Gider avansının yatırılmış olmasının dava şartları arasında olduğu, mahkemece bu koşulun mevcut olup olmadığının kendiliğinden araştırılacağı, şartın noksanlığı tespit edilir ise davanın usulden reddine karar verileceği, harç ve avansların Bakanlıkça saptanacağı ve dava açılırken mahkeme veznesine yatırılacağı, avansın yeterli olmadığının anlaşılması durumunda davacıya iki haftalık kesin süre verileceği, 30.09.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe girdiği belirtilen Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesi'nin 4. maddesi uyarınca, gider avansının; tebligat, bilirkişi ücreti ve diğer iş ve işlemler için dava açılırken alınması gereken bir tutar olduğu, dava şartı olmayan ve HMK'nın 324. maddesinde düzenlenen, taraflardan birinin, ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen ve verilen kesin süre içinde yatırılmak zorunda olunan (delil ikamesi için) avansa ilişkin yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde, diğer tarafın bu avansı yatırabileceği, aksi halde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılacağı- Davanın HMK'nın yürürlüğünden önce açılmış olması, dilekçelerin teati aşaması tamamlanarak, tahkikat aşamasına gelinmiş olması karşısında bu aşamada masrafa gerek olması halinde HMK'nın 324. maddesi uyarınca sonuca gidilmesi gerektiği nazara alınmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı- Mahkeme karar başlığında dava tarihinin yanlış yazılması ve davacının öldüğü anlaşılmakla mirasçılarının isimleri yerine murisin isminin yazılmasının da doğru olmadığı-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine-
Mahkeme "dava şartı" olarak belirlediği gider avansına yönelik ara kararında, gider avansını oluşturan harç, tebligat gibi gider gerektiren işlemlerin kalem kalem açıklaması, her kalemin miktarının ayrı ayrı gösterilmesi, dava şartına yönelik gider avansı ile ilgili olarak verilen kesin sürede yatırılmamasının sonuçlarının da duruşma zaptına açıkça yazması gerektiği; hangi masraf kalemleri için ne miktarda bedel ödeneceği belirtilmeden soyut kesin süre verilerek dava şartı noksanlığından davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Davada ileri sürülen isteklerden olan elatmanın önlenmesi, yıkım isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden nispi tarifeye göre harcın tamamlattırılıp, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekeceği-
Davada ileri sürülen isteklerden olan elatmanın önlenmesi isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınıp, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekeceği-
Davada ileri sürülen isteklerden olan el atmanın önlenmesi ve yıkım isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan zemin ve yapı değeri üzerinden peşin harcın alınıp, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekeceği-
Tasarrufun iptali davalarında uygulanacak yargılama usulünün basit yargılama usulü olduğu- Uyuşmazlığa konu davanın 1086 Sayılı HUMK zamanında açılmış bulunması, dilekçelerin teati aşamasının geçip, tahkikat aşamasına geçilmiş bulunduğu gözetilerek, bu aşamada sadece delil avansı istenebileceği gözden kaçırılarak, kapsamı da belirtilmeden gider avansı istenmesi yerinde olmadığı gibi; mahkemenin davanın reddine dayanak aldığı, davacı vekiline verilen kesin süreye ilişkin ara kararında alınması gereken avansın ne miktarda ve hangi işlere ilişkin olduğu, hangi iş için ne miktar avans yatırılacağının açıkça belirtilmemesi ve belirtilen sürede ara karar gereğinin yerine getirilmemesinin sonuçlarının da açıklanmamasının doğru olmadığı- Kesin sürenin sonuç doğurabilmesi için usulünce ve eksiksiz olması gerekeceği, bu durumda mahkemece, uygulama yapılmadan, soyut ve kesin süre verilerek dava şartı noksanlığından davanın reddine karar verilemeyeceği-
Dava değerinin ve buna göre alınacak harcın, el atılan yerin değeri ile talep edilen ecrimisil toplamından ibaret olacağı- Davanın, hükmedilmesi istenen ecrimisil miktarı üzerinden harç ödenmek suretiyle açıldığı, el atmanın önlenmesi yönünden harç yatırılmadığı gibi, yargılama sırasında da bu yönden harç ikmali yapılmadığı durumda; harcın alınması veya tamamlanması tarafların isteklerine bırakılmayarak, (temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın) mahkemece resen gözetilecek olup, yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılamayacağından; davada ileri sürülen isteklerden el atmanın önlenmesi isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan ya da saptanacak dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerektiği-
Çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve ecrimisil talepli davalarda, dava değerinin ve buna göre alınacak harcın elatılan yerin değeri ile talep edilen ecrimisil toplamından (4.3.1953 tarih 10/2 Sayılı İ.B.K.) ibaret olacağı-