İrsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, kadastro tespitinin iptali ile tescil istemli davada, ispat külfeti kendisine düşen tarafın aleyhine uygulanabilmesi için, öncelikle dosyanın keşfe hazır hale getirilmiş olması ve yapılması öngörülen keşfin gün ve saatinin belirlenmesinin zorunlu olduğu- Somut olayda; Mahkemece, ara kararı ile ücret kalemleri belirtilmiş ve toplam keşif gideri olan bedeli yatırması için davacıya süre verilmiş ise de, asıl dava ve birleşen davanın davacılarından her birinin keşif masraflarının ne kadarından sorumlu olduğu, keşif giderinin tamamını mı yoksa bir kısmını mı ödemeleri gerektiği açıkça belirtilmediğinden keşfe ilişkin ara kararın usul ve yasaya uygun olduğundan söz edilemeyeceği- Yasada öngörülen şekle uygun kurulmayan ara kararına sonuç bağlanılarak, keşif deliline dayanmaktan vazgeçilmiş sayılmasına karar verilmesinin usul ve yasaya uygun bulunmadığı-
Davalının cevap dilekçesindeki "kabul beyanı" gözetilerek, davacının ihale sonrası satın aldığı bağımsız bölümün yerinin açıkça tesbiti, sağ tarafta girişte iki daire yapıldığı tespit edilmiş olmakla, bağımsız bölümlerin davalı tarafından birlikte kullanılıp kullanılmadığı, çekişme konusu bağımsız bölümün kira sözleşmesinde belirtilen yer için kalıp kalmadığının tesbiti ve davalı kullanımının saptanması halinde ecrimisile karar verilmesi gerektiği- Mahkemece keşifte önceden düzenlenen keşif tutanağında ilaveler yapılmak suretiyle keşif anındaki mevcut durum açıkça tespit edilmeden keşif yapılmasının hatalı olduğu-
6183 s. AATUHK mad. 66 gereğince açılmış istihkak istemine ilişkin davada, davacı vekili, "davalı idare tarafından, ticari işletme rehnine konu menkullerin haczedildiğini" belirterek "istihkak" iddiasında bulunmuş, ve aynı Yasanın 21/2 maddesi gereğince "rehin haklarının saklı tutulmasına,rehin kapsamındaki malların davalı idare tarafından satışı halinde mad. 74/2 dikkate alınarak satış bedelinden öncelikle rehin alacağının ödenmesine, satış bedelinin rehinli alacaklarının ve takip giderlerini geçmemesi halinde satışın tehir edilmesine karar verilmesini" talep etmiş olup, mahkemece, keşfin davacıya ait adreste yapılmaması da gözönüne alınarak, davacı vekilinin dilekçeleri doğrultusunda HMK. mad. 288, 290 ve 291/3'deki yasal düzenleme gereğince, "haciz adresinde faaliyette bulunan dava dışı şirketlere belirlenecek keşif gün ve saatinin bildirilmesi", mahcuzların bulunduğu adreste keşif yapılması dava konusu mahcuzların ticari işletme rehni kapsamında olup olmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-