TÜRK BORÇLAR KANUNU > - Özel Borç İlişkileri > - Kefalet Sözleşmesi > - C. İçeriği > - II. Ortak hükümler > - 2. Kefil ile borçlu arasındaki ilişki > Madde 596 - b. Kefilin rücu hakkı
Davalının “Kefalet Sözleşmesi” başlıklı sözleşmedeki teminatının garanti sözleşmesi amacı ile değil, kefalet amacı ile verildiği- 818 sayılı BK’nın 18/1. (6098 sayılı TBK’nın 19/1.) maddesi gereğince de davalının bu iradesinin bir kefalet amacına yönelik olduğu- Bu durumda, dava konusu sözleşmenin kefalet sözleşmesi niteliğinde olduğu ve 818 sayılı BK’nın 484. (6098 sayılı TBK’nın 583.) maddesi gereğince kefilin sorumlu olduğu miktarın sözleşmede belirtilmemiş olması karşısında kefalet sözleşmenin bu hâli ile geçersiz olduğu-
Kendi kusurlu davranışı ile işin icraya düşmesine yol açan davacının, bu ihmali nedeniyle yapılmış olan icra giderlerini ve hükmün kesinleşmesinden sonra bu giderlerle davalının eylemi arasında uygun sebep sonuç bağı olmadığından geçen sürede işleyecek faizini isteyemeyeceği-
Kefilin, asıl borçlunun borcunun ödemesi halinde, kefilin ifada bulunduğu tutar oranında alacaklının haklarına halef olacağı ve bu durumda (asıl borçlunun kefile olan) borcunun doğum tarihinin de kredi sözleşmesinin imzalandığı tarih olacağı- “Borçlunun hacze kabil malı bulunmadığı”nı belirten haciz tutanağı (İİK. mad. 105) geçici aciz belgesi niteliğindeyse de, borçlu adına kayıtlı aracın kıymet taktiri yaptırılarak borca yeter kıymette olup olmadığı belirlenmeden borçlunun aciz halinin değerlendirilemeyeceği-