Ücretli öğretmen olarak hizmet akdine tabi çalışılıp, her ay için 30 gün üzerinden bildirilmesi gerekirken hizmetlerin eksik bildirildiğinin savunulduğu davada, hangi okulda hangi tarihler arasında görev yapıldığı hususu davacıya açıklatılarak, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 'nden ücretli öğretmenliğe ilişkin sözleşmelerin, çalışılan okullardan tüm ücret bordroları ve/veya ücret ödemesine ilişkin, davalı Kurumdan bildirimlere ilişkin tüm belgelerin getirtilmesi gerektiği-
Davacnın  iş bu dava ile ilk davadan sonra 08.08.2008 tarihinden iş sözleşmesinin feshi tarihine kadar da aynı çalışma şekli ile çalıştırıldığını belirterek fark ücret ve ikramiye alacağı talep ettiği- Davacının 08.08.2008 tarihinden sonra da haftalık 30 saatten fazla çalıştırılması nedeni ile tam süreli çalıştığı- İlk davanın da unsur etkisi dikkate alınarak ve tam süreli çalışmanın kabulü halinde davacının 30 ila 45 saat arasında çalıştırılmasının hak kazanacağı ücretin miktarı bakımından fark olmaması gerekmesine rağmen, mahkemece fark ücretin verilmesine dair ilk kararın “davacı her hafta, haftalık en az 45 saat çalıştığını somut delillerle kanıtlayamadığı, ücretin çalışma karşılığı olduğundan, davacının tam süreli iş sözleşmesi ile çalıştığının kabulü, har hafta mutlaka en az 45 saat çalıştığının kabul edildiği anlamına gelmediği” gerekçesi ile bozulması maddi hataya dayandığı- Bu bozmaya uyulması, davalı lehinde usulü kazanılmış hak teşkil etmeyeceği; asine unsur etkisi yaratan ilk kararın davacı lehine usulü kazanılmış hak teşkil ettiği- Zira kısmi süreli çalıştırılması gereken işçinin, haftalık 30 saati aşacak şekilde çalıştırılmasının yasal yaptırımı tam süreli çalıştırma ve 45 saat çalışsın ya da çalışmasın haftalık 45 saatlik ücrete hak kazanacağının kabul edilmesini gerektirdiği- Maddi hataya dayanan bozma ilamımıza uyularak fark ücret alacağının reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu- 
Davacının ayda 8 gün karşılığı ücretle kısmi süreli olarak çalıştığı, Yerel Mahkeme de gerekçesinde davacının ayda 8 gün çalıştığını kabul etmesine rağmen, ücret alacağının asgari ücretin ayda 8 güne isabet eden miktarına göre değil de 1/2'sine göre yapılan hesaba göre hükmedilmesinin hatalı olduğu- Davalı vekilinin cevap dilekçesinde yemin teklif edilmesi gerektiğinin belirtilmesine, 06.12.2013 tarihli dilekçeyle hesaplama yapılan alacaklar hakkında yemin teklif ettiklerinin belirtilmesine ve yerel Mahkemece yemin teklifinin ek rapordan sonra değerlendirileceğine dair ara kararı da bulunmasına karşın, davacıya yemin teklifinde bulunulmaksızın hüküm tesisinin hatalı olduğu- 
Yapılan araştırma ve inceleme, hüküm kurmaya yeterli ve elverişli olmadığından, davacının çalışmasının gerçekliği, işin ve işyerinin kapsam ve niteliğiyle süresinin belirlenebilmesi amacıyla; taraflar arasında yapılan süt toplama ihalesi veya sözleşme bulunup bulunmadığı, davalı birlik tarafından davacıya tahsis edilen bir araç (süt tankeri) bulunup bulunmadığı araştırılmalı, bulunması halinde bu aracın kime ait olduğuna dair kayıtlar getirtilmeli, benzin v.b. giderlerinin kimin tarafından karşılandığı, toplanan sütün bozulması halinde mesuliyetin kime ait olduğu, davacıya yapılan herhangi bir ücret ödemesi bulunup bulunmadığı, müstahsillerin süt paralarını kimden aldığı, davalı işveren tarafından davacıya ödenen süt ücreti ile müstahsillere ödenen süt ücreti arasında bir fark bulunup bulunmadığı, günde ortalama kaç saat çalıştığı, ne kadar miktarda süt topladığı, sütlerin kendisine getirilip teslim edilip edilmediği, şayet kendisi topluyor ise günde ortalama ne kadar mesafe katettiği gibi hususlar netliğe kavuşturulmalı, süt müstahsilleri, görev yapmış/yapmakta olan muhtar ve azaların bilgi ve görgülerine başvurulmalı, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde, giderilmeli, böylelikle öncelikle taraflar arasında hukuki ilişkinin varlığı ve niteliği ortaya konulmalı, toplanan tüm deliller değerlendirilerek hizmet akdinin varlığı saptanacak olursa; bu durumda fiili çalışmanın süresi tespit edilip varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmesi gerektiği- 
Kadrolu bir öğretmenin hamilelik ya da askerlik gibi geçici nedenlerle görev yapamadığı sürelerde öğretmen maaşının bir kısmı ödenmek ve E... S... ile ilişkilendirilmek suretiyle görevlendirilen geçici statüde öğretmenlerin vekil öğretmen olduğu, hizmet akdine dayalı olarak genelde ek ders ücreti karşılığında kısmi zamanlı (part-time) olarak çalışan öğretmenlerin ücretli öğretmenler olduğu-
İyiniyetli olan davacı işçiye karşı taraf olmadığı muvazaanın ileri sürülemeyeceği, akdin hükümsüzlüğünün davacıya karşı ileri sürülmesinin T.M.K.nun 2. maddesindeki iyiniyet kurallarına aykırı olması ve hiç kimsenin kendi hilesinden yararlanamayacağı ilkesi gereğince muvazaalı işlemi yapan davalı limited şirketin davacının hüküm altına alınan işçilik alacaklarından diğer davalıyla birlikte sorumlu tutulması gerekeceği-
  • 1
  • 2
  • kayıt gösteriliyor