Kira sözleşmelerinde kiralayana ait edimin, kiralananı kiracıya teslim etmek ve kira süresi boyunca onu kiracının kullanımına elverişli şekilde bulundurmak (Borçlar Kanunu, md. 249); kiracının edimi ise, kira paralarını ödemek, kiralananı sözleşmeye uygun şekilde kullanıp, süre sonunda iade etmek olduğu, tarafların, kira sözleşmesinde, kiralananın istenirse tek taraflı bildirimde bulunulmak suretiyle kira süresinin bitiminden önce tahliye edilebileceğini de kararlaştırılabileceği, ancak, bu bildirimin sözleşmede belirli bir şekle ve süreye tabi tutulmuş ise, bildirimin geçerli olabilmesi için, kararlaştırılan koşullara uyulmasının zorunlu olacağı, sözleşmede, kiralananı süre bitmeden tek taraflı olarak tahliye etme hak ve yetkisi kendisine tanınmayan kiracının, kiralayanın bilgisi ve rızası olmaksızın ve haklı bir nedene de dayanmaksızın, kira süresinin bitiminden önce kiralananı tahliye etmesinin sözleşmeye aykırı davranış (haksız fesih) sayılacağı-
Kart çıkaran kuruluşlar tarafından açılan davaların genel mahkemelerde görülmesi gerekeceği-
Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Davacı, başladığı icra takibinden önce davalıyı temerrüde düşürdüğünü ispatlayamamıştır. Bu durumda davalının başlatılan icra takibiyle birlikte temerrüde düşürüldüğünün kabulünün zorunlu olacağı-
Banka kredi kartından doğan uyuşmazlıkların genel mahkemelerde görülmesi gerekeceği-
Dava, itirazın iptali ve icra inkâr tazminatı talebine ilişkindir. İİK.’ nun 67/2. maddesi uyarınca icra inkâr tazminatına karar verilebilmesi için borçlunun takibe itiraz etmesi ve alacaklının açtığı itirazın iptali davasında haklı çıkması yeterlidir. Borçlunun kötü niyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkâr tazminatı işin çabuk sonuçlandırılmasına engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı olarak alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına alacağın ne kadar olduğunu tespit edebiliyorsa alacak likit ve bellidir. Somut olayda, icra inkâr tazminatı koşulları oluşmasına rağmen, yazılı şekilde karar verilmesinin, hükmün bozulmasına neden olacağı-
İtirazın iptali davasında yapılan yargılama sonunda “yetkisizlik kararı sonrası davacının yasal süre içinde müracaat etmediği” gerekçesiyle usulden ve ayrıca ispat edemediği gerekçesiyle esastan davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemelerce öncelikle usul kuralları uygulanır. Usuli eksiklik yoksa esasa girilir. Bir davanın ham usulden, hem de esastan reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, hükmün bozulmasına neden olacağı-
Dava, itirazın iptali talebine ilişkindir. BK.’ na göre, faize faiz yürütülemez. İşlemiş faiz de dâhil olmak üzere tüm alacağın faizi ile tahsiline ilişkin takibe yapılan itirazın iptaline karar verilmesi ile işlemiş faize de faiz yürütülmüş olmaktadır. Mahkemece bu nedenle asıl alacağın takip tarihinden itibaren faizi ile tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinin, hükmün bu nedenle bozulmasını gerektireceği-
Beyoğlu İcra Dairesinin yetkisiz olduğu belirlendiğine göre, bu icra dairesince çıkarılan ödeme emri nedeniyle itirazın iptali davası açılamaz. Zira, dava şartı olan yetkili icra dairesince çıkarılmış bir ödeme emri bulunmamaktadır. Bu nedenle “davanın dava şartı gerçekleşmediğinden, reddine karar verilmesi” gerekeceği-
Haksız olarak azledilen avukatın, takip ettiği her dava ve takip için avukatlık ücretinin tamamına hak kazanacağı- Avukatın bu ücret alacağı kapsamında, müvekkil ile arasında yapılan ücret sözleşmesi gereğince hesaplanan "vekâlet ücreti" ile "karşı yana yüklenen vekâlet ücretleri"nin de dâhil olduğu- Henüz vekalet ücreti alacağını tahsil etmemiş veya edememiş olan müvekkilden avukat bu alacağını isteyemez ise de, hakimin, Avukatlık Yasası'nın 164/son maddesine işlerlik kazandıracak şekilde her olayın özelliğine, durum ve şartlarına göre değerlendirme yapması, MK.'nun 2. maddesinde ifadesini bulan "hakkın kötüye kullanılması"na ve "dürüstlük kuralları"nın iptaline izin vermemesi, gerektiğinde müvekkilin, dava veya takip sonucunda belirlenen bu ücret alacağını tahsil ettiğinin kabul edilmesi gerektiği-