Cezaevinde bulunan borçluya, kendisine temsilci tayin etmesi için süre verilmeden tebliğ edilen ödeme veya icra emrinin iptali gerekeceği; ancak borçlunun ödeme emrinin tebliği üzerine bir vekil tayin ederek, bu vekil vasıtasıyla yasal sürede ödeme emrine itirazda bulunmuş olması halinde, artık “İİK’nun 54. maddesine aykırılık nedeniyle” ödeme (veya icra) emrinin iptal edilemeyeceği-
Ödeme emrinin, cezaevinde bir yıldan fazla olan cezasını çektiği sırada borçlu yerine cezaevi sorumlusuna tebliğ edilmiş olması halinde, bu tebligatın “yok” hükmünde sayılacağı, bu husus kamu düzenine ilişkin olduğundan, mahkemece doğrudan doğruya gözetileceği- Vasi tayin edilinceye kadar hükümlüye karşı başlatılmış olan takibin duracağı, alacaklının, vasinin belirlenmesinden sonra, vasiye tebligat çıkararak takibi sürdürebileceği-
Borçluya cezaevinde yapılacak tebligatın geçerli olmayacağı-
Cezaevinde bulunan borçluya temsilci tayin edildikten sonra, icra müdürlüğünce temsilci adına yeniden ödeme emri çıkarılması gerekeceği; icra mahkemesince İİK.’nun 54. maddesi dikkate alınarak kendiliğinden “icra takibinin durdurulmasına” karar verilmesi gerekeceği-
İİK.’nun 54. maddesi uyarınca “kendisine bir temsilci tayin etmesi için” süre verilmiş olan borçlu hakkındaki takibin bu süre zarfında kendiliğinden duracağı-
İhalenin feshi istemi, medeni usul hukuku anlamında «dava» olmayıp, «şikayet» niteliğinde olduğundan, «karşı taraf»ın ‘yanlış gösterilmiş’ veya ‘hiç gösterilmemiş’ olmasının şikayetin reddine neden olmayacağı—
Bir yıllık özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkum olup cezaevinde bulunan borçlu adına çıkarılan ödeme emrinin «vasi» yerine, «cezaevinde bulunan görevli memur»a tebliğ edilemeyeceği–
Hükümlü borçluya vasi tayin edilmiş olduğunun anlaşılması halinde, icra mahkemesince «icra müdürünce vasiye ödeme emri tebliğ ettirilmesine» karar verilmesi gerekeceği–
Takip borçlularından birisinin, «diğer takip borçlusu hakkında 54. maddeye göre işlem yapılmadığı»ndan bahisle şikayette bulunamayacağı–
İİK. 54 uyarınca işlem yapılmadan, satış ilanının borçluya (borçlunun adresindeki 14 yaşındaki oğluna) tebliğ edilmiş olmasının, yapılan ihalenin feshini gerektireceği–