Taraflar arasındaki itirazın iptali davası ile davalının, borçlu olmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davasının konusu aynı olup, davalı tarafından açılan menfi tespit davasının, bu davanın sonucunu etkileyeceği-
Taraflar arasında sözleşme ilişkisinin bulunduğu hallerde zamanaşımı süresinin B.K.nun genel hükümlerine göre, 10 yıl olması gerekeceği-
İİK.nun 72/3. maddesi uyarınca tazminata hükmedilebilmesi için takibin haksız olması yanında kötü niyet bulunması gerekeceği-
Vade tarihinden sonraki keşide tarihini taşıyan bonolarda keşide tarihi olmayan bono hükmünde olduğu bir başka anlatımla kambiyo senedi sayılmayacağının doktrinde kabul edildiği, hal böyle olunca borçlunun (davacının) takipten önce temerrüdünden söz edilemeyeceğinden takipte talep edilen işlemiş faiz yönünden menfi tesbit davasının kabulünün gerekeceği-
Bir kambiyo senedinde, herhangi bir sebeple geçersiz bir imzanın bulunmasının, diğer imzaların sıhatine ve bu imzaların sahiplerinin borcu ödeme sorumluluğuna etkili olmayacağı-
İtirazın kaldırılması kararı gereğince vezneye yatırılan asıl alacak ve teminatın alacaklıya ödenmemesinin tedbir kararının gereği olduğu-
Süresinde ödeme emrine itiraz etmeyen ve bu nedenle hakkındaki icra takibi kesinleşen borçlunun, takibi durdurabilmek için bu borcu cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda olduğu, maddi hukuk bakımından borçlu olmadığı bir parayı cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kalan borçlunun, ödediği parayı geri alabilmek için istirdat davası açabileceği-
Tüm haksız fiillerde olduğu gibi, “imzalı boş kağıdın hukuka aykırı yollarla elde edildiği ve borç belgesi haline getirildiği” şeklindeki bir iddia da, sahibi yönünden, kendisine karşı işlenmiş bir haksız fiil iddiası anlamında olduğundan, tanık dahil, usul hukukunun cevaz verdiği her türlü delille kanıtlanmasının mümkün olduğu, esasen, haksız fiile maruz kaldığı iddiasını ileri sürenden, sadece ve ancak bir sözleşmenin tarafı durumunda bulunanlardan istenilebilecek olan, yazılı belge ile ispat koşulunu yerine getirmesini beklemenin hukuken mümkün olmadığı, dolayısıyla, eldeki davada, davacıya bu yöndeki iddiasını her türlü delille kanıtlama olanağının sağlanarak, bildirdiği delillerin toplanması gerekeceği-
2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 72/7. maddesine göre, borç ödenmiş olursa menfi tesbit davasının istirdata dönüşmesi gerekeceği-
Nakten düzenlenmiş olan bononun, davalılarca ‘teminat olarak davacıdan alındığını’ beyan edilerek bononun ihdas nedenini talil edilmiş olduğundan davalıların teminat olarak aldığı bono nedeniyle alacaklı olduğunu kanıtlanması gerekeceği-