Dayanak icra dosyasında .................. tarihinde yeniden satış talebinde bulunulduğu, farklı tarihli taleplere istinaden ............. İcra Dairesinin .......... talimat dosyası ile ihalesi yapılan menkuller üzerinde ............. İcra Dairesinin .................. sayılı dosyasından kıymet takdiri yapıldığı, aksi sabit oluncaya kadar geçerli icra tutanaklarına göre de satış masrafının yatırıldığı anlaşıldığından, ipotekli takipte kıymet takdirine esas alınan menkuller için satış istenildiğinin, menkulleri başka bir icra dosyasından ihale ile aldığını iddia ederek mülkiyet iddiasına dayanan 3. kişinin istihkak iddiasının dinlenebilir olduğunun kabulü gerekeceği, bu kabul doğrultusunda davanın esasına ilişkin değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekeceği-
Tahsil harcının, 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (1) sayılı tarife uyarınca %11,38 oranında uygulanması için tüm taşınmazların değil taşınmazlardan birinin satılması yeterli olduğundan, İcra Müdürlüğünün %11,38 oranında harç alınması yönündeki şikayete konu kararı harç oranı yönünden yerinde olup mahkemenin %2,27 oranında harç alınması gerektiğine dair kararının doğru bulunmadığı- Alacaklının ipoteğe konu taşınmazlardan birinin üzerine İİK'nın 150/c maddesi gereğince konulan şerhin kaldırılmasına yönelik talebi, Dairemizin yerleşik uygulamalarına göre alacağın tamamının haricen tahsil edildiğine karine teşkil edeceği ve TMK'nın 851. ve 881. maddelerinde ifadesini bulan muhtemel bir alacağın teminatı olarak tesis edilen üst sınır (limit) ipoteğinde borcun ulaşacağı miktar belirsiz olduğundan taşınmazın ne miktar için teminat teşkil edeceğinin ipotek akit tablosundaki limitle sınırlandırıldığı, bu durumda alacaklıya limit miktarı kadar ödeme yapılabileceğinden tahsil harcının da limit miktarı üzerinden alınması gerektiği tabi olup, İcra Müdürlüğü'nün 150/c şerhinin kaldırılması için takip çıkışı üzerinden tahsil harcı alınmasına yönelik işlemi yerinde değil ise de; şikayete konu taşınmazların toplam ipotek limitinin 15.190.000,00 TL, takip çıkışının ise 13.703.177,79 TL olduğu nazara alındığında mahkemece, şikayete konu müdürlük kararının bu kısmının yerinde olduğu gerekçesiyle şikayetin harca esas alınan değer yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, ipotek limiti üzerinden alınması gerektiğine yönelik gerekçesinin, şikayetçi borçlunun hukuki yararı bulunmadığından hatalı olduğu-
Takibin hangi tarihte düştüğü tespit edilerek, şayet takip düşmeden önce alacaklı tarafından taşınmazlardan sadece birisi bakımından İİK.nun 150/c maddesi gereğince konulan şerhin kaldırılmasının talep edilmesi halinde alacağın tamamen tahsil edildiği karine olarak kabul edilip tahsil harcının alınması gerekeceği- Fakat, takip düştükten sonra 150/c şerhinin kaldırılmasının talep edilmesi halinde tahsil harcı alınmaması gerektiği-
İpotek akit tablosunda “aldığı 300.000,00 TL bedel mukabilinde diğer kredi için ............. lehine 1. derecede, faizsiz faiz ve 28.12.2018 süre ile ipotek tesis ettiği” açıklamasının bulunduğu, belirtilen bu sürenin açıkça ipoteğin süresi olarak gösterildiği, karz olarak alınmış (doğmuş) 300.000,00 TL borcun vadesinin ise akit tablosundan açıkça anlaşılamadığı, 13.2.2019 olan takip tarihi itibariyle süreli ipotekle ilgili MK’nın 883. maddesinin ikinci fıkrası henüz yürürlüğe girmediğinden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinin süresinde yapıldığının anlaşıldığı, değişen içtihadımız uyarınca ipotek akit tablosunda yazılı 28.12.2018 tarihi vade tarihi olarak nitelenemeyeceği için bu tarihte alacağın muaccel olduğundan söz edilemeyeceği, o halde mahkemece, takipten önce gönderilen muacceliyet ihtarı bulunup bulunmadığı alacaklıdan da sorularak tespit edilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken borçlu ve ipotek veren malik için muacceliyet ihbarına gerek bulunmadığı gerekçesi ile istemin reddinin isabetsiz olduğu-
01.01.2020 tarihinde süresi sona eren ipoteklerin ( 30 gün içinde yani 31.01.2020 tarihine kadar) icraya konularak İcra Müdürlüğünce İİK m.150/c maddesinde belirtilen şerhin, taşınmazın tapu kaydı üzerine konulması gerekeceği, aksi takdirde taşınmaz üzerindeki ipoteğin sona ereceği ( terkin edileceği) -
