Vekil eden tarafından açıkça kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi verilmemesi halinde, anılan vekaletnameye dayalı olarak tayin edilen vekil tarafından düzenlenen bonodan dolayı muteriz vekil edenin sorumlu olmayacağı ve bu durumda icra mahkemesince, imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekeceği-
Bir belgenin "kambiyo senedi" niteliğini taşıması için, "senedi tanzim edenin imzasını" içermesinin zorunlu olduğu; şirket yetkilisinin, şirket kaşesi dışında senet üzerine attığı imzanın kendisine sorumlu kılacağı; senette sadece imzanın bulunması yeterli olup ayrıca ad ve soyadın yazılmasının gerekli olmadığı-
Takibe konu bono üzerine keşideci şirketin kaşesinin iki defa basılması ve kaşelerden birinin üzerine bir, diğerinin üzerine iki adet imzanın atılması halinde, keşideci şirket kaşesi üzerine atılmış imzalar dışında açığa atılmış herhangi bir imza bulunmadığından, şirket yetkilisinin bono bedelinden şahsen sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı-
Keşidecinin atacağı tek imza yeterli olup, bononun ön yüzündeki ikinci imzanın atılması zorunluluğu olmadığından şirket kaşesi dışına atılan imzanın aval olarak değerlendirilceği, her iki imzanın şirket kaşesi üzerine atılması halinde, bu imzaların tamamının keşideci şirketi temsilen atıldığının kabulü gerektiği-
Sorumluluk doğması için keşidecinin atacağı tek imza yeterli olup, bononun ön yüzündeki ikinci imzanın atılması zorunluluğu olmadığından şirket kaşesi dışına atılan imzanın aval olarak değerlendirileceği-
Kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisini içermediği anlaşılan vekaletnameye dayalı düzenlenen senedin vekil eden şirketi bağlamayacağı-
TTK'nun 778. maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 687/1. maddesi gereğince, hamil bonoyu iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmemiş ise kural olarak, bonodan dolayı kendisine başvurulan kişinin, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya mevcut olan ilişkilere dayanan def'ileri başvuran hamile karşı ileri süremeyeceği-
Senetler üzerindeki iki imzadan birinin açığa atılması halinde, bu durumda açığa atılan imzalardan birinin aval olarak atıldığının ve dolayısıyla muteriz borçlunun borçtan şahsen sorumlu olduğunun kabulü gerekeceği-
Kambiyo takibine konu edilen bonoda, keşidecinin şirket olduğu, senet üzerindeki iki imzanın da açığa atıldığının görüldüğü, bu durumda, her ne kadar imza, şirket temsilcisine ait çıkmadığı için şirket sorumlu olmasa da açığa atılan imzadan, imzanın kendisine ait olduğu tespit edilen ve şirket yetkilisi olmayan kişinin şahsen sorumlu olduğu-
634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 38.maddesi uyarınca yönetici, kat maliklerine karşı aynen bir vekil gibi sorumlu olduğu- Yönetici kat maliklerini temsil ederken Türk Borçlar Kanunu'nun 504. maddesi hükmü uygulanacağından, kat malikleri kurulu tarafından yöneticiye kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi verildiği ispat edilmedikçe, bu bonolar nedeniyle yöneticiliğin sorumluluğu söz konusu olmayıp, T.T.K.'nun 778.maddesi yollaması ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 678. maddesi gereğince senedi imzalayanın şahsen sorumlu olacağı -Somut olayda takip dayanağı bonoların N. E. tarafından imzalandığı, ancak kat maliklerinin adı geçene kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi verdikleri iddia ve ispat edilmediği gibi karar defterinde yer alan kararda da böyle bir yetkinin mevcut olmadığı görüldüğünden, bu durumda takip dayanağı bonolardan dolayı yöneticilik hakkında takip yapılması mümkün olmadığından, mahkemece borca itirazın kabulü ile İİK. nun 169/a maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekeceği-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • kayıt gösteriliyor