Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 13.12.2010 tarih ve 9817 E, 14114 K sayılı ilamı uyarınca, ipotek alacağını temlik almak suretiyle alacaklı konumuna geçen kefilin, asıl borçlu hakkında yürüttüğü icra takibinde, asıl borçludan ancak 'yasal faiz' isteyebileceği, asıl alacaklı bankanın kredi sözleşmesine dayanarak, kredi borçlusundan isteyebileceği 'kredi (temmerit) faizi' oranından yararlanamayacağı-
Yediemin ücretinin ise, satış talep tarihine kadar olanı takip masrafı, bu tarihten satış tarihine kadar olanı ise satış masrafı olup, satış masrafı olan yedieminlik ücretinin satış tutarından öncelikle ödenmesi gerekeceği- Yedieminin, ücret alacağı için müstakil bir takip başlatması ve bu dosyadan rehinli taşınırın satılması halinde ise, artık İİK'nun 138/2. maddesinin uygulanması mümkün olmayıp, satış bedelinden öncelikle bu dosya alacağının ödenmesi söz konusu olamayacağı, bu durumda icra müdürlüğünce yapılacak işin, satış bedelinin, sıra cetveli yapılmak üzere ilk haczi koyan icra dairesine gönderilmesinden ya da ilk haciz, satışın yapıldığı dosyadan konulmuş ise sıra cetveli yapmaktan ibaret olduğu-
Şikayetçi ipotek alacaklısı üçüncü kişinin geçerli haczinin bulunup bulunmadığı icra müdürlüğünce yapılacak sıra cetveline itiraz edilmesi halinde tartışılacak bir husus olup itirazlarını ileri sürebilmesi için öncelikle sıra cetveli yapılması gerekeceği, bu aşamada haczin geçerli olup olmadığının tartışılamayacağı-
Mahkemece, birden fazla alacaklı bulunması nedeniyle, İİK'nun 140. maddesi gereğince icra müdürlüğünce sıra cetveli yapılarak alacaklının ihale bedelini yatırmasının gerekip gerekmediği belirlendikten sonra, alacaklı aleyhine fark doğduğu tespit edilir ise alacaklıya ihale bedelini yatırmak üzere süre verilmesi yönünde işlem yapılması gerektiğine karar verilmesi gerekeceği-
Satış tutarı bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmezse icra dairesinin alacaklıların bir sıra cetvelini yapacağı (İİK. mad. 140)- Sıra cetvelini düzenleme yetkisinin ilk haczi koyan icra dairesine ait olduğu, İİK'. mad. 100 gereğince, borçluya ait paranın veya satılan malın tutarı vezneye girinceye kadar birden fazla alacaklı tarafından haciz konulması halinde, icra müdürlüğünce derece kararı yapılması gerektiği, derece kararının yapılması için mutlaka satış sonucu para elde edilmesinin zorunlu olmadığı-
Şikayetçinin, bir başka dosyadan yapılan takipte haciz alacaklısı olup, şikayette bulunduğu takip dosyasında usulsüz işlemler yapıldığını, ancak sıra cetvelinin düzenlenmesi halinde sıra cetvelinin tanziminden sonra ileri sürebileceği, dolayısı ile üçüncü kişi konumundaki şikayetçinin, bu aşamada anılan işlemler yönünden şikayette bulunmasının mümkün olmadığı-
İİK.nun 140. maddesi gereğince icra müdürlüğünce sıra cetveli yapılarak, ihale alıcısı haciz alacaklısının ihale bedelini yatırması gerekip gerekmediği belirlendikten sonra şikayetçi alacaklı aleyhine fark doğduğu tespit edilirse ihale bedelini yatırması için alacaklıya süre verilmesi gerekeceği-
İİK. mad. 101 uyarınca hacze takipsiz iştirak koşullarını taşıyan şikayetçinin İİK. mad. 206/4-C uyarınca, son bir yıl içinde tahakkuk etmiş olan nafaka alacağı rüçhanlı olacağından (İİK. mad. 140/3), şikayetçi alacağının nafaka kısmına münhasır olmak üzere imtiyazlı kısmının satış tarihine göre son bir yıllık süre içinde doğan bölüm olduğu, bir yıllık dönem dışında doğan nafaka alacağı bulunduğu takdirde ise rüçhansız alacak olarak hacze iştirak edeceği hususu nazara alınarak, son bir yıl içinde tahakkuk etmiş eden nafaka miktarının rüçhanlı olabileceği dikkate alınmadan yazılı şekilde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-