Kişinin mal varlığı bilgilerinin ve nüfus bilgilerinin kişisel veri niteliğinde olduğu, borçlunun pasif taşınmaz kayıtlarının ve ölü aile bireylerinin nüfus kayıtlarının sorgulanması ile borçlu dışındaki kişilerin de kimlik bilgilerine ulaşılacağından anayasal güvenceye bağlanan kişisel verilerin korunması düzenlemesine aykırılık teşkil edeceği, kaldı ki icra müdürlüğünün gerekli araştırma ve sorgulama işlemlerinin alacağın tahsiline yönelik sınırlı işlemler için gerçekleştirebileceği, takip alacaklılarının ileride açabilecekleri muhtemel davaların malzemelerinin toplanması ödevinin icra müdürlüğüne ait olmadığı, vekilin avukatlık yasasından kaynaklanan yetkisi ile bu işlemleri gerçekleştirerek borçlu veya 3. kişilere yasadan doğan dava hakkını kullanabileceği, yasa ve mevzuata aykırı olarak icra müdürlüğüne böyle bir yükümlülüğün getirilmesinin mümkün bulunmadığı-
Haciz mahalline gelindiğinde söz konusu mahal açık olup borçlunun hazır olduğu, ayrıca 3. kişi şirket vekilinin de istihkak iddiasında bulunduğu, ancak adresin kapalı olması nedeniyle çilingir marifetiyle adrese girilerek haciz işlemi yapılması halinde veya haciz mahallinde adresin borçluya ait olup olmadığı hususunda beyan verebilecek kimsenin bulunmadığı durumlarda gelinen adresin ve haczi talep edilen malların borçluya ait olup olmadığının tespiti amacıyla icra memuru tarafından mahalde evrak araştırması yapılabileceği- İİK 80'de icra memuruna tanınan yetkinin borçlu ile istihkak iddia eden 3. şahıs arasındaki organik bağın ispatı ve 3. kişinin istihkak iddiasının reddine yönelik ispat için evrak araştırması yapılmasını kapsamadığı, bu nedenle evrak araştırması talebinin Adalet Bakanlığı'nın konuya ilişkin görüş bildirim yazısı da nazara alındığında usulsüz olduğu-
İcra müdürünce İİK 97. ve 99. maddelerine göre işlem yapılıp yapılmayacağı hususu ancak evrak araştırması sonucunda netleşeceğinden, borçluya ait olduğu iddia edilen yerde evrak araştırması yapılmasının usul ve yasaya aykırı olmadığı-
Haczin kaldırılmasına ilişkin icra mahkemesi kararlarının kesinleşmeden infaz edileceği- Daha önce haciz kabil olmayan bir malın, daha sonra durum ve şartların değişmiş olması hâlinde haczi kabil hâle gelebileceği- Alacaklı vekili "borçlu belediyeye ait haciz talep ettiği araçların belediye meclis kararı ile fiilen kamu hizmetinde kullanılma durumunun ortadan kalktığını" ileri sürdüğünden, mahkemece bu husus değerlendirilerek, icra müdürlüğünün haciz talebinin reddine ilişkin kararının yerinde olup olmadığının incelenmesi gerektiği-
Üçüncü kişi "haciz yapılan yerin borçluya ait olmadığı" iddiasındaysa, icra müdürü tarafından iddialar zapta geçirilerek, İİK 96 vd.'ndaki prosedürün uygulanması gerektiği- İcra müdürünün, borçlunun gösterilen adresinde talep üzerine gerektiğinde kilitli yerlerin (ev ya da işyeri kapısı) çilingir vasıtasıyla açtırılması suretiyle haciz işlemini yapmak zorunda olduğu- Gerek İİK 96 ve 99'a ilişkin şikayet, gerekse istihkak iddiası ayrı bir dava konusu olduğundan, hali hazırda borçluya ait olduğu iddia edilen yerde evrak araştırması yapılmasının usul ve yasaya aykırı olmadığı- Adres farklı bile olsa, haciz yapılan yerde borçlunun faaliyette bulunup bulunmadığı ve o yerde borçluya ait herhangi bir evrak olup olmadığı ancak kilitli yerler dahil olmak üzere icra müdürlüğünce yapılacak araştırmayla ortaya çıkabilecek olduğundan yapılan işleme İİK. mad. 80/3 hükmünün cevaz verdiği-
İcra müdürünün gösterilen adreste haciz işlemini gerçekleştirdiği ve talep üzerine evrak araştırması yaptığı, eğer 3. kişi haciz yapılan yerin borçluya ait olmadığı iddiasında ise icra müdürü tarafından beyanları zapta geçirilerek, İİK'nin 96. ve bunu izleyen maddelerdeki prosedürün uygulanması gerektiği- İcra müdürünce İİK’nin 96. ve 99. maddelerine göre işlem yapılıp yapılmayacağı hususu ancak evrak araştırması sonucunda netleşeceğinden, gerek İİK’nin 96. ve 99. maddeleri şikayeti ve gerekse istihkak iddiası ayrı dava konusu olduğundan hali hazırda borçluya ait olduğu iddia edilen yerde evrak araştırması yapılmasının usul ve yasaya aykırı olmadığı-
Hazırda borçluya ait olduğu iddia edilen yerde evrak araştırması yapılmasının usul ve yasaya aykırı olmadığı-
İİK'nun 80. maddesiyle temin edilmek istenen amacın, borçlunun egemenlik alanındaki haczedilebilir nitelikteki mal, para vb. menkulleri belirlemek ve muhafaza altına almak olduğundan, borçlu ile istihkak iddia eden 3. kişi arasındaki organik bağın ispatı ve 3. kişinin istihkak iddiasının reddine yönelik ispat için evrak araştırması yapılamayacağı, bilgisayar ortamında araştırma yapma yetkisinin ancak CMK mad. 134 gereğince mahkeme kararıyla hakimler tarafından verilebileceği-
Alacaklının "evrak araştırması yapılması" talebinin reddine ilişkin icra memur işleminin hatalı olduğu-
İcra müdürlüğüne alacaklının gösterdiği adreste, haciz ve muhafaza işleminin yapılması yönünde haciz talimatı yazılmasına karar verilmesi gerekirken, ''haciz mahallinin borçluya ait olmadığının tespit edildiğinden'' bahisle talebin reddedilmesinin hatalı olduğu- İcra müdürünün haciz uygulamasından sonra 3. kişinin istihkak iddiasında bulunması mümkün olup, icra müdürlüğü kararında yer alan, "haciz istenen adresin borçluya ait olmadığı" yönündeki gerekçenin, ancak, "istihkak davası" sırasında tartışılıp değerlendirilebileceği-