Asıl borçlu şirkete hesap kat ihtarının tebliğ edildiği, asıl borçlu şirket tarafından hesap kat ihtarına süresi içerisinde itirazda bulunulduğunun ileri sürülmediği, bu nedenle borcun asıl borçlu şirket yönünden kesinleştiği, davacının ipotekli taşınmazın maliki olduğu, dava dilekçesinde ihtarnamenin kendilerine usulsüz tebliğ edildiği iddiasına yer verilmediği, incelenen ihtarnameye göre ihtarnamenin davacı şirkete tebliği edildiği bu hali ile ipotek malikine muacceliyet ihtarnamesinin tebliğ edildiği, istinaf dilekçesinde tebligatın usulsüz olduğuna yer verilmiş ise de dava dilekçesinde bu iddiaya yer verilmediğinden bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmediği, asıl borçlu tarafından süresinde borca itirazda bulunulmaması halinde ipotek malikinin açtığı dava sonucunda icra emrinin iptali veya düzeltilmesi söz konusu olamayacağı-
Davacıların dava dilekçesinde hesap kat ihtarında talep edilen borç miktarına açıkça itiraz etmediği, hesap kat ihtarına itiraz edildiğini, bu nedenle aleyhlerine ilamlı takip yapılamayacağını beyan ettiği, hesap kat ihtarında talep edilen borç miktarına itirazlarını ilk olarak istinaf aşamasında ileri sürdükleri, HMK.'nin 357. maddesi gereğince bu iddianın istinaf incelemesi sırasında dikkate alınmasının yasal olarak mümkün olmadığı, İİK.'nin 150/ı maddesine göre ipotek akit tablosunun kayıtsız ve şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva etmesi şart olmadığı, hesap kat ihtarına itiraz edilmiş olmasının İİK.'nin 150/ı maddesi uyarınca ilamlı takip başlatılmasına engel olmadığı, konkordato davasında verilen tedbir kararı kapsamına ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takibin dahil olmadığı, tedbir kararının yalnızca rehinli malın satışına engel olacağı, ipotekli takip başlatılmasına engel olmayacağı
İİK.'nin 150/1. maddesine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan ilamlı icra takibinde borçlunun icra emri gönderilemeyeceğine ilişkin şikayetinin, İİK.'nin 16/1. maddesi kapsamında kaldığından yasal 7 günlük süreye tâbi olduğu- İİK.'nin 149/a maddesi göndermesiyle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde de uygulanması gereken aynı Kanun'un 33. maddesine göre icra emrine karşı itirazların 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılmasının zorunlu olduğu-
Aynı alacak için hem bonoya dayalı takip hem de tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılması- Alacaklının 150/c şerhinin kaldırılması talebi alacağın tamamının haricen tahsil edildiğine karine teşkil etse de, dosyanın infazen kapatılması için açıkça takipten vazgeçilmesi, alacaktan feragat edilmesi veya dosya borcunun tamamının ödenmesi gerektiği- Alacaklının her iki takip dosyasındaki talepleri incelendiğinde; alacaklının "takipten açıkça vazgeçtiğine" veya "alacağından feragat ettiğine" dair herhangi bir beyanın olmadığı, tahsil harcının ödenmesinin borcun ödendiği anlamına gelmeyeceği göz önüne alınarak şikayetin reddine kararı verilmesi gerektiği-
