Noter huzurunda yazılan vasiyetnamedeki yazıların, bir bilirkişi incelemesine gerek olmayacak şekilde ve açıkça miras bırakana ait olduğu görüldüğünden, bu durumda üç bilirkişiden birisinin tutanaktaki imzası ile rapordaki imzası arasında mevcut farklılığın araştırılmasına gerek olmadığı-
Resmi vasiyetnamede, vasiyet eden kimsenin «vasiyetnameyi oku-duğunu ve vasiyetnamenin son arzularına uygun olduğunu» resmi memur huzurunda, iki tanığa bildirmesinin mutlak geçerlik koşulu olduğu -Resmi vasiyetnamede mutlaka, altını vasiyetçinin imzası ile onayladığı «okudum» sözcüğünün bulunması gerektiği -
Resmi vasiyetnamenin düzenlenme şekli -
Resmi vasiyetname düzenleme yetkisine sahip olan memurun «vasiyetçinin ortaya koyduğu olayların mirastan iskat (mirasçılıktan çı-karma) sebebi olamayacağını» belirtip, vasiyetname düzenlemekten ka-çınamayacağı -
Resmi vasiyetname düzenleme sırasında, tanıkların «vasiyet ede-nin vasiyetnameyi okuduğunu ve son arzularını içerdiğini resmi memur huzurunda beyan ettiğine ve kendilerinin de vasiyet edeni tasarrufa ehil gördüklerine» dair vasiyetname altına verecekleri şerhi imza etmelerinden sonra, bu şerhin ayrıca noter tarafından onaylanmasına gerek bulunmadığı -
Vasiyetnamedeki, noterin onayını taşımayan çıkıntıların geçerli olmadığı -
1512 sayılı Noterlik Kanunundan önce düzenlenmiş olan vasiyetnamelerde, mühür kullanan kişinin ayrıca parmak izinin de bulunmasına (alınmış olmasına) gerek bulunmadığı -
Resmi vasiyetnamenin düzenlendiği yerin, vasiyetname metninde hatalı (yanlış) belirtilmesinin, vasiyetnameyi geçersiz kılmayacağı -
Resmi vasiyetname şeklinde düzenlenmemiş bulunan ölünceye ka-dar bakma sözleşmesinin geçerli olmayacağı -
  • 1
  • 2
  • 3
  • kayıt gösteriliyor