin itirazıyla karşılaşsa bile, yasaya göre bu çocuğu yine evlâdedinebilecektir. Bu maddeye eklenen ikinci fıkranın ifade ettiği anlam budur. Bunun sosyal amacı da, 253 üncü maddenin gerekçesinde açıkça belirtildiği gibi, memleketimiz-deki (evlilik dışı çocuk) sorununa geniş ölçüde kanunî bir çare ve bir çözüm yolu bulmak ve bu çözüm kapısını açık bulundurmaktır.

    Maddenin birinci ve üçüncü fıkralarında bir kural deği-şikliği yoktur. Ancak üçüncü fıkradaki (beraberce) kelimesi kaldırılmıştır; çünkü bu kelimeden sanki evlâdedinme işleminin eşler tarafından beraberce ve aynı zamanda yapılması lâzım-geldiği gibi bir anlam çıkmaktadır. Bu sebeple bu ifade tereddütler doğurabilir. Oysa eşlerden birinin, ötekinin onamını ala-rak önce evlâdedinmiş olduğu kimseyi öteki eş sonradan evlâdedinebilir. Bugün yürürlükte olan metinden, sanki bunun müm-kün olamıyacağı ve evlâdedinme işleminin beraberce yapılması gerektiği gibi bir anlam çıktığı içindir ki, bundaki (beraberce) kelimesi lüzumsuz görülerek fıkradan çıkarılmıştır.’:

    «III. Evli kimseler için.

    Madde 255 - Evli bir kimse eşinin onamı olmadıkça evlâdedinemiyeceği gibi evlâtlığa da alınamaz.

    Tanınması yasak olan çocuğun evlilik dışı babasınca evlâ-dedinilmesi halinde bu onam gerekli değildir.

    İki kişinin ayni kimseyi evlâdedinebilmeleri için ancak karı koca için caizdir.»