Dava değerinin 6502 sayılı yasanın 68. maddesi gereğince Tüketici Hakem Heyetine başvuruda bulunulmasını zorunlu kılan miktarda olduğu ve bu miktar için icra takibi yapılmasının veya mahkemeye dava açılmasının yasa gereği mümkün olmadığı- 28.05.2014 tarihinden önce delil mahiyetinde olan ve bu tarihten sonra da tüketici hakem heyetinin görevine giren uyuşmazlıklar için 28.05.2014 tarihinden sonra da aynı alacakla ilgili olarak tüketici hakem heyetine yeniden başvuruda bulunulması gerektiği-
6502 s. TKHK. mad. 68/1 uyarınca, 3000 TL üzerindeki değerde olan uyuşmazlıklar için tüketici hakem heyetlerine başvuru yapılamadığı, bunun yerine tüketici mahkemelerine gidilmesi gerektiği anlaşıldığından, icra takibinin yapıldığı ve itirazın iptaline ilişkin davanın açıldığı alacakla ilgili uyuşmazlığa bakma görevinin tüketici hakem heyetine ait olmadığı-
Büyükşehir statüsünde bulunan illerde il tüketici hakem heyetleri, 2000 TL.nin altındaki ve 3000 TL.nin üstündeki uyuşmazlıklara bakmayacak olup, buralarda ikamet eden tüketicilerin, 2000 TLnin altındaki uyuşmazlıklarda ilçe tüketici hakem heyetlerine, 3000 TL.nin üzerindeki uyuşmazlıklarda ise tüketici mahkemelerine gitmesi gerekeceği- Mahkemenin görevli olup olmadığının dava dilekçesinde belirtilen değere göre belirleneceği; alacak davasına ilişkin olarak dava dilekçesinde 3.001 TL talep edildiğine göre, bilirkişi tarafından davacının alacağının daha sonra tüketici hakem heyetinin görev alanında kalan bir miktarda kaldığı tespit edilse dahi, tüketici hakem heyeti görevli olmayacağından; tüketici hakem heyetinin görev alanında kaldığı gerekçesiyle mahkemece, dava şartları yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin mümkün olmadığı-
Tüketici sorunları hakem heyetine müracaat edildiği tarihte yürürlükte olan 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 22 nci maddesi ile, davanın açıldığı tarihte ve karar tarihinde yürürlükte olan 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 68 inci maddesinde belirlenen miktarın altında kalan uyuşmazlıklar için, "icra takibi yapılmadan veya dava açılmadan önce" tüketici hakem heyetine müracaatın zorunlu olduğu, icra takibi yapılması ve icra takibine itiraz halinde, itirazın iptali istemiyle tüketici hakem heyetine başvurulamayacağı-
Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin itirazın iptali davalarına bakamayacağı-
Hakem heyeti kararları ilam niteliğinde olup, HMK'nun 407 ve devamı maddelerine göre iptal davası açılıp iptal edilmedikçe (HMK'nun 439. maddesi) ilamlı takibe konu edilebileceği-
Tüketici kredisi kullanımına ilişkin sözleşmeden kaynaklı menfi tespit davasının tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Tüketici Sorunları Hakem Heyetince verilen "tüketicinin elektrik faturasına ilave ücret olarak yansıtılan kayıp-kaçak kullanım, PSHS okuma bedelinin iptal edilmesine ve daha önce alınan bu bedellerin geriye dönük olarak hesaplanarak tüketiciye iade edilmesine" dair kararının iptaline ilişkin davada, mahkemece hakem heyeti kararı bir delil olarak değerlendirilerek, uyuşmazlığın değerlendirilmesi, dolayısıyla, ortada önlenmesi gereken bir muaraza bulunup bulunmadığının, belirlenmesi gerektiği, hukuki yarar yokluğundan davanın reddine dair karar verilmesinin hatalı olduğu
E. hükmü içermeyen “Tespite” ilişkin ilamların icra takibine konu edilemeyeceği-