Görevsizlik kararları usule ilişkin nihai kararlardan olduğundan, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına, hüküm tarihindeki Avukatlık Ücreti Tarifesi hükümleri uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
Olumsuz tesbit davasının borç ödeninceye kadar açılabileceği-
Dava sırasında davacı ile davalılar arasında sulh olunması sebebiyle davacı lehine takdir edilen vekalet ücretinden her iki davalının da sorumlu olmasının gerekeceği-Avukatlık Ücret Tarifesinin 6.md. uyarınca davacı yararına nispi vekalet ücretinin yarısına hükmedilebileceği-
Senedin her iki tarafçada talil edilmiş olması "çift taraflı talil" halinde ispat külfetinin yer değiştirmeyeceği-
Dava konusu senetlerde “malen” veya “nakden” kayıtlarının bulunmadığı, her iki tarafın bonoların malen verildiğini kabul ettikleri için senetlerin talil edilmediği, dolayısıyla bedelsizlik iddiasının davacı tarafından yazılı belge ile kanıtlanması gerekeceği, davacı tarafından davalı şirketin eski hissedarına verilen 70.000,00-TL değerinde iki bono sunularak bunların hisse devri için olduğu belirtilmişse de, her zaman düzenlenmesi mümkün olan bu bonolara itibar edilemeyeceği, tedbir kararının uygulanmaması nedeniyle davalının tazminat talebinin reddi gerekeceği-
Menfi tespit davalarında, icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinin de yetkili olacağı; davacının davalıdan satın alınan mallara karşılık dava konusu çeklerin verildiğini ancak yazılı bedeli karşılayacak miktarda malın tarafına teslim edilmediği iddiasını BK.nun 161. maddesi karşısında iddiasını yazılı delille kanıtlamasının gerekeceği-
Davacı – karşı davalı hakkında açılan karşı dava 16/12/2003 tarihinde işlemden kaldırılmış ve hüküm tarihi olan 16/05/2006 tarihine kadar da yenilenmediğinden, karşı dava yönünden HMK 150. maddesi gereğince bir hükmün kurulmasının gerekeceği-
Limit (üst sınır) ipoteğinde tescil edilmiş alacak miktarı, faiz ve diğer giderler dahil olmak üzere hiçbir şekilde aşılamayacağından, limiti aşan kısım bakımından alacaklı genel haciz yoluyla takip yapabileceğinden, böyle bir durumda mahkemece ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe temel teşkil eden kredi ve kefalet borcu yönünden ipotek limitlerini aşan kısmın tespit edilip bu miktar yönünden davacıların menfi tespit istemlerinin değerlendirilmesinin gerekeceği-
Çekin davacının elinden rızası dışında çıktığı hallerde, “çeki ciro silsilesi ile elinde bulunduran davalının kötü niyetli hamil olduğunu” davacının kanıtlayamadığı hallerde, “davanın reddi”nin gerekeceği-
Davalı tarafından davadan önce davacı aleyhine girişilmiş bir icra takibi bulunmadığı davalarda genel yetki kurallarının uygulanmasının gerekeceği, dava konusu olayda, dava konusu bonolarda, uyuşmazlık halinde Gaziantep Mahkemelerinin yetkili olacağına dair yetki şartının bulunduğu, kamu düzenine ilişkin olmayan hallerde HUMK’un 22.maddesi uyarınca tarafların yetki sözleşmesi yapabilecekleri gibi bir sözleşmeye yetki şartı da koyabilecekleri, mahkemece somut dava bakımından davanın açıldığı Gaziantep Mahkemelerinin de yetkili olduğu gözetilmeksizin verilen yetkisizlik kararının bozmayı gerektireceği –