Mahkemece alınan bilirkişi raporları arasında çelişki bulunması ve hükme esas alınan ikinci rapor da yeterli gerekçe içermediğinden ve Yargıtay denetimine elverişli olmadığından, konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmak suretiyle karar verilmesi gerekeceği-
Çift taraflı talilde ispat külfetinin yer değiştirmeyeceği-
Benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davacının kayıtlarında, davalının varlığını iddia ettiği alacakla ilgili herhangi bir kaydın bulunmadığı, davalının meşruhatlı davetiyeye rağmen ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediğinden, davacı kayıtlarına göre “davalıya borçlu olmadığı” gerekçesiyle “davanın kabulüne” karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı-
Bonoyu düzenleyen davacının HMK’un 201. maddesi uyarınca “borçlu olmadığını” yazılı delille ispat etmesi gerekeceği-
Vekalet ücretinin asil yararına hükmedildiği; ibra gereklerinin davacılar tarafından yerine getirildiği, TBK’nun 131. maddesi uyarınca “asıl borç ödendiğinden, davacıların borçlu olmadığının tespitine, kötü niyetin ispatlanamaması nedeniyle tazminat isteminin reddine” karar verilmesinin gerekeceği-
Taraflar arasında görülen dava sırasında çek bedellerinin ödenmesi üzerine dava istirdada dönüşerek,taraflar arasında 13.09.2008 tarihli ibranamede takibe konu çeklere ilişkin herhangi bir atfın bulunmadığı,çek tarihlerinin ileri tarihli olup,ibraname kapsamına alınmadığı,taraflar arasında ticari ilişkinin devam ettiği ve çekin ödeme vasıtası olması karşısında davacının iddiasına itibar edilemeyeceği-
Kendisini farklı vekiller ile temsil ettiren davalılar hakkında farklı sebeplerle verilen lehe kararlar sebebiyle, farklı davalı taraf vekilleri için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
Davacı borçlu ile davalı arasında işçi/işveren ilişkisi bulunması halinde menfi tesbit davasının iş mahkemesinde açılması gerekeceği-
İhtiyati tedbir kararının incelenmesinde, menfi tespit davasının davacısının borçlu İ.M., davalısının ise alacaklı A.M. olduğu ve İİK.’ nun 72/2. maddesine dayalı olarak takipten önce verilmiş olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda alacaklı ihtiyati tedbir kararına konu olan bono bedelinin... TL.’ lik kısmı için lehine tedbir kararı verilen borçlu İ.M. hakkında takip yapamayacağından, mahkemece teminat yatırılıp yatırılmadığı belirlenerek, yatırıldığının belirlenmesi halinde, ihtiyati tedbire konu miktar yönünden takibin iptali yerine bu konuda olumlu olumsuz bir karar verilmemesinin hükmün bozulmasına neden olacağı-