Davacı yararına kurulan intifa hakkı nedeniyle taşınmazdan tam yararlanma hakkı bulunmakta olup, taşınmaz maliki davalının kilit değiştirmek suretiyle TMK. mad.794 'e aykırı olarak davacının taşınmazdan faydalanma hakkına engel olduğu anlaşıldığından davacının elatmanın önlenmesi isteminin kabulü gerektiği- İntifa hakkı sahibi davacı, davalının ihtarname tebliğine rağmen taşınmazı iade etmemekle kötüniyetli olduğundan ve taşınmazda tasarrufu olduğundan ecrimisil isteminin hüküm altına alınması gerektiği-
Taşınmaz üzerinde davacı yararına kurulan intifa hakkı nedeniyle taşınmazdan tam yararlanma hakkı bulunmakta olup, taşınmaz maliki davalının kilit değiştirmek suretiyle TMK'nın 794. maddesi hükmüne aykırı olarak davacının taşınmazdan faydalanma hakkına engel olduğu anlaşıldığından davacının elatmanın önlenmesi isteminin kabulüne karar verilmesi gerekip davalının ihtarname tebliğine rağmen taşınmazı iade etmemekle kötüniyetle taşınmazda tasarrufu nedeniyle davacının ecrimisil isteminin de hüküm altına alınması gerektiği-
TMK'nın 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir malvarlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden tam yararlanma yetkisi veren bir şahsi irtifak türü olduğu- Hak sahibi yararlanma hakkının üçüncü kişiler tarafından ya da akidi tarafından engellenmesi halinde elatmanın önlenmesi davası açabilme olanağına sahip olduğu-Somut olayda olduğu gibi intifa hakkına elatmanın önlenmesi davalarında dava değerinin ne olması gerektiği hususunun belirlenmesi gerekeceği-
İntifa hakkı sahibi hayatta bulunduğu sürece çıplak mülkiyet sahibinin tasarrufundan söz edilemeyeceği- İhtar davalıya tebliğ edilip ihtarda davalıya 10 gün süre verildiğinden davalının temerrüde düştüğü ihtarnamenin tebliğ tarihinden sonraki 11. gün esas alınarak davacı lehine ecrimisil tahakkuk ettirilmesi gerektiği-
Tahsis işlemi TMK’nun 794. maddesi uyarınca tahsis olunana konusu üzerinde tam bir yararlanma etkisi sağlayacağından elatmanın önlenmesi davası açmakta hukuki yararının bulunduğu-
İntifa hakkı o malın zatına taalluk etmeyip sadece faydalanmayı temin edeceğinden, İİK. mad. 94 ve 121 uyarınca, gayrimenkulün aynına yönelik olmayarak menfaat ve gelirinin haczi ve satışının mümkün olduğu- Tapu Sicil Müdürlüğü’nün tescil talebini reddetmesi idari bir işlem olup, idari yargıda dava konusu yapılabileceğinden, anılan hususun ihalenin feshini gerektirir bir neden olmadığı-
Somut olayda intifa hakkının hak sahibince şahsen kullanılması gerektiğine yönelik sözleşmede hüküm bulunmadığı gibi durum ve koşullardan hak sahibince şahsen kullanılması gerektiği- İntifa hakkı, şahsa bağlı olmadığından haczedilmesinde bir usulsüzlük olmadığı, ücretlerde olduğu gibi intifa hakkının kısmen haczi caiz olduğundan, mahkemece, intifa hakkının 3/4'lük bölümü üzerine konulan haczin kaldırılması ile yetinilmesi gerekeceği-
Çekişmeli taşınmazın intifa hakkının muhafaza edilerek çıplak mülkiyetinin satış suretiyle davalıya intikal ettirildiği kayden sabit olup; böylesi bir temlikte, davacıya karşı hile yapılmış olsa idi taşınmazın tam mülkiyet olarak intikali sağlanacağından temlik şekli gözetildiğinde, davacının hileye düşürüldüğü iddiasının varlığının hayatın olağan akışına aykırılık teşkil edeceği-
İntifa hakkı, sahibine başkasına ait bir eşya, hak veya malvarlığı üzerinde tam bir yararlanma hakkı sağlayacağı, bu kapsamda da taşınmazın kullanımını engelleyen kişi ya da kişilerin elatmasının önlenmesi nin istenebileceği-
İntifa hakkı sahibinin rızasına dayalı olarak oğul ile gelininin oturduğu taşınmazın aile konutu olduğundan söz edilemeyeceği ve intifa hakkı sahibinin buradaki muvafakatinin her zaman geri alabilmesinin mümkün olduğu-