Mal ayrılığı rejiminde, eşlerden hangisine ait olduğu belirlenemeyen ve eşlerin birlikte zilyet oldukları eşyaların mülkiyetinin ortak kabul edilmesi gerekeceği–
Taşınır malların ortaklığının giderilmesinde, malı elinde bulundu-ran mirasçının (paydaşın), onun maliki sayılacağı ve o şeyin mirasbıra-kana ait olduğunu iddia eden mirasçının, bu iddiasını kanıtlaması gerekceği-
“Salt zilyedlik davası” (MK. 982-984) ile “hakka dayanan zilyedlik davası” (MK. 985)’nın birbirinden farklı olduğu; birinci tür davaların taşınır ve taşınmazlar hakkında, tecavüzden itibaren bir yıl içinde ve sulh hukuk mahkemelerinde açılırken, ikinci tür davaların taşınırlar hakkında, tecavüz devam ettiği sürece, dava konusu şeyin değerine göre görevli olan mahkemede açılabileceği-
“Âriyet olarak verilen eşyaların geri verilmesi” istemiyle açılan davada, davalının “eşyaları satın aldığını” savunması halinde, zilyedlik mülkiyete karine teşkil ettiğinden, âriyet sözleşmesinin varlığının davacı tarafından kanıtlanması gerekeceği-
Uyuşmazlık konusu atın davacının elinde bulunurken davalı tara-fından alınıp götürüldüğünün anlaşılması halinde, atın davacıya ait oldu-ğunun kabulü gerekeceği-
Kardeşi ile birlikte kahvede otururken yakalanıp üzeri aranan borçludan ele geçirilen paranın, borçluya ait sayılacağı, bu karinenin aksinin inandırıcı delillerle kanıtlanabileceği-