Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, şikayetçinin dilekçesindeki iddialar tekrarlanmak sureti ile yazılım programının, iflas idaresi tarafından iflasın açılmasından sonra satın alındığı, bedelinin bir kısmının ödendiği bilgilerine yer verilmiş ise de, bu bilginin nereden elde edildiği ve İstanbul Anadolu 3. İcra Müdürlüğü’nün 2009/4 İflas sayılı dosyası kapsamında bu sonuca nasıl ulaşıldığı belirtilmeden raporun hazırlandığı görülmekle, bu hali ile söz konusu raporun denetime elverişli olduğu söylenemeyeceğinden, mahkemece, tarafların ileri sürdüğü iddialar kapsamında denetime elverişli, somut veriler içeren bilirkişi raporu alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Sıra cetveline itiraz davasının ilan tarihini izleyen onbeş gün içinde açılması gerektiği- Eğer alacaklı tebliğe elverişli adres gösterip masraf yatırmış ise dava açma süresinin tebliğden itibaren başladığı- İflas tarihinden sonra doğan bir alacağın tahsili için açılacak olan davanın sıra cetveline itiraz davası olmayıp bu davanın genel hükümlere göre genel mahkemelerde açılması gerektiği, bu davada sıra cetveline itiraz davalarındaki sürelerin uygulanmayacağı-
İflasın açılması ile ipotekle temin edilen alacaklar hariç, diğer alacakların muaccel hale geleceği ve iflasın açıldığı tarihe kadar işleyen faizler ve takip masraflarının da asıl alacağa eklenerek masaya yazılacağı, asıl alacağa faiz işlemeye devam ederse de, bunun ancak tasfiye bakiyesi kalırsa ayrıca ödeneceği, kayıt kabul davalarında tahsile değil, alacağın iflas masasına kaydına karar verilmekle yetinileceği, alacağın ödenmesinin ancak tasfiye sonunda masa mevcudunun sıra cetveline uygun biçimde dağıtımı aşamasında gerçekleşeceği ve alacakların tam olarak ödenip ödenmeyeceğinin ancak bu aşamada anlaşılabileceği-
Masa alacaklarının (borçlarının), iflas açıldıktan sonra iflasın tasfiyesi için bizzat masa (yani, masa adına iflas dairesi veya idaresi) tarafından yapılan borçlar olduğu (örn: iflas kararının ilanı giderleri, defter tutma giderleri, masa mallarının muhafazası için kiralanan depo için ödenecek kira, iflas idaresinin ücreti, masanın (iflas idaresinin) taraf olduğu davaları takip eden avukatın avukatlık ücreti), masa alacaklarının, iflas alacaklarından önce ve iflas masasından tam olarak ödeneceği, davacının müflis davalı şirkete kefaleti nedeniyle yaptığı ödemeler ile bağımsız yeni bir alacak doğduğundan, bu yeni alacağın ödeme tarihi, iflas tarihinden önce ise iflas alacağı, sonra ise masa alacağı niteliğinde olduğu-
İş sözleşmesinin, işverenin iflasıyla sona ermeyeceği, İş Hukuku ve İcra ve İflas Hukukunda, iflas halinde sözleşmenin ifasını engelleyecek bir hüküm de bulunmadığı, iflasın, bir mücbir sebep de teşkil etmeyeceği, İİK'nın 198 ve 224. maddelerinde öngörülen iflas idaresinin seçim hakkı ve sözleşmenin aynen ifasına karar vererek iş vermeye devam edebilmesinin, iş sözleşmesinin iflasla sona ermediğini göstertiği, iflas masasının, sözleşmeyi devam ettirmek istemesi halinde, işçinin çalışmasını devam edeceği ve ücretini masadan masa alacağı olarak tam olarak alabileceği (İİK.m.248) ve bu ücreti için masadan teminat gösterilmesini talep edebileceği, İİK. mad. 224 gereğince müflisin sanat veya ticaretinin devamına karar verebileceğinin öngörüldüğü-
