• “1998 ve 1999 Tasarısı”ndaki Gerekçe

     «Madde 448 - Yürürlükteki Kanunun 391 inci maddesini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur.»



  • “1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe:

     

    ‘Madde 372 - Madde, yürürlükteki Kanunun 391. madde-sini karşılamaktadır. Yürürlükteki metindeki “vesayet daireleri” deyimi yerine “Vesayet makamı” deyimi, “bütün tasarruflar” ibaresi yerine de daha açık olan “bütün hukukî işlemlerinde” ibaresi konulmuştur. Hüküm değişikliği yoktur.’:

    “II. Temsil

    1. Genel olarak

    Madde 372 - Vesayet makamlarının yetkilerine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla vasi, vesayet altındaki kişiyi bütün hukukî işlemlerinde temsil eder.”



  • “1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe:

     

    ‘1) Terim ve ifade: Terimler Anayasa’ya ve yukarıki maddelere uygun duruma getirilmiş, ifade sadeleştirilmiştir. Özellikle, ifade yanlışlıkları düzeltilmiş, maddenin aslına ve ruhuna daha uygun bir duruma getirilmiştir. İkinci kenar başlıktaki, (umumî) tabiri aslında olduğu gibi, (genel olarak) şekline ko-nulmuş, yukarıda 389 uncu ve 276, 347 nci maddelerin gerekçelerinde gösterilen sebeplerle (vesayet daireleri) yerine (vasilik katları) ve (müdahale haklarına) yerine de (yetkilerine) terimleri konulmuştur.

    2) Biçim değişikliği: Tasarıdaki bu madde, yürürlükteki metinde olduğu gibi bir tek fıkradan ibaret olmakla birlikte, madde temsile ait olan esas kaide başta ve saklı tutulan kurallar sonda olmak üzere iki cümle haline konulmuştur.

    3) Hüküm değişikliği: Bu maddenin yürürlükteki metinde bulunan (küçüğü) terimi yanlıştır; zira burada yalnız küçüğün değil, küçük olsun, ergin olsun, vesayet altındaki kişinin temsili bahis konusudur. Bu sebeple (küçüğün) tabiri yerine (vesayetli) terimi konulmuştur. Zaten maddenin aslında Almanca metinde de bu deyim kullanılmıştır. Bundan başka maddedeki (bütün tasarruflarda) tabiri hem müphem hem de dar bir kavramdır; zira (tasarruf) tabiri (mülkiyetin geçirilmesi, ipotek ve irtifak tesisi, borcun ibrası vesaire gibi) işlemleri göstermekte (taah-hüt) veya (iltizam) muamelesi ise, kişileri borçlu ve alacaklı kılan, yani borç münasebeti doğuran işlemleri belirtmektedir. Vesayetliyi bu iki türlü işlemde vasi temsil ettiği gibi ayrıca vesayetliye karşı açılan davalarda veya vesayetlinin açması gereken davalarda, vergi tebligatlarına itirazda, kısacası temsil caiz olan her türlü hukukî işlemlerinde vesayetliyi geniş anlamında temsil ödeviyle vasi yükümlü olduğundan bu maddede, aslının Almanca metninde olduğu gibi (bütün hukukî işlerinde) kelimelerinin kullanılması zorunlu görülmüştür. Zaten 390 ıncı madde kişisel işlere, 391 inci madde ise hukukî işlere ait bulunmaktadır.’:

    “II. Temsil.

    1. Genel olarak.

    Madde 391 - Vasi, vesayetliyi bütün hukukî işlerinde temsil eder; vasilik katlarının yetkilerine dair olan kurallar saklıdır.”