Haczin yenilenmesi talebi ilk hacizden vazgeçme anlamına geldiğinden, haciz sonrası yeniden kıymet takdiri yapılması gerekirken, düşmüş hacze dayalı olarak belirlenen kıymet takdirinin herhangi bir hüküm ve sonuç doğurmayacağı ve bu hususun mahkemece re'sen gözetilmesi gerektiği-  Düşmüş hacze dayalı kıymet takdiri esas alınarak yapılan ihalenin usulsüz olduğu-
Hacizden doğan istihkak davası açılabilmesi için hukuken geçerli bir haczin bulunmasının zorunlu olduğu- Haciz tutanağı içeriğine göre, davacı üçüncü kişi haciz baskısı altında ve muhafaza işleminin yapılmasını önlemek amacı ile dava açma haklarını da saklı tutarak, dosya borcunun tamamını ödediğini belirtip, buna ilişkin dekontu sunduğundan, borcun iradi ödenmesinden bahsedilmesinin mümkün olmadığı ve bu koşullarda haczin, yatırılan paraya ilişkin olduğunun kabulü ve istihkak davası açılabilmesi için ortada hukuken geçerli bir haczin varlığının kabulü ile işin esasına girilip toplanacak delillere göre bir karar verilmesi gerekeceği; "ortada İcra Dairesince yapılmış bir taşınır haczinin ve hukuken geçerli bir para haczinin olmadığı, dolayısıyla istihkak davasının konusunun bulunmadığı"nın ileri sürülemeyeceği-
Satış isteme süreleri hak düşürücü nitelikte olup; icra müdürünün satış talebinin öngörülen süreler içinde yapılıp yapılmadığını re'sen gözetmesi gerektiği- Satış isteme sürelerinin geçmesine rağmen, icra müdürünün satış talebini kabul etmesinin, İİK.'nun emredici nitelikteki anılan maddelerine aykırı bir durum yaratacağı, ayrıca bu husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir görev olduğu-
Satışa hazırlık işlemleri sırasında, icra dairesinin, taşınmazın kıymetini bilirkişiler aracılığıyla tayin ve tespit ettireceği, kıymet takdirine ilişkin raporun, borçluya, haciz koydurmuş alacaklıya ve diğer ipotekli alacaklılara tebliğ edileceği ve ilgililerin raporun tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinin kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürebileceği- Borçlunun icra mahkemesi yerine icra dairesine yaptığı kıymet takdirine itiraza ilişkin başvurusunun hukuki sonuç doğurmayacağı- Satış ilanının, itiraz edilmeden kesinleşen kıymet takdirine uygun olarak düzenlendiği anlaşıldığından, ihalenin feshi davasında, borçlunun, taşınmazın oda ve balkon sayısının eksik, m2 miktarı ve değerinin düşük gösterildiğinden kıymet takdiri işleminin hatalı ve satış ilanında taşınmazın esaslı unsurlarının yanlış ve eksik gösterildiğine yönelik iddiasının artık dinlenmeyeceği- Kendisine kıymet takdiri raporu tebliğ edilmeyen ilgililerin, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük sürede icra mahkemesine başvurup hem satışın durdurulmasını ve hem de kıymet takdirine yönelik itirazlarını icra mahkemesine bildirmesi gerekeceği kıymet takdirine itiraz etmemeleri halinde bu hususu ihale yapıldıktan sonra ihalenin feshi nedeni olarak ileri süremeyecekleri-
K. takdirine itiraz üzerine verilen kararlar kesin olmakla birlikte anılan hükümlerin ihalenin feshi aşamasında incelenebileceği- İcra müdürlüğünün 23.05.2013 tarihli satış kararında "Türkiye genelinde yayın ve dağıtımı yapılan ve günlük tirajı 50.000'in üzerindeki gazetelerden birinde ilanın yapılmasına" karar verildiği, buna göre satış ilanının Milli Gazete isimli gazetede yayımlandığı ve ilanın yapıldığı tarihe göre gazete tirajının, medyatava.com isimli internet sitesinden yapılan araştırma sonucu 29.000 civarında olduğunun görüldüğü, icra müdürlüğünce satış ilanının tirajı yüksek gazetelerden birinde yayımlanmasına karar verildiğine göre, mahkemece, gazete tirajının satış ilanı tarihinde 50.000’in üzerinde olup olmadığının Basın İlan Kurumu’ndan sorulup tesbitinin gerekeceği-
Satış ilanının ihalenin feshini isteyen borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşılmakta olup, kıymet takdirine yönelik itirazın ve kıymet takdirinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayetin süre aşımından reddi kararlarında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, borçlunun kıymet takdirine yönelik itirazı yerinde bir gerekçe ile süre aşımından reddedildiğine göre, kıymet takdiri, yapıldığı tarih itibariyle kesinleşmiş olup, bu hususun ihalenin feshi sebebi olamayacağı-
İşyerinde yapılan tebligatta ‘muhatabın geçici olarak başka yere gittiği’ tespit edilmeden ve mazbataya bu konuda şerh verilmeden ‘borçlunun çalışanı’na yapılan tebligatın geçerli olmayacağı–
İİK.’nun 87. maddesinin, taşınırlar hakkında uygulanabileceği – Haczedilen maden işletme ruhsatının icra müdürlüğünce kıymet takdiri yapılmadan, kira sözleşmesindeki kira bedeli esas alınarak satışa çıkarılamayacağı-
İcra mahkemesince taşınmaz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verildikten sonra, icra müdürlüğünce taşınmaza yeniden haciz konulup sonra yeniden kıymet takdiri yapılmadan, önceki kıymet takdiri üzerinden taşınmazın satışa çıkarılamayacağı-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • kayıt gösteriliyor