Taraflar arasındaki ihtiyati tedbir talebinin incelenmesi (menfi tespit - tazminat) sonunda, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığından tedbir talebinin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Ceza yargılaması sırasındaki ifadelerden kredi kartının davacı tarafından dava dışı İ. Koşar’a verildiği, dava konusu harcama dışında da başkaca harcamalar yapıldığı ve karşılığının davacı yanca ödendiği, dolayısıyla dava dışı İ. Koşar davacının kredi kartını onun vermiş olduğu yetkiye istinaden kullandığı, bu halde davacının dava dışı İ. Koşar’a rızasıyla verdiği kartın kullanılmasından sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine ve davalı-alacaklı lehine ihtiyati tedbir nedeniyle alacağını geç almaktan dolayı İİK m. 72/4.maddesine göre %40 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi gerekeceği-
Davacı vekilinin yemin delilline dayanmadığı, dava konusu senedin zorla alındığı hususunda her hangi bir cezai tahkikat bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Dava ve takip konusu senette rakam ve yazı ile yazılan bedel hanesinde tahrifat iddiasında bulunulduğuna göre bu iddianın incelenmesi için konusunda uzman bir bilirkişiden rapor alınıp karar verilmesi gerekirken ceza soruşturması kapsamında alınan üçüncü kişi beyanı dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmeyeceği-
Davacı bonolara dayanan takibe karşı menfi tespit davası açtığına göre, davacının fuara katılmasının bonolardaki imzaya itiraz edemeyeceği anlamına gelmeyeceği- Davacının bonolardan sorumlu tutulabilmesi için bonoları imzalayan kişinin ticari mümessil olması gerektiği- Mahkemece davacı adına fuara katılım sözleşmesi ve bonoları imzalayan kişinin davacının ticari mümessili olup olmadığı üzerinde durulup toplanan deliller değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Davaya konu bonoların ön yüzünde borçlu kısmında dava dışı şirket kaşesinin üzerinde bir imzanın, açıkta ikinci bir imzanın bulunduğu, her iki imzanın da davacıya ait olduğu, davacının anılan dava dışı şirketin yetkili temsilcisi olmasına göre ikinci imzalardan dolayı aval veren olarak borçlandığı, senedin arka yüzünde ilk cironun davacıya ait olmasının davacının davalıya karşı olan sorumluluğunu etkilemeyeceği, kaldı ki, davacının cirosundan sonra davalının cirosunun bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Yapılan yargılama sonunda davalının bir kısım alacağının bulunduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir. Bu durumda davalının, mahkemece belirlenen alacağı aşacak şekilde davacılar hakkında icra takibi yapması haksız ise de, bir kısım alacağı mevcut olduğundan davalının kötüniyetli kabul edilemeyeceği, davacıların kötüniyet tazminatı talebinin reddi gerekeceği-
İcra mahkemelerince verilen hükümlerin, takip hukuku alanında genel mahkemelerce aksine bir karar verilmedikçe uygulanabileceği-
Taraflar arasındaki menfi tespit davası-
İİK.nun 72/6.maddesi gereğince istirdat davasına dönüşmüş olan davada alacak miktarı ödenmiş olan veya icra veznesine yatırılmış olan asıl alacak, faiz, icra harç ve giderleri toplamından ibaret olacağı-