İflasın kaldırılması davası hasımsız olarak görülmesi gereken davalardan olup eldeki davanın hasımlı açıldığı anlaşıldığından davanın HMK'nun 114/1 (d) ve 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerektiği-
İflasına karar verilmiş şirketin yetkilerinin tamamı iflas idaresine geçtiğinden, tebligatın iflas idaresine yapılması, iflas idaresi olarak da iflas idaresi memurlarının tümüne tebliğ edilmesi gerektiği-
Sıra cetveline itiraz (kayıt terkini) hakkında verilen hükmün tebliğ edildiği tarihten itibaren 10 günlük yasal süre (İİK. mad. 164) geçirildikten sonra temyiz edilmesi halinde temyiz isteminin reddi gerekeceği- İflas sıra cetveline itiraz davalarının süreye tabi olup, sürenin sıra cetvelinin İİK. mad. 166'da gösterilen usulde ilanından itibaren işlemeye başlayacağı, davacının, İİK. 223'e göre tebliğe elverişli adres göstermesi ve gerekli masrafı avans olarak yatırılması halinde, sürenin kendisine yapılan tebliğden itibaren hesaplanacağı- Mahkemece sıra cetvelinin Ticaret Sicil Gazetesi ve müflisin muamele merkezinin bulunduğu yerde yayınlanan yerel gazetede yayınlanıp yayınlanmadığı konusunda araştırma yapılması gerekeceği-
İflasın açılmasıyla dava takip yetkisinin (ve taraf sıfatının), artık müflise değil, iflas idaresine ait olduğu, müflisin iflas masasına giren mal ve haklara ilişkin davalarda taraf sıfatı olmadığından, müflis iflastan sonra masaya giren mal ve haklara ilişkin davaları da açamayacağı, ancak, iflas masasına giren mal ve haklarla ilgili olarak, (iflastan sonra) müflise karşı veya müflis tarafından takip veya dava açıldıktan sonra İİK. mad. 182'ye göre iflas kaldırılırsa ve bu karar kesinleşirse bununla müflisin taraf sıfatı (icra takibini ve davayı takip yetkisi) geri geleceğinden, icra takibine ve davaya artık müflise karşı veya müflis tarafından devam edileceği, iflasın kaldırılması kararının geriye etkili sonuç doğuran inşai bir karar niteliğinde olduğu, iflasın kaldırılması kararının kesinleşmesi halinde iflasın açılması ile meydana gelen bütün hüküm ve sonuçların İİK. mad. 184. vd. maddeleri uyarınca ortadan kalkacağı; borçlunun müflis sıfatının kalkacağı; borçlunun sanki hiç iflas etmemiş gibi malları üzerinde serbestçe tasarruf etme yetkisini (tekrar) kazanacağı ve masaya girmiş olan mallar borçluya geri verileceği; iflas idaresinin görevinin son bulacağı-
Dava iflas sıra cetveline itiraz davası olup, dava devam ederken iflasın kaldırılmasına karar verilmesi sonucu dava konusuz kaldığından, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Müflisin, iflastan önce doğmuş iflas alacağı niteliğini taşıyan tüm borçları ödemesi halinde mahkemece iflasın kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
İİK'nun 182. maddesindeki koşulların gerçekleşmesi halinde "borcunu taksitler halinde düzenli olarak ödeyen ve borçlarını ödeme gücü bulunan" borçlu hakkında da "iflâsın kaldırılması" kararı verilebileceği–
Görev süresi sona ermiş olmasına rağmen, yenisi henüz seçilmemiş olduğu için temsil yetkisi devam eden borçlu (müflis) şirketi temsilcisinin "iflâsın kaldırılması"nı isteyebileceği–
İflâsın kaldırılması talebinin yapıldığı tarihte, müflis şirketi temsil yetkisi bulunmayan şirket ortaklarının -"bütün alacaklıların taleplerini geri almaları" ya da "bütün alacaklıların alacaklarının itfa edilmiş olması" nedeniyle- "iflâsın kaldırılması"nı isteyemeyecekleri- "İflâs içi konkordatonun tasdik edilmiş (ve bu kararın kesinleşmiş) olması nedeniyle, "iflâsın kaldırılması"nı iflâs idaresinin isteyebileceği–
"İflâsın kaldırılması"nın en erken, ‘icra dairesince belirlenecek tasfiye şekline ilişkin ilanda, alacakların bildirilmesi için öngörülen süreden sonra’ ve en geç de ‘iflâsın kapanmasına kadar’ istenebileceği–