Dayanak bononun incelenmesinde; senet bedelinin, rakam kısmında "230.000,00 TL", yazı kısmında ise "ikiyüzotuz TL" olarak belirtildiğinin görüldüğü, TTK'nun 676/1. maddesi uyarınca, yazı ile gösterilen miktarın dikkate alınacağı hükme bağlanmış olduğundan, senede ilişkin takibin iki yüz otuz TL üzerinden yapılabileceği, kalan miktar yönünden takibin durdurulmasına ilişkin İlk Derce Mahkemesinin kararının yerinde olduğu-
Dayanak bononun incelenmesinde; senet bedelinin, rakam kısmında "290.000,00 TL", yazı kısmında ise "ikiyüzdoksan TL" olarak belirtildiğinin görüldüğü, TTK'nun 676/1. maddesi uyarınca, yazı ile gösterilen miktarın dikkate alınacağı hükme bağlanmış olduğundan, senede ilişkin takibin iki yüz doksan TL üzerinden yapılabileceği, kalan miktar yönünden takibin iptalinin gerekeceği yönünde karar verilmesi gerekeceği-
Her ne kadar, bononun yazı ile yazılan miktar kısmında tahrifat yapıldığı bilirkişi tarafından tespit edilmiş ise de; senedin düzenlenme tarihindeki Türk lirasının değeri gözönüne alındığında 121,00 TL için bono düzenlenmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu nedenle bononun yazı ile yazılı miktar kısmı yazılırken "bin" kelimesinin maddi hataya dayalı olarak hatalı yazıldığının kabulü gerekeceği, aksi yöndeki kabulün aşırı şekilcilik olup, ağır hak kaybına sebebiyet verecek nitelikte olduğu, öte yandan; mahkemece alınan bilirkişi raporunda rakamla yazılı miktar kısmında tahrifat olduğunun tespit edilmediği ve alacaklı tarafından takip talebinde senedin miktarının 120.000,00 TL olarak belirtildiği hususları birlikte nazara alındığında, salt borçlunun beyanı ile senedin gerçekte 12.000,00 TL olarak düzenlendiği sonucuna varılamayacağı, o halde mahkemece, borçlunun itirazının reddine karar verilmesi gerekeceği-
Bedel hanesinde rakamla "272.000", yazı ile "İKİYÜZONİKİ (İŞARET) TL" yazılı bonoya dayalı olarak 2010 yılı itibariyle icra takibine girişildiği, menfi tespit davasının yaklaşık altı yıl sonra açıldığı uyuşmazlıkta, TTK. hükümleri uyarınca, "senedin yazı ile yazılı bulunan miktar için geçerli sayılması" gerekse de, hayatın olağan akışı ilkesi gereğince, taraflar arasındaki ticari ilişkinin kapsamı ve haciz işlemlerinin geldiği aşama dikkate alındığında 212,00 TL için bono düzenlenmesinin mümkün görülmediği ve aksinin kabulünün aşırı şekilcilik olup ağır hak kaybına neden olacağı-
Bono bedeli hem yazı ve hem de rakamla gösterilip de iki bedel arasında fark bulunursa yazı ile belirlenen bedele itibar olunacağı, ancak bu kuralın rakam ile değer bildiren bölümde tahrifat yapılmaması halinde uygulanacağı-
Bono bedeli hem yazı ve hem de rakamla gösterilip de iki bedel arasında fark bulunursa yazı ile belirlenen bedele itibar olunacağı- Senet metninde ödeme miktarının yazı ile “birmilyonaltıyüz” rakamla “1.600.000“ yazıldığından, borca itirazın kısmen kabulü ile 599.400,00 TL ve bu kısma işlemiş faiz yönünden takibin durdurulmasına karar verilmesi gerektiği-
6102 sayılı TTK'nun 778. maddesi göndermesi ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 676/1 maddesi hükmü uyarınca bono bedeli hem yazı ve hem de rakamla gösterilip de iki bedel arasında fark bulunursa yazı ile belirlenen bedele itibar olunacağı; ancak bu kuralın rakam ile değer bildiren bölümde tahrifat yapılmaması halinde geçerli olacağı-
Bonodaki borçtan sorumlu olmayan lehtarın kefil (avalist) olarak senedin ön yüzüne koyduğu aval şerhinin geçersiz olduğu ancak bu şerhin bono vasfına etkili olmayacağı ve bu durumda senette düzenleyen ve lehtar farklı kişiler olduğundan borçlu sıfatının birleşmesinden söz edilemeyeceği- 
Takibe dayanak senedin incelenmesinde; bedel bölümüne rakamla 50.000 yazıldıktan sonra yanına Amerikan Dolarını ifade eden “$” ibaresinin yazıldığı, senet metninde bedelin yazı ile belirtilen kısmına da “Elli bin Dolar” yazıldığının, dolayısıyla yazı ve rakam ile belirlenen bedelin aynı olduğunun, para biriminin de senet metninde ve üst kısımda açıkça Amerikan Doları olarak belirtildiğinin, para birimleri arasında herhangi bir çelişkinin bulunmadığının anlaşıldığı, yine, bonodaki bedel ve para birimi konusunda tahrifat iddiası da olmadığı görülmekle anılan bononun 50.000 Amerikan Doları olarak düzenlendiğinin kabulü gerekeceği, bu durumda matbu senetteki TL ve Türk Lirası ibarelerinin hukuki sonuç doğurmayacağının kabulü gerekirken bedel açısından senedin belirsiz hale geldiğinden bahisle itirazın kabulünün isabetsiz olduğu- Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesinin imzaya itirazın kabulü kararı ile ilgili herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın, yalnızca dayanak senedin bedel açısından belirsiz hale geldiğinden bahisle kambiyo vasfının bulunmadığı gerekçesiyle takibin durdurulmasına karar vermesi yerinde olmayıp, alacaklının istinaf sebepleri incelenmek ve değerlendirilmek suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi için Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği-
Dava konusu bononun bedel hanesinde rakamla yazılı bedel hanesi arasında farklılık olduğundan, yazı ile yazılan bölümün bononun bedeli olarak kabulü gerekeceği-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • kayıt gösteriliyor