Bir taşınırın teslimine dair olan ilâm icra dairesine verilince icra müdürü bir icra emri tebliği suretiyle borçluya yedi gün içinde o şeyin teslimini emreder.
İcra emrinde; alacaklı ve borçlunun ve varsa mümessillerinin adları ve soyadları ile şöhret ve yerleşim yerleri hükmü veren mahkemenin ismi ve hükmolunan şeyin neden ibaret olduğu, ilâmın tarih ve numarası ve icra mahkemesinden veya istinaf veya temyiz yahut iadei muhakeme yoliyle ait olduğu mahkemeden icranın geri bırakılması hakkında bir karar getirilmedikçe cebri icraya devam olunacağı yazılır.
Borçlu, bu emri hiç tutmaz veya eksik bırakır ve hükmolunan taşınır veya misli yedinde bulunursa elinden zorla alınıp alacaklıya verilir.
Yedinde bulunmazsa ilâmda yazılı değeri alınır. Vermezse ayrıca icra emri tebliğine hacet kalmaksızın haciz yoluyle tahsil olunur. Taşınır malın değeri, ilâmda yazılı olmadığı veya ihtilâflı bulunduğu takdirde, icra müdürü tarafından haczin yapıldığı rayice göre takdir olunur. (**)
Hükmolunan taşınırın değeri, borsa veya ticaret odalarından, olmıyan yerlerde icra müdürü tarafından seçilecek bilirkişiden sorulup alınacak cevaba göre tâyin edilir.
İlgililerin bu hususta icra mahkemesine şikâyet hakları vardır.
(*) 2/3/2005 tarihli ve 5311 sayılı Kanunun 2 nci maddesiyle “icra mahkemesinden” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya istinaf” ibaresi eklenmiş ve metne işlenmiştir. Bölge adliye (istinaf) mahkemeleri kurulup çalışmaya başlamasıyla, bu maddenin ikinci fıkrası yukarıdaki şekilde yürürlüğe girmiştir. Maddenin önceki şekli ise şu şekildeydi:
İcra emrinde; alacaklı ve borçlunun ve varsa mümessillerinin adları ve soyadları ile şöhret ve yerleşim yerleri, hükmü veren mahkemenin ismi ve hükmolunan şeyin neden ibaret olduğu, ilâmın tarih ve numarası ve icra mahkemesinden veya temyiz yahut iadei muhakeme yoliyle ait olduğu mahkemeden icranın geri bırakılması hakkında bir karar getirilmedikçe cebrî icraya devam olunacağı yazılır.
(**) Bu fıkrada yer alan “takip tarihindeki” ibaresi, 17/7/2003 tarihli ve 4949 sayılı Kanunun 6 ncı maddesiyle “haczin yapıldığı tarihteki” olarak değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.