İflas kayıt kabul davası açılmadan önce arabuluculuğa başvurunun dava şartı olmadığı- Dava şartı olmamasına rağmen arabuluculuğa başvurulmuşsa da dava açmaya ilişkin hak düşürücü sürenin işlemeyeceği-
Sıra cetvelinin Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğinin, davacıya tebliğ olduğunun anlaşıldığı, Kanun'da öngörülen 15 günlük sürenin hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen dikkate alınması gerekeceği, açılan davanın hem ilan tarihine göre hem de tebliğ tarihine göre süresinde olmadığı dikkate alınarak davanın HMK'nın 114/2 ve 115/2. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekeceği-
Bankacılık Kanunu gereği üyelerinin bir kısmı, Fon'un gösterdiği adaylar arasından icra tetkik merciince seçilen müflis bankanın, iflas idaresinin kararının iptali talepli davasının görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu-
İflas sıra cetvelindeki sıraya yönelik şikayetlerin kural olarak, iflas sıra cetvelinin ilanından itibaren 7 gün içinde açılması gerektiği, tebligat masrafı yatıran alacaklılar için bu süre tebliğden itibaren hesaplanacağı- Alacağının sırasına yönelik itiraz icra mahkemesince inceleneceği-
İhalenin feshi isteğinin reddedilmiş olmasının yolsuz tescil nedenini ortadan kaldırmayacağı, mülkiyet hakkına dayalı davaların her zaman açılabileceği- Tescilin ayni bir hüküm ve sonuç meydana getirebilmesi için geçerli bir hukuki sebebe dayanması gerektiği, çünkü hukuk sistemimizde tapu kayıtlarının oluşumunda ‘illilik’ diğer bir anlatımla ‘sebebe bağlılık’ prensibi esas alındığından bu prensip uyarınca tescilin geçerli ve haklı bir sebebe dayanması zorunluluğunun bulunduğu- Bu hususun TMK.’nin 1024. maddesinin 2. fıkrasında ‘Bağlayıcı olmayan bir hukuki işleme dayanan veya hukuki sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur’ şeklinde açıklamanın yer aldığı- Yasa maddesindeki bu tanımdan anlaşılacağı gibi; gerçek hak durumuna uymayan tescilin yolsuz tescil olduğu-
Davacının İİK. mad. 223/3 anlamında sıra cetveli ve masa kararının tebliğine yönelik masraf verdiği davanın 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşıldığından mahkemece işin esasına girilip oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerektiği-
Kayıt kabul davası- İİK. mad. 223 uyarınca davacı yanca tebliğ masrafı depo edilmiş olup sıra cetveli ilanı ve masa kararının davacı vekiline tebliğ edildiği, müdürlük dosyasından tanzim olunan sıra cetvelinin Hürriyet gazetesinde ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ayrı ayrı ilan edildiği, davanın tebliğ tarihinden 15 günlük sürenin son gününden önce açıldığı anlaşılmakla mahkemece işin esasına girilip inceleme yapılması gerektiği-
Tarafların yapacakları farklı hukuki nitelemenin hakimi bağlamayacağı, hakimin ancak tarafların kendisine bildirdikleri vakıalar ile bağlı olacağı, fakat bu vakıalara uygulanacak hukuk kurallarını bulup uygulamakla yükümlü olduğu, tarafların bildirdikleri hukuki sebeplerle bağlı olmadığı- İlk derece mahkemesi kararına konu davanın davalı iflas idaresi yönünden "kayıt kabul davası" niteliğine sahip olduğu, bu davanın daha önce açılan bir dava dosyasında, aynı davalıya karşı, aynı sebeplerle ve aynı miktarlarla açıldığı ve davanın mahkemece reddine karar verildiği, bu yönden HMK 114/ı maddesinde açıklanan dava şartlarından derdestlik durumunun doğduğu davanın derdest olmamasının, HMK 114 maddesine göre dava şartı olarak tespit edildiği, HMK 115/2 maddesi gereğince dava şartların aykırılık saptanması halinde, davanın usulden reddi gerektiği- Derdestlik nedeni ile birleştirmenin de söz konusu olamayacağı- Diğer davalı yönünden de, dayanak gösterilen ve davalının açtığı konkordatonun tasdiki davasında verilen davanın kabulü kararının istinaf mahkemesince ortadan kaldırılarak dosyanın ilk derece mahkemesine iadesi karşısında yine davanın bu davanın görülmesinde hukuki yarar şartı kalmadığından istinaf başvurusunun reddi gerektiği-
Davacının tebliğ için masraf yatırmamış olduğu anlaşıldığından davacıya yapılan tebligatın bilgi mahiyetinde olup, dava açma süresine etkisi bulunmadığından, ilanın .... tarihinde yapıldığı nazara alındığında davanın hak düşürücü sürede açılmaması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işin esasına girilerek karar verilmesinin doğru olmadığı-
İİK'nın 234/2. madde hükmü uyarınca yapılan tebligat bilgi verme mahiyetinde olup, dava açma süresinin bu tebligat ile başlamayacağı, bu madde hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, iflas, sıra cetveline itiraz davaları süreye tabi olup, bu sürenin kural olarak sıra cetvelinin İcra ve İflas Kanunu'nun 166. maddesinde gösterilen usulde ilanından itibaren işlemeye başlayacağı, eğer davacı aynı Kanun'un 223. maddesine göre tebliğe elverişli adres gösterir ve gerekli masrafı avans olarak yatırırsa, sürenin kendisine yapılan tebliğden itibaren hesaplanacağı-