Süresinde satış istenmemesi nedeniyle haczin kalkması halinde yedieminlik görevini kötüye kullanma suçunun unsurlarının oluşmayacağı ve bu nedenle yedieminin mahkumiyetine karar verilemeyeceği-
Yeddiemin, haczedilerek kendine bırakılan malları icra dairesinin emrine hazır bulundurmak ve istenildiğinde teslim aldığı vasıf ve miktara uygun iade etme yükümlülüğü altında olduğundan, yedieminin süresinde satış istenilmediğinden dolayı ve haczin kalktığından bahisle bu yükümlülüğünden kaçınamayacağı-
İİK. 358 uyarınca "yedieminden, telef ve ziyaına sebep olduğu mallardan dolayı tazminat alınmasına" dair icra müdürlüğü kararına karşı yapılan şikayeti inceleme görevinin icra mahkemesine ait olduğu–
Borçlunun yediemin olarak teslim aldığı mallardan dolayı sorumluluğunun, kendisine teslim sırasında tesbit edilen değeri ile sınırlı olduğu–
Kendisine teslim edilen malları aynen iade ile yükümlü olan yedieminin, bundan kaçınması halinde bu malların haciz tutanağında yazılı olan değerlerini icra dosyasına yatırarak sorumluluktan kurtulamayacağı (yedieminin, malların iade edilmesi gereken tarihteki "geri istendiği tarihteki" değerinden sorumlu olduğu)–
"Hacizli malı, kendi kusuru olmaksızın elinden çıkarmış olduğunu" kanıtlamayan yedieminin, hacizli malın kıymetini ödemekle yükümlü olduğu–
Başka icra dosyasından konulan haczinden dolayı hacizli malların yedieminin elinden alınmış olması halinde, İİK. 358/II uyarınca yedieminin hukuki sorumluluğunun sona ereceği–
«Yedimenlik görevini kötüye kullanma suçu»nun oluşması için haczedilen malın kanuni süresi içinde satışının talep edilmiş olması gerektiği-
Borcun ödenmesi nedeniyle kaldırılan hacze rağmen yedieminde muhafaza edilmeye devam edilen malların yediemin ücretinden alacaklının sorumlu olmayacağı, borçlunun bir an önce yediemindeki mallarını alıp yediemin ücretinin artmasına neden olmaması gerekeceği–