Satış sözleşmesi ve 21.04.2008 tarihli protokol gereğince teminat amacıyla davalı lehine konulan ipoteğin kaldırılması ve cezai şartın tahsili istemi-
Davadan feragat edildiğinde öncelikle davadan feragat hakkında mahkemesince bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekeceği-
Davadan feragat edildiğinde, öncelikle davadan feragat hakkında mahkemesince bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekeceği-
Davadan feragat edilen durumlarda mahkemece öncelikle davadan feragat hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Davacı vekili davadan feragat etmiş ve mahkemece ilk oturumdan önce dosya ele alınarak davanın feragat nedeni ile reddine karar verilmiş olup, davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirerek ve kendilerine tebliğ edilen dava dilekçesine göre yasal süreler içerisinde cevap dilekçelerini sunmuş olduklarından tarife hükümlerine göre belirlenen vekalet ücretinin yarısına hak kazanmış oldukları-
Müteselsil borçluların bir tanesine karşı açılmış olan davadan kısmen veya tamamen feragat edilmesinden diğer müteselsil borçlunun da yararlanacağı- Dava açıldıktan sonra yapılan ödemelerin güncelleştirilmeden asıl alacaktan mahsup edileceği-
Hükmün kesinleşmesinden önceki herhangi bir aşamada davadan feragat edilebileceği, temyiz edilen ve fakat henüz Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca görüşülmeyen bir direnme kararı, usul hukuku çerçevesinde kesinleşmiş olmadığından, bu aşamada davadan feragat edilebileceği-
Davacı ve davacı vekilinin mahkemeye ibraz ettikleri yazılı beyanlarında davayı takipten vazgeçildiğinin açıkça ifade edilmesi durumunda, bu hususun kesin hükmün bütün sonuçlarını doğuran "davadan feragat" olarak değerlendirilemeyeceği; davacı vekilinin davayı takipten vazgeçtiklerini beyan etmesi karşısında, davalı idareye takip yetkisi sorularak, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği-
Önalım hakkına dayalı yapılan satışa ilişkin tapu kaydının iptali ile tescili istemine ilişkin davada bozma ilamı sonrasında "ipotekle yükümlü olarak tapu iptali ve tescil isteminin kabulü"ne karar verilmişse de,  davadan feragat edilmiş olduğundan, yerel mahkemece bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerektiği-