Rödovans Sözleşmesinin Geçerliliğinin Tespiti-
Somut olayda, hukuki sonuç doğurma kabiliyetine haiz olan tapu müdürlüğüne gönderilen kararın icrada tereddüt yarattığı anlaşılmakla, davacı tarafın tavzih isteminin kabulüne karar verilmesi gerekir.
Mahkemece gerekçeli kararda davalı şirketin yeni unvanının diğer bir şirket olarak gösterilmesinin maddi hataya dayalı olduğu kabul edilerek, davada taraf sıfatı bulunmayan şirket tarafından maddi hatanın düzeltilmesi için yapılan istemin kabulüne karar verilmesinin gerektiği-
Hükmün tavzih ve tamamlama talebi ile usulü başlıklı 306.madde gereği, tavzih veya tamamlama isteminin dilekçe ile hükmü veren mahkemeden istenebileceği, dilekçenin bir nüshasının, cevap süresi mahkemece belirlenerek karşı tarafa tebliğ edileceği, mahkemenin, cevap verilmemiş olsa bile dosya üzerinde inceleme yaparak karar vereceği düzenlemesi karşısında, davacı vekilinin .......... tarihli dilekçesinin davalı tarafa tebliğ edilmeksizin dosya üzerinden yapılan inceleme ile karar verilmesinin tavzih usulüne aykırı olduğu-
Mahkemece, HMK’nin 306. maddesi uyarınca tavzih dilekçesinin bir suretinin asıl kararda yer alan taraflara tebliğ edilmesi ve cevap vermeleri halinde bu cevapların da tavzih talebinde bulunana tebliğ edilmesi ve ancak bundan sonra HMK’nin 305. vd maddeleri gereğince hüküm kurulması gerekirken, belirtilen usul kurallarına riayet edilmeksizin yazılı şekilde tavzih talebinin reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesi davasında davalı olarak gösterilen ve hüküm kurulan kişinin, dosyanın tetkikinde nüfus kaydı ve mirasçılık belgesi incelendiğinde farklı bir kişi olduğu anlaşıldığından, bu durumun dosya kapsamına uygun olmayan açık bir hata olduğu ve hükmün infazında tereddüt oluşturacağı, bu durumda mahkemece, 6100 sayılı HMK. nun 304. maddesi gereğince hükümdeki açık hatanın düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken tavzih talebinin reddine dair karar verilmesinin doğru olmadığı-
Mahkemece tavzih isteyenin dilekçesi karşı tarafa tebliğ edilmeden yazılı şekilde karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu-
Tavzih edilebilecek hususlar HMK mad. 305'de açıklanmış olup verilen karar davalı yönünden miktar itibariyle kesin olmasına rağmen BAM tarafından temyiz yolu açık olarak karar verilmesi hatalı ise de; bu hususun tavzih yolu ile düzeltilmesinin de isabetli olmadığı ve tavzih usulünün HMK mad. 306'da açıklanmış olup anılan düzenleme gereği tavzih talep dilekçesinin bir nüshasının, cevap süresi tanınarak karşı tarafa tebliğ edilmeden tavzih talebi hakkında karar verilmesinin hatalı olacağı-
HMK'nın 306. maddesine göre tavzih dilekçesinin cevap süresi belirlenmek suretiyle karşı tarafa tebliği, cevap verilirse bunun da tavzih talebinde bulunana tebliğ edilmesinin, cevap verilmemiş olsa bile mahkemece gerekli görülmesi halinde her iki tarafın sözlü beyanda bulunması için çağrılmasının gerektiği-
  • 1
  • 2
  • kayıt gösteriliyor