Alacağın temliki sonucu, temlik alan alacaklı sıfatına haiz olarak davada temlik aldığı alacak miktarı yönünden davada taraf olacağından mahkemece dava konusu edilen alacağın hangi miktarda temlik edildiği belirlenerek, temlik alan da karar başlığında gösterilip, yargılama giderlerinden sorumluluğun buna göre tespit edilmesi gerektiği-
Davacının, imza incelemesine ilişkin alınan bilirkişi raporuna itiraz etmeyerek alınan rapor doğrultusunda davanın kabulünü talep etmesi, davalının ise, alınan bilirkişi raporuna itiraz etmesi halinde, mahkemece, gerek görülen bilirkişi heyet raporu incelemesine ilişkin bilirkişi masrafının rapora itiraz eden davalı taraftan alınması gerekeceği-
Şirketin İİK'nın 179. ve TTK'nın 376. maddeleri uyarınca iflasına karar verilebilmesi için borca batıklığın tesbitinin şart olduğu- İflas kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece bu tesbitin yapılması için davacı tarafça bilirkişilerin ücretinin karşılanması adına avans yatırılmaması halinde HMK'nın 325. maddesi uyarınca bu giderin ileride ilgili taraftan tahsil edilmek üzere hazineden (suç üstü ödeneğinden) karşılanması gerektiği-
Davacı şirket pasiflerinin aktiflerinden fazla olduğunu bildirerek iflas talebinde bulunmasına göre, bu husus TTK'nın 376. ve İİK'nın 179. maddesi uyarınca borca batıklık bildirimi mahiyetinde olup; mahkemece masrafların HMK'nın 325. maddesi uyarınca hazineden karşılanarak davaya devam edilmesi gerekeceği-
İflasın ertelenmesi davasının kamu düzenini ilgilendirmesi karşısında; HMK. mad. 325 uyarınca iflas avansının temini ile gerekli ilanların bu şekilde yapılması gerektiği-
Mahkemece, erteleme istemi üzerine, İİK'nın 179/a maddesi hükmüne uygun olarak gerekli ilanların eksiksiz bir biçimde yapılması ve ticaret siciline tescil ettirilmesi, gazete ilan ve tescil belgelerinin dosya içerisine eklenmesi gerektiği- İflasın ertelenmesini isteyenin, bu kararın ilânı, gerekli yerlere bildirilmesi, atanacak kayyım için belirlenecek ücreti ve alınacak erteleme tedbirlerinin uygulanması için gerekli masrafları avans olarak mahkeme veznesine peşin yatırması gerektiği-
Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 286 vd. maddelerine dayalı olarak açılan soybağının reddi istemine ilişkin olup, kamu düzeni ile yakından ilgili olan bu tür davalarda, Türk Medeni Kanunu'nun 284. maddesinde belirtilen koşullar saklı kalmak kaydıyla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun uygulanacağı, anılan madde uyarınca, hakim maddi olguları re’sen araştırıp ve kanıtları serbestçe takdir edeceği, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 325.maddesi uyarınca tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği dava ve işlerde, hâkim tarafından re'sen başvurulan deliller için gereken giderlerin, bir haftalık süre içinde taraflardan birisi veya belirtilecek oranda her ikisi tarafından ödenmesine karar verileceği, belirlenen süre içinde bu işlemlere ait giderleri karşılayacak miktarda avans yatırılmazsa, ileride bu gideri ödemesi gereken taraftan alınmak üzere Hazineden ödenmesine hükmedileceği- Mahkemece yöntemine uygun şekilde yargılama yapılmak suretiyle DNA testi yaptırılıp alınacak rapor doğrultusunda bir karar verilmesi gerekeceği-
Özel Dairenin ilk bozma kararı sonrasında, Yerel Mahkemenin bozmaya uyulmasına karar vermesi karşısında, bozma ilamında değinilen biçimde; Adli Tıp Genel Kurulu'ndan rapor alınarak, çelişkinin giderilmesi hususunda davalı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu, doğmuş olan bu usuli kazanılmış hakka Yerel Mahkeme uymak zorunda olduğundan, daha sonra usuli kazanılmış hakkı ihlal eder şekilde, davacının Adli Tıp Kurumu raporu ile maluliyet durumunun tespit edildiği gözetilerek, maluliyet aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesinin doğru olmadığı-
İflasın ertelenebilmesi için şirketin borca batık durumda olmasının, sunulacak ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi kapsamında şirketin mali durumunu düzeltebileceğine dair somut veriler ileri sürmesinin ve fevkalade mühletten yararlanmamış olması gerekeceği, mahkemenin, IIK'nın 166/2. maddesine uygun ilan yapmasının, borca batıklığı, TTK'nın 324. maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerine ve İİK'nın 178/1. madde ve fıkrasında belirtilen alacaklılar listesinde gösterilenler ile gerçek anlamda tespit edilebilecek diğer borçların tutarına göre belirlemesinin gerekeceği-
HUMK zamanında açılan davada, dilekçelerin teati aşamasının geçip, tahkikat aşamasına geçilmiş bulunduğu gözetilerek, bu aşamada, sadece HMK.'nun 324. maddesi uyarınca delil avansı istenebileceği- Kapsamı da belirtilmeden gider avansı istenmesi yerinde olmadığı, mahkemenin davanın reddine dayanak aldığı, davacı vekiline verilen kesin süreye ilişkin ara kararında "alınması gereken avansın ne miktarda ve hangi işlere ilişkin olduğu, hangi iş için ne miktar avans yatırılacağının açıkça belirtilmemesi ve belirtilen sürede ara karar gereğinin yerine getirilmemesinin sonuçlarının da açıklanmamasının hatalı olduğu- Kesin sürenin sonuç doğurabilmesi için usulünce ve eksiksiz olması gerektiği-