Sulh protokolünde kararlaştırılan ücretin avukat tarafından icra takibine konu edilebileceği ve alacağın tahsilini isteyebileceği- Yabancı para alacağına ilişkin davalarda hükmedilmesi gereken vekâlet ücretinin tespitinde hüküm altına alınan veya reddedilen yabancı paranın icra takip tarihindeki kur üzerinden Türk lirası karşılığının dikkate alınması gerektiği-
Haksız azil iddiasına dayalı avukatlık ücretinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davası- Cevap dilekçesinde zamanaşımı itirazında ve azlin haklı olduğu savunmasında bulunmamış olduğu- Bilirkişi raporunda yapılan hesaplamanın doğru olduğu- Davacı avukat ile davalılar murisi arasındaki avukatlık ücret sözleşmesinin geçerli bir sözleşme olarak kabulü gerektiği- "Sözleşmeden kaynaklanan ana para haricinde kalan faizin tamamı avukatlık ücreti olarak yukarıda belirtilen ücretlerin dışında avukata ödenecektir” bölümünün ise faizin oranı ve miktarı belli olmadığından bu yönüyle geçersiz olarak kabul edilmesinin yerinde olacağı- Faize ilişkin miktar ve önceki ödemeler düşüldükten sonra davaya dayanak takip dosyasında Euro karşılığı TL olarak belirtilen alacakların tahsili talep edilmekle, taleple bağlılık ilkesi gereği TL cinsinden davaya konu takipte asıl alacak talebinde bulunabileceği, KDV yönünden herhangi bir talep olmadığından bu yönde karar verilmesine yer olmadığı, işlemiş faizin ise davacı tarafından davalılara gönderilen ihtarnamenin tebliğ tarihi ve buna verilen sürenin eklenmesiyle ulaşılan tarihten itibaren takip tarihine kadar olarak tespit edilmesi gerektiği, alacak belirlenebilir (likit) olduğundan %20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesi usul ve yasaya uygun olduğu-
Haksız azil nedeniyle vekalet ücretinden dolayı davalıların müteselsilen sorumlu olduğuna dair verilen karar, sonradan verilen İçtihadı Birleştirme Kararı nedeniyle bozularak davanın kısmen kabulüne karar verildiğinden, dava tarihindeki duruma göre davacının dava açmada kusurunun bulunmadığı ve reddedilen kısım yönünden davacı aleyhine vekalet ücretine karar verilemeyeceği-
05.10.20018 tarihli ve 2017/6 E., 2018/9 K. sayılı Yargıtay içtihadı birleştirme kararı ile “Avukatlık Kanunu'nun 165. maddesinde düzenlenen "ücret dolayısıyla müteselsil sorumluluk" hâllerinden olan "sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşma ile sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde" karşı tarafın avukatı lehine her iki tarafın müteselsil olarak ödenmesinden sorumlu olacağı avukatlık ücreti kapsamına avukat ile iş sahibi arasında yapılan avukatlık ücret sözleşmesine göre avukata ödenmesi gereken akdi vekalet ücreti dâhil değildir” şeklinde karar verilmiş olmakla mahkemece verilen direnme kararının bozulmasına karar verildiği-
İş sahibinin hasmı ile sulh olması ya da her ne suretle olursa olsun anlaşmayla sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde avukat, vekâlet ücretini, sadece kendi müvekkilinden ya da karşı taraftan isteyebileceği gibi her ikisinden de müteselsilen isteyebileceği, tarafların aralarındaki ihtilafı sulhle veya her ne suretle olursa olsun anlaşma ile sonuçlandırdıklarını ispat yükünün avukata ait olduğu- Davalı alacaklı ile dava dışı müvekkil arasında düzenlenen protokol her ikisi arasındaki hukuki ilişkiyi kapsadığı- Avukatlık Kanunu’nun 164/son fıkrasına göre dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekâlet ücreti avukata ait olup, protokolde avukatın bu şahsi alacağından feragat ettiğine dair bir düzenleme ve yine imzasının bulunmadığı uyuşmazlıkta alacaklı ile borçlu arasındaki hukuki ilişkiyi düzenleyen protokolde, takip ve davalara ilişkin, doğmuş ve ileride doğacak vekalet ücretlerinden feragat edileceği yönündeki kararlaştırmanın, davacı avukatın yasal vekâlet ücretini kapsadığının söylenemeyeceği, davalının yasal vekalet ücretinden sorumlu olduğu-
3. HD. 04.10.2021 T. E: 2020/6826, K: 9435-
Dava, vekalet ücreti alacağının tahsili istemine ilişkin olup..
3. HD. 25.01.2021 T. E: 2020/3791, K: 413
Avukatlık Kanunu'nun 165. maddesinde düzenlenen "ücret dolasıyla müteselsil sorumluluk" hallerinden olan "sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşmayla sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde" karşı tarafın avukatı lehine her iki tarafın müteselsil olarak ödenmesinden sorumlu olacağı avukatlık ücreti kapsamına avukat ile iş sahibi arasında yapılan ücret sözleşmesine göre avukata ödenmesi gereken "akdi vekalet ücretinin" dahil olmadığı-
Eldeki davanın, davacı asilin vekil olduğu bir davada müvekkilinin davalı ile haricen anlaşarak davadan feragat etmesi nedeniyle davacı tarafın kendi müvekkili ile aralarındaki avukatlık sözleşmesine göre hak ettiği ücretten davalı tarafın 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 165. maddesi gereğince sorumlu tutulup tutulamayacağı ve dava konusu alacağın likit olup olmadığına ilişkin olduğu- İçtihadı birleştirme kararı ile “Avukatlık Kanunu'nun 165. maddesinde düzenlenen "ücret dolayısıyla müteselsil sorumluluk" hâllerinden olan "sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşma ile sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde" karşı tarafın avukatı lehine her iki tarafın müteselsil olarak ödenmesinden sorumlu olacağı avukatlık ücreti kapsamına avukat ile iş sahibi arasında yapılan avukatlık ücret sözleşmesine göre avukata ödenmesi gereken akdi vekalet ücreti dâhil değildir” şeklinde karar verilmiş olmakla mahkemece verilen direnme kararının Özel Dairenin bozma kararında belirtilen gerekçe ve ilave gerekçe ve nedenlerle bozulmasına karar vermek gerektiği-