Borçlu yönünden 12/04/2004 tarihinde başlayan takiple zamanaşımının kesilmiş olduğu, yeniden başlayan zamanaşımı süresinin alacaklının 26/05/2004 tarihli haciz talebi ile tekrar kesildiği anlaşılmış ise de; bu tarihten itibaren alacaklının 20/09/2007 tarihli yenileme talebine kadar zamanaşımını kesen hiç bir işlem bulunmadığı görüldüğünden, adı geçen borçlu yönünden 3 yıllık bono zamanaşımı süresinin dolduğu be bu durumda, mahkemece,"icranın geri bırakılması"na karar verilmesi gerektiği-
Bir şikâyetin görülmesi ya da icranın geri bırakılması isteminin karara bağlanabilmesi için ortada derdest bir icra takibi olması gerektiği-
Yenileme talebinde bulunulmasının zamanaşımını kesen işlemlerden olmadığı- Ortaklığın giderilmesi davasının açılması için yetki alınması konusunda icra mahkemesine başvurulması ile zamanaşımının kesildiği, taşınmaza ilişkin kıymet takdiri yapılması talebinde bulunularak zamanaşımını kesen mahiyette talepte bulunulduğu, bu tarihler arasında ise zamanaşımını kesen bir işlem yapılmadığı anlaşıldığından, alacaklının bu işlemler arasında icra takibini sürdürme iradesini gösteren bir takip işlemine rastlanılmadığından, mahkemece "icranın geri bırakılmasına" karar verilmesi gerekeceği-
"Adres kapalı. İşyerinin penceresinden (vitrininden) bakıldığında adresin kapalı ve boş olduğu haciz kabil bir malın bulunmadığı görüldü. Mahallinde başkaca yapılacak işlem kalmadığından tutanağa son verildi." şeklindeki haciz tutanağının, kesin aciz vesikasının sonuçlarını doğurmayacağı- Alacaklının, haciz talebinden sonra yenileme talebine kadar zamanaşımını kesen bir işlemi bulunmadığından, bonolar için öngörülen 3 yıllık zamanaşımının dolmuş olduğu, mahkemece; "borçlu şirket adına kayıtlı menkul ve gayri menkullerin tespit edilemediği, borçlu şirketin haczi kabil malının bulunmaması nedeniyle haciz tutanağının İİK.nun 143. maddesindeki aciz vesikası hükmünde olduğu ve İİK.nun 105/1. maddesi kapsamında muvazaa nedeniyle açılan tasarrufun iptali davasının zaman aşımını keseceği" gerekçesi ile icranın geri bırakılmasına yönelik şikayetin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Çekin keşide tarihi itibariyle yürürlükte olan 6762 sayılı TTK'nun 662. maddesi hükmü uyarınca, tapu iptali ve tescil ya da tasarrufun iptali vb. nitelikteki davaların zamanaşımını kesmeyeceği-
TTK’nda zamanaşımını kesen sebepler arasında yer almadığından istihkak davasının açılmış olmasının "zamanaşımı"nı kesmeyeceği ve mahkemece, bonoya dayalı icra takibinin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımı nedeniyle "icranın geri bırakılmasına" karar verilmesi gerektiği-
Borçlu tarafından açılan menfi tespit davasının şikâyete konu icra takibini de kapsayıp kapsamadığı, varılacak sonuca göre zamanaşımının kesilip kesilmediği konulu uyuşmazlıkta, borçlu tarafından açılan menfi tespit davasında dava dilekçesinin “Açıklamalar” kısmında şikayete konu takip dosya numarası, takibe dayanak senedin miktar, vade ve tanzim tarihleri ile diğer icra dosyalarının dayanak bonoları açıkça belirtilerek bonoların bedelsiz kaldığı, bu bonoların iadesi gerektiği belirtilerek “netice ve talep” kısmında dava konusu senetler nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile senetlerin iptaline karar verilmesini istediğinden sözü edilen menfi tespit davasının şikâyete konu icra takibini de kapsadığı; ticaret mahkemesince icra mahkemesine hitaben yazılan yazıda aksi yönde görüş belirtilmesinin sonuca etkisi bulunmadığı- Eksik harcın tamamlanması için davacı tarafa süre verilerek harcın tamamlanmasının mümkün olduğu-
İcra müdürlüğünce reddolunan aciz vesikası verilmesi talebi ile dosyanın fotokopisinin mahkemeye gönderilmesi talebinin, takibin devamını sağlayan icra takip işlemlerinden olmadığından zamanaşımını kesen nitelikte işlemler olmadığı-
Alacaklının icra müdürlüğünden yetki alarak açtığı ortaklığın giderilmesi davası zamanşımını kesmez ise de, İİK'nun 121. maddesine göre yapılan talep ile ortaklığın giderilmesi ilamına dayalı olarak yapılan satış talebi ve yenileme istemi zamanaşımını keseceğinden, işlemler arasında T.T.K.'nun 749. maddesinde öngörülen 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşıldığından, mahkemece, zamanaşımı şikayetinin bu nedenlerle reddi gerekeceği-
Takip dayanağı bonoda 6102 Sayılı Kanunun 778(1) maddesi göndermesi ile aynı Kanunun 750. maddesinde zaman aşımını kesen sebepler sayılmış, dava açılmasının zaman aşımını keseceği, 6102 Sayılı Kanunun 778(1) maddesi göndermesi ile aynı kanunun 751. maddesine göre müruru zamanı kesen muamele her kim hakkında vaki olmuşsa ancak ona karşı hüküm ifade edeceği, o halde, borçlu lehdar-ciranta E.N.Y. hakkında 17.7.2007 tarihinde yapılan işlemden sonra 27.09.2010 tarihine kadar hiçbir işlem yapılmadığından, 6102 Sayılı Kanunun 749(2) maddesi 1 yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olup, mahkemece İİK'nun 170/b maddesi yollaması ile uygulanması gereken aynı kanunun 71/2 ve 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği -