Tarafların, dava dilekçesi ile yargılama aşamasında «mirasta iade» (denkleştirmeden)den söz etmiş olmalarına rağmen, asıl istemin «tasarrufun tenkisi» olduğunun tesbiti halinde, uyuşmazlığın tenkis hükümle-rine göre çözümlenmesi gerekeceği -
Emekli Sandığı’nca yapılan toptan ödemenin, tenkis davasına konu edilemeyeceği -
Mirasbırakanın, temlikin yapıldığı tarihte evli olmaması halinde, sonradan evlendiği eşinin bu temlik hakkında tenkis davası açamayacağı- Mirasbırakanın düzenlediği «borç senetleri» (iltizami muameleler) hakkında «tenkis» (ya da «muvazaa») davası açılabileceği-
Evlatlık sözleşmesinde, aksine bir kayıt yer almadıkça, evlatlığın tenkis davası açabileceği -
Tasarruf nisabının (ve saklı payın) hesabında, dava dilekçesinde -taşınmaz/taşınır mal için- gösterilen değere, itibar edilmeyip bunların gerçek değerinin tesbiti gerekeceği -
Saklı payın hesaplanmasında, malların, miras bırakanın ölüm tarihindeki değerinin tesbiti ile mümkün olabileceği, malların ölüm tarihindeki değeri bilinmedikçe, dâva dilekçesinde bu konuda gösterilen raka-mın bir tahminden başka bir şeye dayanmayacağı ve bundan dolayı mahkemenin bu rakamı esas alarak değil, tesbit edilen gerçek değeri esas alarak saklı pay isteğini karara bağlamış olmasının istekten fazlaya karar verme sayılamayacağı -
Miras bırakan tarafından yapılan satışın saklı pay kurallarını zede-lemek kasdı ile yapıldığının tenkis davası sonucunda anlaşılması halinde mahkemece, «satış bedelinin davalılara iadesine» karar verilmesi gerekeceği -
Tenkis davasına konu olan taşınmaz malın, üçüncü kişiye temlik edilmiş olması halinde, ona karşı «tapunun düzeltilmesi» davası açılamayacağı (Çünkü; MK. 1025’e göre ancak» «ayni hak» «sahiplerinin dava açabileceği, tenkis davası açan kişilerin (mirasçıların) ise «kişisel hak» ileri sürdükleri) -
Tenkis davalarında, davacının saklı payının tutarı olan miktardan, temlik dışı mallardan payına düşen miktar indirildikten sonra, kalan miktarın tahsiline karar verilmesi gerekeceği -
Tenkis davasında görevli mahkeme -