İçerik Akışı
Yurt Dışına Yapılan Para Transferi-
Gönderilenden başkasına ödenen havale nedeniyle alacak istemine ilişkin davada, davalı taraf cevap dilekçesi ile havale işlemi sırasında davacıya güvenlik kodu verildiğini, alıcının bu güvenlik kodunu ve geçerli kimlik belgesini ödeme noktasına ibraz etmesi halinde havale edilen miktarın alıcıya ödendiğini, davacının güvenlik kodunu koruma konusunda gerekli özeni göstermemesi nedeniyle müvekkilinin sorumlu olmadığını savunduğundan, mahkemece, bu tür havalenin işleyiş biçimi ve davalının sistem güvenliğine ilişkin savunmalarını irdeleyen bilirkişi raporu alınması gerekirken, yalnızca davalının sunduğu ve üzerinde lehdarın açık kimlik bilgileri dahi bulunmayan ödeme belgesi dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
İtirazın İptali- Protokol- Kefalet-
Davacı banka ile borçlu şirketin borçlarının yapılandırılarak taksite bağlanması ve protokolde belirlenen ödemelerin bir kısmının gecikmeli olarak yerine getirilmesi üzerine ikrar olunan tüm borçların muaccel hale geldiği- Genel kredi sözleşmesinde imzası bulunmayan, davalının borcun taksitlendirilmesine ilişkin sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzalaması ve protokolde imzası bulunmayan sözleşmeye atıf yapılması karşısında, kredi sözleşmesi içeriğinin de kefil tarafından kabul edilmiş olacağı ve bu durumda protokol tarihi itibariyle yürürlükte olan 818 s. BK.’nun kefalete ilişkin hükümlerinin uygulanması gerektiği, sözleşme tarihinde yürürlükte olmayan 6098 s. TBK’ na dayanılarak hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Adi Kefalet- Aciz Vesikası-
Asıl borçlu hakkında yapılan hacizlerde tutulan tutanakların geçici aciz vesikası niteliğinde olması halinde, kefile takip yapılabilir mi? Asıl borçlu hakkında yapılan hacizlerde, borçlunun evinin kapalı olmasının tespitinden sonra, adi kefalet hükümleri gereğince, kefile başvurlabilir mi?
Yetki Şartı- Ticari Kredi- Müteselsil Kefil-
Banka ile tacir gerçek kişi arasında düzenlenen ticari nitelikte kredi sözleşmesinde yer alan yetki şartı sözleşmenin müteselsil kefillerini de bağlar mı?
Bankanın Özen Yükümlülüğü- Hesap Sahibinin Kusuru- Usuli Kazanılmış Hak
Müşterisinin bilgi ve izni dışında işlem yapan davalı Bankanın kusuru- Hesaptan para çekip teslim alan kişinin, davacının sözleşme ilişkisinin bulunduğu muhasebecisinin çalışanı olduğundan, iş yaptığı muhasebecisini seçme ve denetlemede kusurlu davrandığı, davacı hesap sahibi şirketin yarışan kusurunun bulunduğu yönündeki bozma kararına uyan mahkemenin bu bozma kararının gerekçesi ile örtüşmeyecek şekilde direnme kararı verdiği direnme kararının bozulması gerektiği-
Aile Konutunun Kira ile Sağlanması- Tahliye İstemi-
TMK. mad. 194/son uyarınca, aile konutu eşlerden biri tarafından kira ile sağlanmışsa, sözleşmenin tarafı olmayan eşin, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı haline geleceği ve bildirimde bulunan eşin diğeri ile müteselsilen sorumlu olacağı- Kiralayana gönderilen ile diğer eş de kira sözleşmesinin tarafı haline geldiğinden, her iki kiracı hakkında da icra takibi yapılması ve tahliye davasının da her iki kiracıya karşı açılması gerektiği- Davanın açılmasındaki eksiklik sonradan giderilebilir ise de, icra takibindeki eksikliğin sonradan giderilmesi mümkün olmadığından tahliye isteğinin reddine karar verilmesi gerektiği-
Borcun Sebebinin Takip Talebinde Gösterilmemesi-
Borcun sebebinin, takip talebi ile ödeme emrinde gösterilmediği anlaşıldığından, mahkemece, takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
İtirazın Kaldırılması
Alacaklının takip talebinde dayandığı belgeler dışında bir belge dilekçeye eklenmek suretiyle itirazın kaldırılmasının istenemeyeceği-
Banka Teminat Mektubu-
Banka teminat mektubu vermekle üçüncü kişinin fiilini taahhüt eden davalı bankanın, mektup bedelini derhal tazmin etmesi gerekmekteyse de, mektup henüz tazmin edilmeden mahkemece "teminatın ödenmemesi" hususunda verilen bir ihtiyati tedbir kararının varlığı halinde, ihtiyati tedbir kararına muhalefetin aynı zamanda suç teşkil ettiği de nazara alındığında, mektup bedelinin ödenmesinin mümkün olmadığı-
Yetki İtirazı- Açıkça Borca İtiraz Edilmemesi-
Borçlu, takibe itiraz dilekçesinde, yetki itirazı yanında, açıkça borca itirazını belirtmemiş, akdi ilişkiyi kabul ettiği ya da reddettiği yönünde beyanda bulunmamış olup, bu hali ile borçlunun akdi ilişkiyi kabul ettiği sonucuna varılması mümkün olmadığından, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 89. maddesinin uygulanması imkanının bulunmadığı, bu durumda, HMK'nun 7. maddesi uyarınca borçlunun ikametgah adresinde takibin yapılması gerekeceği-