Vasi tayin edilmesi istemiyle alınan hastane raporunda, hastanın mahkemece dinlenilmesinde yarar bulunduğu belirtilmiş olmasına rağmen, duruşma yapılmaksızın evrak üzerinde karar verildiği, mahkemece yapılacak işin; hukuki dinlenilme hakkı kapsamında duruşma açmak suretiyle taraflara delillerini sormak, gösterdikleri takdirde delillerini toplamak ve oluşacak sonuca göre bir karar vermek olmasının gerektiği-
Yönetim ve denetim kurulu üyelerinin hiç birinin borçlarının ortaklık payı veya katılım payı gibi ortaklık sıfatından doğan borçlardan olmadığı, aksine mal alımından kaynaklı ticari borçlar olduğu, bu haliyle seçilen kişilerin seçilme koşullarını kaybettiğinden söz edilemeyeceği-
Vasinin sıfatına karşı yapılan itirazları inceleme görevinin öncelikle vesayet makamı olan Sulh Hukuk Mahkemesi’ne, onun kabul etmemesi halinde denetim makamı olan Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu-
Türk Medeni Kanununun 431. maddesi uyarınca vasi tayinindeki usul kayyım (mümessil) için de uygulanmakta olup, kayyım atanması davasında görevli mahkemenin vesayet makamı olan Sulh Hukuk Mahkemesi olacağı-
Miras ortaklığı temsilcisi özel kayyım niteliğinde olduğundan itirazın vesayet ve kabul edilmemesi halinde denetim makamınca (asliye hukuk mahkemesince) incelenmesi gerekeceği-
Vesayet makamının (sulh mahkemesi) kararına karşı, denetim makamına (asliye mahkemesi) itiraz edilebileceği-
Kayyımlığın kaldırılmasında görevli mahkemenin, vesayet makamı olan sulh hukuk mahkemesi olduğu–