Her kat malikinin, yönetimle iletişim kurarak ödemesi gereken meblağı öğrenip yönetim planında öngörülen tarihi geçirmeden tediyede bulunması gerekeceği, aksi halde, temerrüde, düşeceğinden gecikme tazminatı ile sorumlu olacağı, bağımsız bölümü sonradan edinen kat malikinin kendisi yönünden bağlayıcı olan yönetim planını devir anında öğrendiğinin kabulü esas olmakla birlikte buna istediği anda ulaşmasının ve hükümlerini kolaylıkla öğrenmesinin de her zaman için mümkün olacağı, yönetim planının tapu kaydının dayanak belgelerinden olduğu, Kat Mülkiyeti Yasasının 10. maddesinde, kat mülkiyeti ve kat irtifakının resmi senetle ve tapu siciline tescille doğacağı, aynı Yasanın 12. maddesinde de kat mülkiyetini kuran malik veya malikler tarafından imzalanmış bir yönetim planının tapu idaresine verilmesi gerektiği belirtildiği, Eski Türk Medeni Yasasının 928., Yeni Yasanın ise 1020. maddelerine göre tapu kayıtlarının herkese açık olduğu, ilgililerin her zaman tapu kayıtlarını ve bu kayıtların d
Davacı bankanın, ödediği teminat bedellerini davalılardan tahsiline girişmekte haklı olduğu, ancak mahkemece, teminat mektubu bedellerini geç ödemesinden dolayı oluşan temerrüt faizi ve eklentilerinden, lehine teminat mektubu düzenlenmiş olan ..A.Ş.’nin verdiği talimat nedeni ile müterafik kusurlu olabileceği gözetilerek, konusunda uzman bilirkişilerden bu yönde ayrıntılı rapor alınarak sonucuna göre karar vermek gerekeceği-
BK.nun 493 ve 494. maddeleri emredici nitelikte olmadığından, kefilin, daha kredi sözleşmesi kurulurken, anılan hükümlerle kendisine kefaletten kurtulma olanağını veren haklarından peşinen feragat edebileceği; bu feragatin hukuken geçerli olacağı-
Borcun ipotek tutarından daha az olduğu durumlarda, tahsilde tekerrüre meydan verilmemek kaydıyla alacaklı tarafından ilamsız takipten sonra ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte bulunulması halinde, «ilamsız takibe yönelik itirazın iptali talebinin reddine» karar verilmesi gerekeceği–
Taşınmaz satışına ilişkin sözleşmenin -MK. 706 ve BK. 213’e (şimdi; TBK. mad. 237) göre- resmi şekilde yapılmadığı için geçersiz sayılacağı, bu geçersiz sözleşmede yer alan cezai şartın da keza hüküm ifade etmeyeceği–
Borcun naklinin alacaklı ile yeni borçlu arasında yapılan bir sözleşme ile gerçekleşeceği, borcun üçüncü kişi tarafından yüklenilmesi ile birlikte borçlunun borcundan kurtulacağı–
Alacaklının icra takibinde kötüniyetli olduğu iddia ve kanıtlanmadıkça, itirazın iptali davası sonucunda, alacaklı aleyhine «kötüniyet tazminatı»na hükmedilemeyeceği–
Kiralananı kira süresi dolmadan tahliye eden davalı kiracının kira dönemi sonuna kadar olan kira bedelinden sorumlu olduğu ancak kiralayanın da bu sürede kiralananı tekrar kiraya vermek için gerekli çabayı göstermek ve zararın artmasını engellemekle yükümlü olduğu–
Köy tüzel kişiliği ile ilgili alacak davasının köy tüzel kişiliğine izafeten istenmesi gerektiği gibi husumetin de köy tüzel kişiliğine yöneltilmesi gerekeceği, davanın doğrudan doğruya köy muhtarı tarafından diğer köy muhtarı aleyhine açılamayacağı–