Takibin yenilenmesi istemini reddeden müdürlük işlemini şikayet üzerine verilen kararın niteliği ve takipteki alacak miktarı (43.850,00 USD) dikkate alındığında kararın kesin nitelikte olmadığı- Tatbik edilen ihtiyati hacizler ödeme emrinin tebliği ve ödeme süresinin geçmesi ile kesin hacze dönüştüğünden, haciz isteme hakkının düşmeyeceği ve bu durumda, haciz talep edilmediğinden bahisle "dosyanın işlemden kaldırılmasına" karar verilemeyeceği- İcra müdürlüğünün "takibin yenilenmesi" isteminin aciz vesikası verilmesinden itibaren bir yıl içinde talepte bulunulmadığı gerekçesi ile reddine yönelik işleminin İİK. m. 78 hükmüne aykırı olduğu-
"Takibe konu alacağın ilamsız icra yolu ile tahsilinin gerekip gerekmediği" hususu icra müdürlüğünce re’sen gözetilmesi gerektiğinden, "İİK hükümlerine göre ilamsız takip yapılamayacağı, ihtilafın idari yargının görev alanına girdiği" yönündeki iddianın, "borca itiraz" sebebi değil, "şikâyet" sebebi olduğu ve icra mahkemesince işin esasının incelenmesi gerektiği-
Tasarrufun iptali davalarında ihtiyati tedbir talebinde bulunulsa dahi bu istemin ihtiyati haciz talebi olarak değerlendirilerek müsbet ya da menfi bir karar verilmesi gerekeceği-
Bankacılık Kanunu gereği üyelerinin bir kısmı, Fon'un gösterdiği adaylar arasından icra tetkik merciince seçilen müflis bankanın, iflas idaresinin kararının iptali talepli davasının görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu-
İcra dairesinin sadece İİK mad. 143 ve 251'e dayalı olarak kat'i aciz belgesi düzenleyebileceği, geçici aciz belgesi düzenleme yekisi olmayıp sadece borçlunun haczi kabil mal varlığı olmadığına ilişkin haciz tutanağının İİK mad. 143 kapsamında ki aciz belgesi niteliğinde olacağı-
İİK. mad. 143/4 uyarınca, borç ödemeden aciz vesikasında yazılı alacak için faiz istenemez ise de, alacak muaccel olup takibe konu yapıldıktan sonra, bu alacak için takipten sonra faiz istenmesinde yasaya uymayan bir yön bulunmadığı- 
Borçlu icra takibine konu (avukatı ile yaptığı) vekalet sözleşmesine ve altındaki imzaya itiraz etmediğinden, bu belgenin, "İİK. mad. 68/1 anlamında belge" niteliğine kavuştuğu ve borçlu tarafından ödemeye ilişkin herhangi bir belge de ibraz edilmediğinden mahkemece, "itirazın kaldırılmasına" karar verilmesi gerektiği-
Davacı tarafından borcun iptali istenen tasarruflardan önce incir ticaretinden doğduğu iddia edildiğinden, bu konuda davacının çiftçilik ve üretim belgeleri ile mal teslim belgeleri ve varsa başka delilleri ile borçlunun ticaret ve vergi kayıtları ile ticari defterleri ilgili birimlerden istenerek gerek görülmesi halinde borçlunun (varsa davacının da) ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği- İcra mahkemesince iptal edilmemiş olan aciz belgesinin geçerli olup olmadığını tasarrufun iptaline bakan mahkemenin değerlendirme yetkisinin bulunmadığı-
İİK'nun 143/4. maddesi gereğince borç ödemeden aciz vesikasında yazılı alacak için faiz istenemeyeceği belirtilmiş ise de, alacak muaccel olup takibe konu yapıldıktan sonra, bu alacak için takipten sonra faiz istenebileceği-
Aciz vesikasına bağlanan borcun yirmi yılda zamanaşımına uğrayacağı-  İİK'nun 143. maddesine göre düzenlenen kesin aciz vesikasının, İİK'nun 68/1. maddesinde yazılı belgelerden olduğu ve alacaklının aciz vesikasında yazılı miktar üzerinden icra takibi yapmasının mümkün olduğu, itirazın kaldırılması aşamasında icra mahkemesince aciz vesikasında yazılı borç miktarının tartışma konusu yapılamayacağı-
  • 1
  • 2
  • kayıt gösteriliyor