Üst sınır ipoteğine dayalı olarak yapılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibinde borçlunun hesap kat ihtarına itiraz ettiğini belirterek icra emrine karşı şikayette bulunması durumunda, icra emrine dayanak kredi sözleşmelerindeki imzanın inkar edilmesi nedeniyle icra mahkemesi tarafından imza incelemesi yapılamayacağından mahkemece, karşı tarafa alacağını İİK. mad. 68/b 'deki belgelerle kanıtlama imkanı tanınması gerektiği-
İİK. mad. 150/ı 'da düzenlenen şikayet hakkının teknik anlamda bir şikayet olmadığından ve borca itiraz niteliği taşıdığından icra mahkemesinde İİK. mad. 68/1 'de belirtilen belgelerden sayılan kredi sözleşmelerindeki imzalara itiraz edilmesi halinde, mahkeme tarafından imza incelemesi yapılamayacağı-
Davalının sözleşmenin sona ermesinden sonra 3 yıl süre ile aynı alanda faaliyet gösteren bir başka şirkette hiçbir görevde çalışamamasının bir rekabet etmeme koşulu değil, kelepçeleme sözleşmesi niteliğinde olduğu; davalının ekonomik özgürlüğünü bu şekilde kısıtlayan taraflar arasındaki sözleşme ile buna dayalı cezai şart koşulunun geçersiz olduğu ("çalışma hürriyeti" -Anayasa mad. 48-, TBK. mad. 26, 27, 176, 182, ve TMK. mad. 23), davalının davacı firmada çalışırken edindiği ticari sır niteliğindeki bilgileri ne şekilde kullandığı ve davacı şirketin bu yolla ne tür bir zarara uğradığı iddia ve ispat edilmeksizin, sadece davalının vakıf olduğu ticari sır niteliğindeki bilgilerden dolayı davacının zarar görebileceği varsayımına dayalı davanın kabul edilmesinin de isabetsiz olduğu-
Anayasa’da, tıbbi zorunluluklar ve kanunda yazılı haller dışında, kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamayacağı, rızası olmadan bilimsel ve tıbbî deneylere tabi tutulamayacağı, TMK.’da ise, ancak yazılı rıza üzerine insan kökenli biyolojik maddelerin alınması, aşılanması ve naklinin mümkün olacağı, biyolojik madde verme borcu altına girmiş olandan da edimini yerine getirmesinin istenemeyeceği, maddi ve manevi tazminat isteminde bulunulamayacağının düzenlendiği- Mahkemenin kısıtlıdan kardeşine böbrek nakli hususunda irade beyanında bulunmak ve bu doğrultuda gerekli işlemleri yapmak üzere vasiye izin ve yetki verilmesine ilişkin karar usul ve yasaya aykırı olduğu-
Taraflardan birisinin (davalının) çalışma özgürlüğünü sınırlayan hükmün, davacı tarafın taşıma sözleşmesi yaptığı üçüncü kişilerin, sadece kendisi veya kendisinin izin verdiği alt taşıyıcılar tarafından taşınması, bu kişi ve kurumların başkaları ile sözleşme yapmalarının engellenmesi amacına hizmet ettiği, sözleşmenin bu haliyle iki yıllık bir süre için de olsa gelecek taşıma dönemlerindeki ihalelerde davacı taşıyıcının serbest piyasa koşulları içinde kendisine rakip olmasını engellemeye yönelik bir düzenleme olduğu, sözleşmenin bu haliyle taşıma piyasasının parsellenmesi sonucunu doğuracak şekilde davacı tarafın çalışma ve sözleşme hürriyetini ortadan kaldıran bir “kelepçeleme” düzenlemesi olduğu, yapılan işin niteliği gereği davacının ticari sırrı olarak vasıflandırılabilecek bir durumun da bulunmadığı, sözleşmenin anılan hükmünün haksız rekabeti önlemeye yönelik bir düzenleme olarak kabulünün de mümkün bulunmadığı, bu cezai şart hükmünün geçersiz sayılması gerektiği-
Alacağı için «teminat (maksimal) ipoteği» almış olan bankanın ipotek limiti dışında kalan alacağı için genel haciz yolu ile takip yapabileceği-
Temsil edilen kişilerin (müvekkillerin) temsilcinin (vekilin) haksız ihbar ve şikayetlerinden dolayı sorumlu tutulamayacakları–
Başlık parasının genel ahlak kurallarına aykırı ve başlıkla ilgili sözleşme ve taahhütlerin hükümsüz olduğu–
Kişilerin kişiliklerini, ekonomik varlıklarının temellerini, ahlaki anlayışlarla bağdaşmayacak biçimde, fiziki, ahlaki, ekonomik bakımdan tehlikeye sokan sınırlamaların aşırı olup, bu sınırlamalar içeren sözleşmelerin geçersiz sayılacağı–
Doğmamış haktan feragat edilemeyeceğinden, kadının duruşmada nafaka talebinden vazgeçmesinin geçersiz olduğu–