Öncelikle keşif yapılarak 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunun 50. maddesi uyarınca binada kat mülkiyetinin kurulup kurulmayacağının araştırılması, şayet bu mümkünse ikinci aşamada aynı yasanın 10. maddesi uyarınca pay ve paydaş adedine göre gerektiğinde ivaz ilavesi de gözönünde tutularak herbir paydaşa veya hisseli kalması konusunda anlaştıkları takdirde anlaşan paydaşlara, birer bağımsız bölüm isabet edecek şekilde taksim olanağı bulunup bulunmadığının tesbitinin icap edeceği, payların denkleştirilmesi, gerektiğinde ivaz ilavesi ve gruplama ortaklar anlaşmazlarsa kur’a çekmek suretiyle hangi bağımsız bölümün hangi ortağa isabetinin belirlenmesi sadece muristen kalan taşınmazlar için mümkün olacağı, yoksa müşterek paydaşların herbiri arsa payına karşılık belirli bir bağımsız bölümü almış, onu kullanıyorsa paydaşların diğerinin kullandığı bağımsız bölümde hakkı yoksa ivaz ilavesinin, pay denkleştirilmesinin, kura çekmenin gerekmeyeceği, o bölümün paydaşa verilmesinin icab edeceği-
Payların denkleştirilmesi, gerektiğinde ivaz ilavesi ve gruplama ortaklar anlaşmazlarsa kura çekmek suretiyle hangi bağımsız bölümün hangi ortağa isabetinin belirlenmesi sadece muristen kalan taşınmazlar için mümkün olduğu-
Ortaklığın giderilmesine konu ana gayrimenkuldeki her bir paydaşa bir bağımsız bölümün tahsisi suretiyle Kat Mülkiyeti’ne geçiş esas ise de; bu kural paydaşların taşınmazdaki paylarının aşılmasına ve diğer bir kural olan ortaklığın giderilmesi davasından önceki fiili durumun bozulmasına yol açmaması gerektiği-
Müşterek mülkiyet üzere olan binada, bir bağımsız bölümün, paydaşlardan birinin ölümü ile kendilerine iştirak halinde mülkiyet olarak intikal edecek birden fazla hissedarına birlikte bırakılabileceği, yine olayda, duraksanmayacak biçimde tespit edilen ve 1959 yılından beri çekişmesiz olarak süre gelen davacılar miras bırakanın satışından kaynaklanan fiili durum karşısında davacıların artık davalılar kullanımında bulunan bağımsız bölümler üzerinde hak iddia etmelerinin dürüstlük kuralı ile bağdaştırılamayacağı, bu durumda mahkemece, mevcut delillerin değerlendirilmesi suretiyle taşınmazda kat mülkiyeti kurulması suretiyle karar verilmesinin kural olarak doğru olduğu-
Ortaklığın giderilmesi davasının yürütülebilmesi için çekişmeli daire mülkiyetinin taraflardan hangisine ait olduğunun tesbitinin gerekeceği, böylece davadaki istek edaya yönelik bulunduğundan dava açmakta davacının hukuki yararının olduğu, müşterek mülkiyet üzere kayıtlı taşınmazın, kat mülkiyetine dönüştürülmesinde davacının hukuki yararı olduğu
MK.’nun 918 ve 919. maddelerinde hangi şahsi hakların tapuya şerh verileceğinin gösterilmiş olduğu, bağımsız bölümler için tapuya şerh verilemeyeceği-
Ortaklığın giderilmesi davasında; taşınmazın kat mülkiyetine çev-rilmesi için tüm kat maliklerinin imzasının gerekmediği, öngörülen belgelerin mahkemece tamamlattırılarak yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonuca gidilmesi gerektiği -
Ortaklığın giderilmesi davası, icra mahkemesinden alınan yetki belgesine dayanılarak, alacaklı tarafından açılmış olsa dahi; taksim suretiyle ortaklığın giderilmesi davasında öncelikle, kat mülkiyetinin kurulabilip kurulamayacağının araştırılması; bu olanak varsa taşınmazdaki ortaklığın, kat mülkiyetine çevrilmesine ve payların denkleştirilerek bağımsız bölümlerin ortaklara tahsisi yoluyla giderilmesine karar verilmesi gerekeceği—
Tapuda kayıtlı bir taşınmazın diğer bir kimse adına tescil olunabilmesi için geçerli bir hukuki sebebin varlığının gerektiği- Resmi şekilde yapılmamış bulunan temlik taahhütleri geçerli sayılamayacağı-
Kat mülkiyeti satışının, taşınmaz satışı niteliğinde olduğu, kat irtifakı ya da kat mülkiyeti kurulmasını öngören sözleşmelerin, noterlerce düzenlenebileceğine dair İçtihadı Birleştirme Kararı-