İpotek belgesinde 'ipoteğin 30.08.2020 yılına kadar süre ile konulduğu' yazılı olup, 25.03.2021 tarihinde başlatılan takipte TMK'nın 883/2. maddesi gereğince belirlenen süreden sonra konulan İİK.m.150/c şerhinin yok hükmünde olduğu, yapılan takibin 'usulsüz olduğu, zira yasal bir aylık süre içerisinde takip başlatılmaması nedeniyle taşınmazın teminat niteliğini kaybettiği, bu nedenle takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği'- Her ne kadar ipoteğin kesin borç ipoteği olarak kurulduğu ve asıl borçlunun şikayetçi .............. olduğu görülmekte ise de, ipoteğin, taraflar arasında ihtilafsız olan Dış Cephe Mantolama İşleri Sözleşmesi gereğince, bu sözleşmenin teminatı olarak verildiği hususunun alacaklının kabulünde olduğu, buna göre ipotek konusu borcun asıl borçlusunun ...... Ltd. Şti, ipotekli taşınmaz malikinin ise şikayetçi .............. olduğu, buna göre İİK'nın 149 ve 149/b maddeleri gereğince ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte ipotek verenin 3. kişi olması halinde takip talebinin borçlu kısmında asıl borçlu ile birlikte ipotek veren 3. kişinin de taraf olarak gösterilmesi gerekmekle, somut olayda asıl borçlu .......... Ltd. Şti'nin takipte taraf olarak gösterilmediği anlaşıldığından takibin 'zorunlu takip arkadaşlığı'na da aykırı olduğu-
İpotekli taşınmaz maliki, taşınmazı takip tarihinden sonra satın alan malik olmakla birlikte dosyanın incelenmesinde; 06.04.2018 takip tarihi itibariyle mevcut asıl borçlu ve ipotekli taşınmaz malikine usulüne uygun icra emri çıkartıldığı, bu icra takibinden taşınmaz kaydına 19.04.2018 tarihinde 150/C şerhi konulduğu, şikayetçinin ipotekli taşınmazı 04.05.2018 tarihinde devraldığı- Takip başlatıldıktan ve taşınmaz kaydına 150/C şerhi konulduktan sonra ipotekli taşınmazı devralan kişiye icra emrinin tebliğine gerek olmadığı, İİK'nın 150/c uyarınca konulan şerhten sonra, taşınmazı sonra iktisap edenlere icra veya ödeme emri tebliğ olunmayacağı hüküm altına alındığından, şikayetçi yönünden ek takip talebinde bulunulmasının ya da HMK'nın 124'üncü maddesinin uygulanmasının gerekli olmadığı, bu sebebe dayalı olarak ihalenin feshinin doğru olmadığı-
İİK’nun 148 ve 150/ı maddeleri uyarınca takip dayanağı ipotek belgesinin aslı yada tasdikli suretinin icra dosyasına ibraz edilmiş olmasının ‘takip şartı’ olduğu, bunun dosyaya ibraz edilmemiş olmasının, icra emrinin iptaline neden olacağı- Bu konudaki şikayetin yedi günlük şikayete tabi olduğu-
Alacaklının her iki takip dosyasındaki talepleri incelendiğinde; alacaklının takipten açıkça vazgeçtiğine veya alacağından feragat ettiğine dair herhangi bir beyanın olmadığı, dosyanın infazen kapatılması için açıkça takipten vazgeçilmesi, alacaktan feragat edilmesi veya dosya borcunun tamamının ödenmesi gerekmekte olup tahsil harcının ödenmesinin borcun ödendiği anlamına gelmeyeceği-
İpotek resmi senedinde, dava konusu ipoteklerin 'bila faiz ve 15.10.2014 süre ile' tesis edildiği belirtilmiş, icra takipleri ise 11.12.2014 tarihinde başlatılmış olduğundan, bu durumda, 15.10.2014 tarihinde ipotek kalkacağından, ipotek süresinden sonra bu ipoteklere dayanılarak ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılamayacağı-
İcra emri tebliğinden itibaren yasal 1 yıllık sürede satış talebinde bulunulmadığından, takibin düşmüş olduğu- Düşen takip dosyasından tahsil harcı alınamayacağı-Düşen takip dosyasında alacaklının İİK 150/c şerhinin kaldırılması ve satışın düşürülmesi talebinin haricen tahsile karine oluşturmayacağı- Mühlet sırasında rehinle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabileceğinden veya başlamış olan takiplere devam edilebileceğinden, asıl borçlu şirket hakkında verilen 1 yıl süreli kesin mühlet kararının satış talebinde bulunmasına engel olmayacağı-