İflâsta sıra cetveline itiraz davasının uygulamada; bir alacağın masaya kaydı için açılmışsa ‘kayıt kabul davası’ olarak; bir alacağın masadan çıkarılması için açılmışsa ‘kayıt terkini davası’ olarak nitelendirildiği–
Borçlunun iflâs etmesinden dolayı bir tahsilat yapılmamış olduğundan, tahsil harcının iflâs masasına kaydının istenmeyeceği–
Geçerli bir mazerete dayanmaksızın, müflise ait malları bir ay içinde iflâs dairesi (idaresi) emrine vermeyen rehin hakkı sahiplerinin, rehin hakkının kendilerine sağladığı, rüçhan hakkını kaybedecekleri–
Bir ortağın anonim şirketteki sermaye payının şirkete verilmiş bir borç niteliğinde olmaması nedeniyle, ortakların koymuş oldukları sermaye payından dolayı, anonim ortaklıktan alacaklı duruma gelmeyecekleri, ortaklara ancak pay cetveline göre, paylaşım yapıldıktan ve -İİK. 196 uyarınca- alacaklılara faiz ödemelerinden sonra masada para kalması halinde ödeme yapılabileceği–
"İflâsın kapanması"na (İİK. 254) kadar masaya alacak kaydının mümkün olduğu–
Adi tasfiye ilanında belirtilen bir aylık süre içinde kaydettirilmeyen alacakların, iflâs kapanmasına kadar iflâs masasına yazdırılabileceği (İİK. 236); "iflâsın kaldırılması" için açılan davaya katılarak "alacağının ödendiğini" bildiren alacaklının
"İflâsın kapanmasına" karar verilebilmesi için iflâs masasının taraf olduğu bütün davaların neticelenmiş olması gerektiği, bu nedenle bir alacaklının masa aleyhine açtığı kayıt kabul davası sonucunda verilen karar kesinleşmeden iflâsın kapatılamayacağı–
İİK. 219'da öngörülen bir aylık bildirim süresinin, "istihkak davaları" hakkında uygulanamayacağı–
İlk alacaklılar toplantısı için 219. madde uyarınca yapılan ilanın dışında ayrı bir ilana gerek bulunmadığı-