Davalı kiracının basiretli bir tacir gibi davranarak kiralamadan önce yapıldığı iddia edilen ve sözleşmede yapılacağı kararlaştırılan tadilatların imara aykırı olup olmadığını, bu tadilatların ruhsata bağlanıp bağlanamayacağını araştırması gerekirken gerekli araştırmayı yapmayarak ya da sonuçlarını kabul ederek, taşınmazın bulunduğu lokasyonun önemi sebebiyle taşınmazı kiraladığına göre davalının haklı sebeple kiralananı tahliye ettiğinin kabul edilemeyeceği- Kiralanan, haklı bir sebep olmaksızın erken tahliye edildiğine göre kural olarak kiracının, kira dönemi sonuna kadarki kira parasından sorumlu olacağı; ancak TBK. mad 114 ve 52 uyarınca kiraya verenin de zararın artmasına neden olmaması gerektiği, kiracının sorumluluğunun, kiralananın kira sözleşmesindeki bedel ve koşullarda yeniden kiraya verilebileceği süre kadar olduğu (TBK. mad. 325)- Mahkemece bilirkişi tarafından eski hale getirme ve yeniden kiraya verme süresi olarak belirlenen 30 günlük kira parasından kiracının sorumlu tutulması gerekirken, kusur indirimi yapılmak suretiyle karar verilmesinin hatalı olduğu-
Bir tacirin sözleşme ilişkisine girdiği tarafa güven duyması ve bu duyguyla hareket etmesi halinde, yasalarla kendisine yüklenen bir takım yükümlülüklerin ortadan kalkmayacağı- Davalı tarafça davacıya gönderilen e-posta mesajının, davacı tarafın dilekçesi ekinde de dosyaya sunulması karşısında, bu mesajın davacıya ulaştığının kabul edileceği- Davacının, üreticinin tavsiyeler, doğrultusunda davranmasının basiretli bir iş adamından beklenmesi gereken bir davranış olduğu- Davacının belirtilen tavsiyeler karşısında seçtiği boyalar üzerinde inceleme yaparak açık ayıp hâlinde TTK’nun 25/3 maddesinde öngörülen 2 günlük süre içinde ya da gözle görülür açık ayıp tespit edilememesi durumunda ise 8 günlük muayene süresi içerisinde gerekli muayene yaptırılarak malın ayıplı olduğunun saptanması durumunda ihbarda bulunulması veya en azından numune halılar üretilip kullanılacak yerde denenmesi ve bu deneme sonucunda ayıp durumunun ortaya çıkması hâlinde derhal ayıp ihbarında bulunulması gerektiği- Ticari satışlarda satıcının ayıba karşı tekeffülü hükümlerinden kaynaklanan uyuşmazlıkta, BK.nun 99 ve TMK 'nun 2. madde hükümlerinin uygulama yeri bulunmaığı- Mahkemece, davalının bilirkişi raporuna yönelik itirazları ve  e-posta mesajı ekindeki bilgilendirme belgesi üzerinde durulup değerlendirme yapılması gerektiği-
Birer güven kurumu olan bankaların, aldıkları mevduatları sahtecilere karşı özenle korumak zorunda oldukları, objektif özen borcunun gereği olarak hafif kusurlardan dahi sorumlu oldukları, davalı bankanın, adam çalıştıran sıfatı ile de sorumlu oldukları, adam çalıştıranın sorumluluğunun, bir kusur sorumluluğu olmayıp, olağan sebep sorumluluğu olduğu, burada yasanın; adam çalıştırana genel nitelikte objektif bir özen yükümlülüğü, bir gözetim ödevi yüklediği, adam çalıştıranın sorumluluğunun, kendisinin veya emrinde çalışan yardımcı kişinin kusurlu olup olmamasına bakılmaksızın, kusurdan bağımsız olarak doğduğu, sorumluluğun doğması için objektif özen yükümlülüğünün ihlaliyle meydana gelen zarar arasında uygun illiyet bağının bulunmasının yeterli olduğu, adam çalıştıranın, görülecek işe uygun fikri, mesleki bilgi ve yeteneklere sahip bir kişi seçmekle yükümlü olduğu- Bankanın "benim çalıştırdığım kişi gözü ile imzaları karşılaştırdı, sahte imza asıl imzaya çok benziyordu onun için kendisi yanılmıştır" diyerek sorumluluktan kurtulamayacağı- Birer itimat kurumları olan bankaların, aldıkları mevduatları sahtecilere karşı özenle korumak zorunda olduğu-
  • 1
  • 2
  • 3
  • kayıt gösteriliyor