İpotek akit tablosunda “Aldığı 3 Milyon TL için faizsiz 5 yıl süreli ipotek” açıklamasında geçen 5 yıl sürenin açıkça ipoteğin süresi olarak gösterildiğinin kabulü gerekeceği- Karz olarak alınmış (doğmuş) 3 Milyon TL borcun vadesi ise akit tablosundan açıkça anlaşılamadığından, borcun muaccel olacağı tarih açıkça başka bir belgeyle de belirlenmemiş olduğundan, alacağın ihtarla talep edilerek muaccel hale getirilmesi gerekeceği- Borçluya 08.01.2021 tarihinde keşide ve tebliğ edilen ihtarla bu koşul yerine getirildiğinden ve iptaline karar verilen ilk icra emri de ödeme ihtarı yerine geçeceğinden alacağın muaccel hale geldiği, bu durumda 25.02.2021 tarihinde ipoteğe uygun olarak faiz talebi de olmaksızın düzenlenen icra emri ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibin yürütülmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı, bu gerekçeyi taşıyan İcra Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf talebinin esastan reddi gerekirken, ipotek akit tablosunda yer verilen ipotek süresi borcun vadesi olarak değerlendirilip takibin bu süre dolmadan başlatıldığından bahisle kararın ortadan kaldırılmasının ve takibin iptaline karar verilmesinin doğru olmadığı-
Haczedilen veya rehinli malların satılıp paraya çevrilmesi suretiyle tahsil olunan paralardan %11,38 hacizden sonra ve satıştan önce ödenen paralardan %9,10 oranında tahsil harcı alınması gerektiği- İcra takibinden vazgeçildiğinin zabıtnamaye yazılması için vazgeçilen miktara ait tahsil harcının yarısının alınacağı, buna karşılık haczedilen mal satılıp paraya çevrildikten sonra vazgeçilirse tahsil harcının tam alınacağı- Tahsil harcının %11,38 oranında alınabilmesi için, tüm taşınmazların değil taşınmazlardan birinin satılmasının yeterli olduğu ve davaya konu olan uyuşmazlıkta ipotekli taşınmazlardan bir tanesi satılarak paraya çevrildiğinden İcra Müdürlüğünün %11,38 oranında harç alınması yönündeki şikayete konu kararı harç oranı yönünden yerinde olup mahkemece %2,27 oranında harç alınması yönünde verilen kararın isabetsiz olduğu-İpoteğe konu taşınmazlardan birinin üzerindeki şerhin kaldırılmasına yönelik alacaklı talebi, alacağın tamamının haricen tahsil edildiğine karine teşkil edeceğinden ve takip talebi ile ödeme emrindeki toplam alacağın ipotek limitinin üstünde olduğundan İcra Müdürlüğünce tahsil harcının takip çıkışı üzerinden alınması isabetsiz olup, tahsil harcının ipotek limiti üzerinden alınmasına karar verilmesi gerekeceği-
Şikayetçilerin gönderilen hesap kat ihtarlarına yasal 8 günlük süre içerisinde itirazda bulundukları, alacak miktarının kesinleşmediği, bu nedenle alacaklı banka kayıtları ve tarafların delilleri dikkate alınarak yaptırılan bilirkişi incelemesinde alacaklı bankanın ana para alacağının 549.129.247,69 TL olduğunun belirlendiği, şikayetçi borçluların ana para alacağının miktarı yönünden istinaf nedeni ileri sürmediği, faiz oranlarına itirazda bulunulduğu, davalı alacaklının ana para alacağının taşınmazlar üzerinde tesis edilen ipotek limitleri toplamından fazla olması ve takibin ipotek limitleri toplamı olan 3.900.000 TL üzerinden başlatılması nedenleriyle alacağa takipten sonraki dönem için faiz işletilemeyeceği, dolayısıyla alacağın faizinin ne şekilde belirlenmesi gerektiğinin şikayete konu takip dosyası yönünden önem taşımadığı-
Muhtemel bir alacağın teminatı olarak tesis edilen üst sınır (limit) ipoteğinde borcun ulaşacağı miktar belirsiz olduğundan taşınmazın ne miktar için teminat teşkil edeceğinin ipotek akit tablosundaki limitle sınırlandırıldığı, bu durumda alacaklıya limit miktarı kadar ödeme yapılabileceğinden tahsil harcının da limit miktarı olan 1.350.000 TL üzerinden %11,38 oranında alınması gerektiği, İcra Müdürlüğünün 150/c şerhinin kaldırılması için dosya borcu 7.965.000,00 TL'nin tamamı üzerinden tahsil harcı alınmasına yönelik işleminin yerinde olmadığı-
TMK.m883/II uyarınca; ipoteğin süreli olarak kurulmuş olması halinde, alacaklının en geç ipotek süresi içinde ipotekli takip yapıp, tapu kaydına İİK.m.150/c şerhi koydurmak zorunda olduğu- Alacaklı tarafından takipteki zorunlu dava arkadaşlığı hususundaki eksikliğin yargılama sırasında giderildiği, öte yandan dayanak ipotek akit tablosunun 2011 tarihli olduğu, Türk Medeni Kanunu'nun 883. maddesindeki değişikliğin 01.01.2020 tarihinde yürürlüğe girdiği, bu tarihten önce süreli olarak tesis edilen ipoteklerin de, şayet süre sona ermiş ise 01.01.2020 tarihinden itibaren 30 günlük sürenin sonunda takibin başlatılması gerekeceğinin açık olduğu- Bu süre zarfında belirtilen şerhin konulmaması halinde ipoteğin, malikin talebi ile tapu müdürlüğünce terkin edileceği-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • kayıt gösteriliyor