İflas tasfiyesi sırasında doğan alacaklar olan masa alacaklarının (İİK.m.248) masaya kaydı istenemeyeceği, bu alacakların iflas idaresince tam olarak ödenmesi gerektiği ve bunlara ilişkin ihtilafların ait olduğu hukuki ilişki çerçevesinde giderileceği, davacı vakıf 506 s. K.’nun geçici 20. maddesi uyarınca bir sosyal güvenlik kuruluşu olup, tasfiyenin devamı sırasında oluşacak alacaklarının 5510 s. K.’nun 88. maddesi uyarınca iş mahkemesinde dava edilebileceği, sırf tarafların aynı olmasından yola çıkılarak farklı hukuki ilişkilere ve farklı mahkemelerin görevine giren davaların birleştirilmesinin isabetsiz olduğu-
Masa alacaklarının (borçlarının), iflas açıldıktan sonra iflasın tasfiyesi için bizzat masa (yani, masa adına iflas dairesi veya idaresi) tarafından yapılan borçlar olduğu (örn: iflas kararının ilanı giderleri, defter tutma giderleri, masa mallarının muhafazası için kiralanan depo için ödenecek kira, iflas idaresinin ücreti, masanın (iflas idaresinin) taraf olduğu davaları takip eden avukatın avukatlık ücreti), masa alacaklarının, iflas alacaklarından önce ve iflas masasından tam olarak ödeneceği; davacı tarafça iş mahkemesinin kararına dayalı olarak iflastan sonra icra dosyasına ödeme yapılıp BK. mad. 147 gereğince rücu hakkına dayanan alacağın iflastan sonra ödenerek doğduğu ve kayıt kabul (İİK. mad. 235) istemine konu olabilecek müflis borçlarından olmayıp iflastan sonra doğan masa borcu niteliğinde olduğu-
Masa alacaklarının (borçlarının), iflas açıldıktan sonra iflasın tasfiyesi için bizzat masa (yani, masa adına iflas dairesi veya idaresi) tarafından yapılan borçlar olduğu (örn: iflas kararının ilanı giderleri, defter tutma giderleri, masa mallarının muhafazası için kiralanan depo için ödenecek kira, iflas idaresinin ücreti, masanın (iflas idaresinin) taraf olduğu davaları takip eden avukatın avukatlık ücreti), masa alacaklarının, iflas alacaklarından önce ve iflas masasından tam olarak ödeneceği; davacının müflis davalı şirkete kefaleti nedeniyle yaptığı ödemeler ile bağımsız yeni davacının müflis davalı şirkete kefaleti nedeniyle yaptığı ödemeler ile bağımsız yeni bir alacak doğduğundan, bu yeni alacağın ödeme tarihi, iflas tarihinden önce ise ‘iflas alacağı’, sonra ise ‘masa alacağı’ niteliğinde olduğu iflas masrafları ve masa borçları sıra cetvelinde yer alamayacağından, iflas masası aleyhine genel mahkemede açılması gereken davada İİK’nun 235. maddesindeki süreler uygulanmayacağı, mahkemece, dava konusu borcun masa borcu olup olmadığı konusunda uyuşmazlığın esası incelenip sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekeceği-
İİK'nun 235/1 nci maddesi uyarınca iflas sıra cetveline yönelik itirazların kural olarak genel mahkemelerde (Asliye Ticaret Mahkemesinde) görüleceği, şikayetçinin sadece kendi sırasına yönelik itirazlarını, husumet iflas idaresine yöneltilerek İİK'nun 235/son maddeleri uyarınca icra mahkemesinde ileri sürmesi gerekeceği, iflas sıra cetvelinde başka bir alacaklının kabul edilen miktar kadar alacağı bulunmadığına ya da sırasına yönelik itirazın, o alacağın sıradan terkin edilmesi talebini içerdiğinden, şikayet olarak icra mahkemesinde değil, İİK'nun 235/2 nci maddesi uyarınca sırasına itiraz edilen alacaklıya husumet yöneltilerek dava yolu ile genel mahkemede ileri sürülmesi gerekeceği-
Bir alacağın 'iflas alacağı' mı, 'masa borcu' mu olduğu konusunda çıkacak tereddütlerin çözüm yerinin icra mahkemesi değil, genel mahkemeler olduğu-