Davalı 3.kişi tarafından dava konusu temlik, dava dışı şirkete devir ve temlik edilmediğinden dava dışı şirketin davaya dahil edilmesine gerek olmadığı, taraf teşkilinin eksikliğinden söz etme olanağının da bulunmadığı- Davacının talebinin, HMK'nun 123. maddesi gereğince davayı takipten sarfınazar olduğu (davayı geri alma) gözönüne alınarak; davalıların açık rızası da alınmak suretiyle karar verilmesi gerekirken, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
Muris muvazaasından söz edebilmek için öncelikle temlikte bulunan kişinin, temlik tarihinden sonra ölmüş olmasının ve adına kayıtlı tapulu bir taşınmazını tapuda görünüşte satış, gerçekte bağış olarak temlik etmesinin gerekeceği, olayımızda tapuda temlik edenin halen sağ olduğu, dolayısıyla muris muvazaasına dayalı davanın dinlenme olanağının olmadığı, taraf muvazaasına gelince; davacının resmi temlikin tarafı olmadığı, kaldı ki taraf muvazaasının aynı güçte yazılı delille ispatının gerekeceği-
Islahın taraflardan birinin usule ilişkin bir işlemin kısmen veya tamamen düzeltilmesine olanak tanıyan bir yol olduğu- Dava konusu olayda olduğu gibi davacının talep sonucunu azaltabilmesi için davalının muvafakatine ihtiyaç olmadığı gibi ıslah yoluna başvurmasına da gerek olmadığı- Talebin kısmi feragat yolu ile azaltılabileceği-
Feragat kat’i hükmün hukuki neticelerini doğuracağı ve davanın her aşamasında başka bir ifadeyle yargılama sonuçlanıp hükmün kesinleşmesi tarihine kadar davadan feragat edilebileceği-